Egeli demir ve demir dışı metal ihracatçıları 67 ili geride bıraktı

Yaşar KUŞ İZMİR'den

Ege Demir ve Demirdışı Metallar İhracatçıları Birliği (EDDMİB) geçtiğimiz hafta düzenlediği İhracatın Yıldızları töreniyle başarılı üyelerini ödüllendirdi. 27 firma, 8 kategoride, toplam 34 ödül aldı. Aslında esas ihracatın yıldızı olan demir ve demirdışı metaller sektörünün kendisiydi. Sektör, Türkiye genelinde ihracatını yüzde 85 artırarak 23.5 milyar dolara yükseltti. Bu artış oranı son yılların yükselen sektörleri konumundaki savunma sanayi ve mücevherattaki artışın bile çok üstünü ifade ediyor. Egeli demir ve demirdışı metal ihracatçıları da diğer bölgelerdeki meslektaşlarından geri kalmadılar geçen sene. EDDMİB’in ihracatı yüzde 77 artışla 2 milyar 453 milyon dolara yükseldi. Bu performansla Ege’deki demir ve demir dışı metal ihracatçıları, Türkiye’deki illerin 67’sini geride bıraktı. Ege İhracatçı Birlikleri bünyesindeki 12 birlik arasındaki liderliğini de 4. yıla taşıdı.

Bu gelişmede konjonktür kadar demir-çelik ihracatçılarının gösterdiği çabanın da etkisi var. Bu yıl sektörün ihracatı hızlı şekilde artmaya devam ediyor. İlk iki ay itibariyle Türkiye demir ve demir dışı metal ihracatında yüzde 70’e yakın artış oldu. Ama bu, sektörde her şeyin güllük gülistanlık olduğu anlamına gelmiyor. Sektör pek çok sorunla boğuşuyor. Bunların başında Rusya ve Ukrayna savaşı geliyor. Bu savaş uluslararası pazardaki güçlü oyunculardan biri olan Ukrayna’yı geri itse de Türkiye’nin hammadde tedarikçilerinden biri olması dolayısıyla sektörü olumsuz etkileme potansiyeline sahip. Avrupa Birliği tarafından başlatılan Yeşil Mutabakat uygulaması da sektör için hem fırsat, hem tehdit anlamına geliyor. Çünkü uygulamadan en çok etkilenecek sektörlerden birisi demir-çelik. Bu konuda en erken aksiyon alan sektörlerin başında da demir-çelik geliyor. O yüzden fırsat-tehdit ikileminde sektör için ibre fırsata daha yakın.

EDDMİB Başkanı Yalçın Ertan da ödül töreninde yaptığı konuşmada küresel çapta yaşanan pandemi ve beraberinde getirdiği tedarik zincirlerinde kırılmalar, hammadde fiyatlarının artışı, enerji krizi, lojistik zorluklar, Ukrayna-Rusya savaşı ve iç piyasadaki ekonomik değişimlerin getirdiği aksaklıklarla karşı karşıya olduklarını belirttikten sonra sözü bu konuya getirdi. Ertan, sektörün rekabet gücünü etkileyecek konuların başında AB, ABD ve diğer bazı ülkelerin uyguladığı korumacılık önlemlerinin geldiğini düşünüyor. Ertan’a göre Yeşil Mutabakat’a sağlanacak uyum ve sınırda karbon düzenlenmesinin hayata geçirilmesi ile ihracatçıların maliyetlerinde meydana gelecek artışlar sektörün rekabet gücüne olumsuz yansıyacak.

Fakat Egeli demir çelikçiler bu gelişmeleri elleri kolları bağlı şekilde izlemiyor. Yeni duruma adapte olabilmek için pek çok çalışma yapıyor. Bunları da Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi’nin sözleriyle aktaralım: “Sektörde Yeşil Mutabakat dönüşümünün 2025’e kadar tamamlanması gerekiyor. EDDMİB’in de Sanayi 4.0 vizyonuyla sürdürülebilirlik yaklaşımına büyük özen gösterdiğini gururla söyleyebilirim. Bunların içinde global üyeliklerden Ur-Ge projelerine, karbon salınımından sertifikasyona kadar birçok çalışma var.”

Dünya ve Türkiye ekonomisinde yaşanan pek çok olumsuzluğa rağmen böylesi bir performansa imza atan demir-çelik sektörünün başarılarının devamını diliyoruz.

Tüm yazılarını göster