KOSGEB tarafından yayınlanan 2016-2020 Stratejik Plan’da belirtildiği üzere, 2014 yılı itibariyle Türkiye'deki işletmelerin sayısı 3.5 milyonun biraz üzerindedir.
Bunların da sadece çalışan sayısı 250'den az olanları dikkate alındığında %98.8'i KOBİ'dir.
Yine sadece çalışan sayısına bakarak değerlendirdiğimizde de ülkemizde 10’dan az çalışanı olan işletmelerin, başka bir ifade ile Mikro işletmelerin, tüm işletmelere oranı ise %93.7’dir.
COVID-19 çıkalı beri ve hatta ondan daha da öncesinden herkes, bir e-ticaret sevdasına kapılmıştı. Salgın sonrasında bu şimdilerde kara sevdaya dönüştü.
Gerçek şu ki e-ticaret, küresel salgının yarattığı ortamda, kendisine çok uygun bir ortam buldu ve oldukça gelişti. Yurtiçi piyasada çok cazip yüzdeler ve rakamlar telaffuz ediliyor.
Ancak aynı büyümeleri ve gelişmeleri e-ihracatta maalesef göremiyoruz.
Bunun nedenleri oldukça çeşitli…
İşletmelerin kendilerinden kaynaklanan nedenler olduğu gibi, e-ihracat yelpazemizin kapsamında bulunan ürünlerin hangilerinin COVID-19 kapanmalarında ve onun neden olduğu daralmalarda talep edilebilecek ürünler olduğu da sayılabilecek nedenler arasındadır.
İç piyasada e-ticaretin genişlemesinde yer alan malların yapısı ile e-ihracat yelpazesindeki ürünleri karşılaştırdığımızda bu farkın nedeni açıkça görülecektir.
Mikro işletmelerin ve özellikle perakende piyasasına çalışanların e-ticaret yapmaları, diğer işletmelere göre çok daha kolay olmaktadır.
Ancak ara malları üretiminde çalışan işletmelerin e-ticaret yapmaları pek de kolay olamayacaktır. Zira bu işletmeler, B2B diye anılan ve işletmeden işletmeye ürün satanlar olduğu için, genellikle perakende piyasasının dışında iş yapmaktadırlar.
Burada, internetin getirdiği iletişim kolaylıklarını kullanarak ve internet sayfaları üzerinden kurulan bağlantılarla yapılan ihracatın, e-ihracat olmadığını hatırlatmamızda ve hatırınızda tutmanızda fayda vardır.
Bir ihracatın, e-ihracat sayılabilmesi için, bağlantının ve ödemenin e-ticaret sayfası üzerinden yapılması gereklidir.
İnternet sitesi üzerinden bağlantı yapıp, satışı normal ihracat işlemleri gibi yaparsanız, bu işlem e-ihracat değil normal ihracattır.
Gelelim dijitalleşmeye…
İnternet sitesi kurmak, e-posta ve muhasebe yazılımları kullanmak her ne kadar dijital ortamın kapısını aralasa da dijitalleşme için daha atılacak çok adım vardır.
KOBİ'lere dijitalleşmenin ne olduğunun ve ne getireceğinin yanında ne götüreceği de anlatılmalıdır. Şatafatlı konuşmalar merak uyandırmakta ve ancak samimiyetle ifade etmeliyim ki dijitalleşme KOBİ'ler tarafından anlaşılamamaktadır.
Ticaret Bakanımız Sayın Ruhsar Pekcan Ege Ekonomi Forumu'nda, ihracat yeterliliği olduğu halde bunun farkında olmayan işletmeleri belirlediklerini ve onları yönlendirerek ihracat yapmalarını sağlayacaklarını belirtmişti.
Çok duyarlı bir ifade ve oldukça önemli bir gelişme…
Dilerim Sayın Bakanın bu isteği en kısa sürede hayata geçirilir.
Ara malı üreten KOBİ'ler e-ihracat yapamaz mı?
Elbette yapabilir amma önce dijital hayata tam anlamıyla girip, uyum sağlayıp sonra e-ihracat konusuna eğilmeleri gerekir.
Aksine hareket başarısızlık, kayıp, hayal kırıklığı ve ihracattan uzaklaşmayı getirebilir.