Eğitim politikalarının temelinde fırsat eşitliği olmalı

Didem Eryar ÜNLÜ YAKIN PLAN

Aydın Doğan Vakfı, 1996 yılından bu yana, kız çocuklarının eğitime eşit katılımını ve devamlılığını sağlayacak destekler sunmak, vizyonlarının gelişmesine katkı sağlayarak özgüvenlerini artırmak, yaşam becerileri ve geleceklerinde iyileşme yapmak amacıyla çalışıyor. ‘Güçlü Kızlar Güçlü Yarınlar’ mottosuyla kız çocuklarının hayallerini gerçekleştirmeleri konusunda teşvik eden vakıf, 2005 yılında Doğan Grubu ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği iş birliğiyle başlatılan ve Türkiye’nin en büyük eğitim seferberliği olan ‘Baba Beni Okula Gönder’ hareketinin en büyük destekçisi oldu. Baba Beni Okula Gönder seferberliği kapsamında 33 kız öğrenci yurdu kuruldu, 12 köye köy okulu yaptırıldı ve bugüne kadar 50 binin üzerinde kız çocuğuna eğitimlerine devam ettikleri sürece eğitim bursu verildi.            

Öte yandan kız öğrencilerin yurtlarda yaş am koşullarını iyileştirmek amacıyla ‘Güçlü Kızlar Yurtta Yaş am Destek Fonu’nu oluş turan Vakıf, bu yurtlarda kalan başarılı öğrencileri, her yıl Başarı Bizi İstanbul’a Götürüyor programı kapsamında İstanbul’da ağırlıyor.            

Aydın Doğan Vakfı Yürütme Kurulu Başkanı Candan Fetvacı ile Aydın Doğan Vakfı’nın son dönem çalışmalarını konuştuk:

Daha adil ve eşitlikçi bir toplum için eğitim

“Fırsat eşitliği, eğitim politikalarının en temel değerlerinden ve yol gösterici ilkelerinden biri olarak kabul ediliyor. Hükümetler, bireylerin sosyo-ekonomik çevrelerinden bağımsız olarak kaliteli eğitime erişimini sağlayacak politikalar geliştiriyor. Fırsat eşitliği ve sosyo-ekonomik kalkınmaya birlikte baktığınızda aralarında bir korelasyon olduğunu görüyoruz. Nasıl ki sosyo-ekonomik kalkınma fırsat eşitliğini getiriyorsa, fırsat eşitliğindeki ilerleme de sosyo-ekonomik kalkınmayla ortaya çıkıyor. Eğitim, daha adil ve eşitlikçi bir küresel toplum inşa edilmesinde büyük role sahip. Aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma için temel dönüştürücü gücü var. Sürdürülebilir kalkınma için eğitimde fırsat eşitliğine ihtiyacımız olduğu tartışmasız bir gerçek. Bu nedenle nitelikli eğitim, sadece Birleşmiş Milletlerin işaret ettiği sürdürülebilirlik amaçlarından biri değil, aynı zamanda bunun gerçekleşebilmesi için gerekli olan 2030 Gündemi’nin de en önemli parçalarından biri. Ülkemizde de sürdürülebilir kalkınma yolunda eğitim politika ve stratejilerini bu gözle değerlendirip belirlemekte büyük fayda olduğunu düşünüyorum.”

Kız çocukları için donanımlı bir eğitim hayatı tasarlıyoruz

“Kız çocukları için donanımlı bir eğitim hayatı tasarlıyoruz. Kız çocuklarının ve genç kadınların daha fazla bilim ve mühendislik alanlarında yer almaları için bu konuda özel burslar veriyoruz, okullarda STEM laboratuvarları kuruyor, küçük yaştan itibaren çocukları bu alanda teşvik ediyoruz. Ayrıca bilgisayar desteği sağlıyor, çocuklara yönelik kitaplarla da bilim ve mühendislik alanlarını özendiriyoruz. Kendisini her alanda geliştirip topluma liderlik eden genç kadınlarla daha da güçlendiğimize inanıyoruz. Bu kapsamda farkındalığı artırmaya yönelik çeşitli araştırma ve paneller düzenliyoruz. Bu çalışmalarımızın en önemlilerinden biri, 2015 yılından bu yana Türkiye’de UNFPA, UNICEF ve UN Women’ın ortaklığında, Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Grubu danışmanlığında düzenlediğimiz Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı. Her yıl uluslararası bir konferansla konuyu Türkiye’nin gündemine taşıyoruz.”

Ülkemizin dört bir yanından gençlerimizi buluşturmayı misyon edindik

“Baba Beni Okula Gönder seferberliği kapsamında yaptırılan yurtlarda kalan 36 başarılı kız öğrenciyi, geleneksel ‘Başarı Bizi İstanbul’a Götürüyor’ gezisi kapsamında bu yıl 16-19 Mayıs tarihleri arasında öğretmenleriyle birlikte İstanbul’da ağırladık. Birçoğu hayatlarında ilk kez İstanbul’u gören bu kızlarımız hem güzide kentimizi tanıma hem de 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı coşkusunu İstanbul’da yaşama imkânı buldu. Bu gezinin en büyük amacı, kızlarımızın vizyonlarının gelişmesine katkı sağlamak. Bu yıl İstanbul’da ağırladığımız 36 öğrencimiz; Erzurum, Yalova, Ağrı, Gümüşhane, Nevşehir, Muğla/Fethiye ve Konya’dan geldi. Pandemi öncesi son kez 2019 yılında ağırladığımız öğrenciler ise Ağrı, Artvin, Erzurum, Gümüşhane, Mardin, Muğla, Muş, Nevşehir, Tokat ve Van’dan gelmişti. Bu da gösteriyor ki, biz bu gezide, ülkemizin dört bir yanından gençlerimizi buluşturmayı misyon edindik. Ülkemizin aydınlık geleceği için kız çocukları ve genç kadınların gücüne sonuna kadar inanıyoruz. Onların, yaşamlarının her alanında eş it fırsatlara sahip olmalarını istiyoruz. Bu nedenle bizde bir proje biter bitmez yenisi başlıyor. ‘Başarı Beni İstanbul’a Götürüyor’ programı kapsamında İstanbul’da ağırladığımız öğrencileri memleketlerine uğurladıktan hemen sonra, Genç Liderler Yaz Kampının hazırlıklarına başladık. Bu yıl kampımızı 7-13 Ağustos tarihleri arasında düzenleyeceğiz. Bu kampın temel amacı, yakın gelecekten itibaren liderlik ve yöneticilik pozisyonunda daha fazla kadının yer almasını sağlamak. Gelecek nesiller için kadın rol modeller yaratmayı hedefl iyoruz.”

Tüm yazılarını göster