Bütün dünya birkaç önemli konuyu tartışıyor. Örneğin COVID’le mücadelede yeni nesil sağlık teknolojileri. Küresel krize sebep çip üretimi ile beraberindeki teknolojiler. Dijital güvenlik… Sonunun nereye varacağı kestirilemeyen enflasyon. Küresel vergi sistemi, iklim krizi… İnsan kaynakları problemleri. Belli başlı birkaçı…
Biz ise gündemi oluşturması için yer altı dünyasının açıklamalarını bekliyoruz. Mafya grupları teker teker ifşaatta bulunuyor. Yer altı, yer üstüyle rekabete dayanamıyor anlaşılan…
Bu arada başlığı gelişmiş bir ekonomide atacak olsam, itibar edilmezdi. Burada zınk diye durdurur dikkatimizi anında satın alır! Çünkü beğenin beğenmeyin bir karşılığı var bu ülkede. İşte bunlardan birkaçı;
Türlü zorlukla eğittiniz… diplomalar duvarda evlat işsiz! Sizin emekli maaşınız hala tüm ailenin tek gelir kaynağı. Komşunun okumamış çocuğu geçen gün altında son model araçla geldi, anne babası da modern bir daireye terfi etti. Nerede hata yaptığınızı düşünüyor olmalısınız.
Doktoranız var, otomobiliniz yok… profesörsünüz eşinizi ayda bir yemeğe çıkaracak para yok… TV’de her gece konuşan uzmanların diploması yok ama lafı ve parası çoksa doğal olarak kafanız karışıyor…
Baba işinde çalışacaksanız, daha fazla okumanın anlamını kafanızda oturtamıyorsunuz, zaten patron olacağım CEO’lara, CXO’lara, CMO’lara, CTO’lara ne yapmaları gerektiğini söyleyeceğim diyorsunuz…
Başarıya takıntılı olabilirsiniz, sektördeki en başarılı şirket, en vizyoner yönetici unvanını satın alabiliyorsanız, bu kadar eziyete gerçekten gerek var mı?
Resimdeki 7 hatayı bulunca bulmaca çözülüyor mu?
Birey başına düşen ciro
Dünya, yapay zeka yüzünden iş kayıplarını tartışmayı bitirmek üzere, biz hala üniversiteli işsizlik ile meslek çıkmazı konusunu işliyoruz…
Pandemi sonrasında hayatın normal akışına geçemeyecek olması gelişmiş ekonomilerde evden çalışma sistemleri ile devletin sağladığı ödenekler, son olarak da ölüm kalım arasında idrak edilen hayatın değeri…. çalışanları dönüştürdü. Üst ve orta düzey beyaz yaka çağrıya uyup işe dönüyor ama gözünü kırpmadan istifayı basıyor. Ne olacak şimdi?
Bizde olmaz diyenler için kestirmeden “olur” demek istiyorum. Açlık da olur istifa da işsizlikle kol kola girmiş iş açığı olduğu gibi. Çarpar adamı Türkiye!
Türkiye’de insan kaynağı sıkıntısı yaşayan özellikle de nitelikli mühendis arayanlardan biri anlatıyor; “İsviçre’deyim… Avrupa Tekstil Makinaları Federasyonu Başkanı ve İsviçre Tekstil Makinaları üreticileri derneği başkanı ile bir dizi görüşme yapıyoruz. Bu akşam yemekte yeni nesil mühendislerin kalitesini sordum, kesinlikle çok daha iyi, çok daha yaratıcılar ve bilgisayarın nimetlerinden daha iyi faydalanıyorlar dedi. Bir makina üreticisine iyi mühendis bulabiliyor musunuz diye sordum. O da “evet , çok iyi mühendisler yetişiyor, zorluk çekmiyoruz” dedi. Bu firmada 130 kişi çalışıyor, 35’i Ar-Ge mühendisi ve yıllık ciroları 100 milyon Euro imiş. Çalışan başına ciroları 770.000 Euro. !!! Hayretler içinde kaldım.”
Umuyorum yalnızca söylenen rakamı okuduğunuz için gözleriniz büyümemiştir. Malum Türk insanıyız, işimiz sonuçla ilgilenmek… Dikkat çekeyim; işletme kişi başı ciroyu hesap ediyor. Bunun altında Ar-Ge çalışanlarının altını çizmiş. Biliyorsunuz, biz insan kaynakları ile Ar-Ge konularını maliyet unsuru olarak değerlendirmekten yanayız.
1950-2021 ne değişmiş acaba?
Sanayici, makine imalatı yapan mühendis bir okur anlatıyor;
“Yeni mezun veya 1-2 sene önce mezun olmuş, önce ülkede ve dünyada yaşananlara bakıyor, sonra ailesine bakıyor kararını veriyor, kısa yoldan zengin olmayı hedefliyor. Anne babası yıllarca çalışmış altında mütevazi bir araba, evi var veya yok.
Bilgi donanım ve diğer bircok anlamda kendisinden kat be kat aşağıda olan, bir Alman, İngiliz işçi ya da köylüsünün gelip krallar gibi tatil yaptığı tatil köyüne gidince 8 aylık maaşının %50 sini kredi kartına ödüyor. Bunalıp isyan ediyor..
Sanayici olarak bize 3-5 sene eğitim ve iyi ahlak ile yetişecek gençler lazımken, kimi rol model göstereceğiz? Elon Musk’ı mı? yoksa Mehmet Cengiz’i ya da Yıldırım Demirören’ i mi? Kim var ülkemizde üretim ile zengin olmuş, toplumda saygınlık uyandırmış? Siemens, Bocsh, Daimler’in CEO’larına gösterdiği saygı var mı ülkemizde?
Genç neden gelip sanayicinin, üreticinin yanında 3 - 5 sene çalışsın? İnşaatta kriz var ama daire ve lüks villa fiyatları arttı. Güneyde yazlıklar ha keza, emlakçılar diyor ki “Abi adam Bitcoin de vole vurmuş, fiyata bakmıyor, eve parayı basıyor.” tekne almak isteyen Türkler sayesinde Akdeniz çanağında satıştaki tüm tekneler ülkemize geldi. Cebinde parası olup tekne almak için sırada bekleyenler var. Lüks araçlarda teslimat zaten uzundu iyice uzadı.
Gençler ülkede paranın üzerindeki adamlara ve altyapısına, zenginliği yaratma metotlarına bakıyor, zengin olmak için önünde iki seçenek var; ya coin’le sanal dünyada oynamak ya da mesleki birikime, eğitime bakmadan havadan zengin olmanın yolu devlete yanaşmak..
1950’lerde ülkemizde, bu topraklarda zenginlik için 3 motto varmış; İstanbul’da paraya sahip olmak, Ankara’da devlete yakın olmak, taşrada kaba kuvvete sahip olmak. Sonuçta biz de yetişmiş veya yetişecek mühendis bulamıyoruz.”
Sonuç; “Eğitim şart azizim” diyebilecek traji komik gerekçemizi bile kaybettik. Eğitim yoksa pusula şaşar. Pusulası olmayanı da kurdun bile korkulu rüyası, COVID, müsilaj, intihal, nepotizm, rüşvet, yalan, küresel ısınma kapar… ham diye yutar!