Ekonomide gelen gün, gideni aratırsa…

Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

Mehmet Şimşek’i Bloomberg ve Habertürk ortak yayınında, 2 kez dinledim ve sürekli not aldım.

Vergi paketine dair en kapsamlı açıklamaları, birinci elden almış olduk. Atılacak adımlar, bu adımların altında yatan düşünce ve daha da önemlisi; “vergide adalet ve uyum ilkesi” üzerine sözleri önemliydi. Ancak söz hükümetin uyguladığı ekonomi programına gelince; 20 kez “hükümetimiz yapar” ifadesi dikkatimi çekti. Zira “bugün iyi, yarın daha da iyi olacak; göreceksiniz” iddiası, aklıma daha önce benzeri söylemlerin nasıl boş çıktığı gerçeğini hatırlattı. Gördük ki bir sonraki gün daha iyi olmamış.

BERAT ALBAYRAK’IN SÖYLEMİ DE BUYDU

Yıl 2019, aylardan şubat ve günlerden 22’si… Zamanın hazine ve maliye bakanı Berat Albayrak’ı dinliyoruz; “Şubat, ocaktan çok daha iyi. Mart da şubattan daha iyi… Nisan marttan zaten çok iyi olacak…” Çok değil bu açıklama üzerinden 2 hafta geçmedi ki her şey bir öncekinden daha kötü oldu. Enflasyon tırmanışa geçti, kur atağa kalktı, yabancı ülkeyi terk etti, borsa yerlere indi. Nitekim izleyen süreçte pandemi geldi çattı. Bazı iyileşme adımları da çöpe gitti. Oysa biz dersimize ekonomiden çalışmıştık fakat sınavda soruları biyolojiden gelince, ekonomimiz 400 gün kapalı kaldı, zora düştük.

İKİ SORU İKİ CEVAP /Programa dair…

■ Hükümet neden sözünde duramıyor?

Mehmet Şimşek’in şefl iğinde OVP orkestrasındaki sorun, hariçten atılan gazeller, şefe en tepeden müdahaleler… Kâğıt üzerinde dört dörtlük program olabilir hatta yabancılar da onaylamıştır fakat sorun uygulama sürecinde; Şimşek’e müdahaleler, vetolar, yandaşı pas geçen düzeltmeler filan…

■ Mehmet Şimşek başarabilecek mi?

Umudum ekonominin, bunca sıkıntı önermesinin ardından daha iyi olacağına dairdir. Fakat Şimşek’in söylemleri ile hükümetin eylemleri akort değil. Hele ki kayıt dışına yönelik niyetler, pek çok kesimi rahatsız etmiş. Vergi vermemeyi Allah vergisi sayan bu “anti-vergi lobisi” mesai yoğunlaştırdı.

not /GELİRDEN YAKALAYAMIYORSAK HARCAMADAN YAKALAYALIM

Vergi verilmez alınır. Bu söz 3,800 yıl önce yaşamış Babil Kralı Hammurabi’ye ait. Caddelere diktiği dev tabletlere “yasaların bilinirliği” ilkesini icat etmekle kalmamış, kanunlarıyla tarihe mal olmuştu. Büyük tablette; “vergi vermeyenin kellesi gider” yazıyordu. Kelleler de gitti vergiler de verilmedi.

Cağaloğlu’nda gazeteler semtine yakın Hocapaşa Vergi Dairesi’nde uyarı, kelleden azını ister olmuştu; “vergilendirilmiş kazanç kutsaldır.” Sonraları Maliye Bakanı Adnan Kahveci ile “vergi yüzsüzleri” kavramını icat ettik. Sandık ki vergi vermeyeni ilan edersek utanıp verirler. Ne fena çuvallamıştık… Bakan Şimşek, gelir beyanındaki sıkıntılardan söz ederken; “kuyumcu 16 bin, doktor 27 bin, avukat 17 bin lira aylık matrah bildirmiş” diyordu.

Belli ki insanlar gelirlerini beyan etmiyor. 4 milyon ev sahibinin kira beyanı vermediği gibi. Ne kadar uğraşırsak uğraşalım, geliri doğru beyan ettiremiyoruz. Oysa bilişim devrimi, paranın izini sürmekte son derece mahir. Harcamaları izlemede inanılmaz yetenekli…

Algoritmalar ve yapay zekâ yardımıyla pekala kimin ne harcadığını izleyebilir ve buradan yola çıkarak gelirini hesaplar, doğru ve adil vergi salabiliriz. Nitekim Şimşek; yapay zekâ algoritmalarını mükelleflerin üzerine salacağını söylüyordu. Umarım dediğini yapar, sonucu görürüz.

Tüm yazılarını göster