Dünya gündeminde geçen yıl 2023 yılının bir hayli zor geçeceği ve birçok ekonominin stagflasyon yaşaması ihtimali en çok tartışılan konulardı. Yılın ilk yarısını geride bıraktığımız şu günlerde enflasyon belli ölçüde istikrara kavuştukça tüketiciler biraz daha iyimser; gelişmiş ekonomiler GSYİH ivmesini korumak için mücadele ediyor; işgücü piyasaları sıkı; Çin'in toparlanması yavaşlıyor; Hindistan ekonomisi olumlu sinyaller veriyor. Mc Kinsey tarafından yapılan bir çalışmada dünya ekonomisindeki güncel gelişmeler konusunda bazı veri ve öngörüler paylaşılıyor. Yazımda bunların bir kısmından bahsedeceğim.
Halen dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD Ticaret Bakanlığı’nın, ocak-mart dönemine ilişkin açıklamasına göre, ABD'de GSYH yılın birinci çeyreğinde yıllıklandırılmış olarak yüzde 2 arttı. Bu dönemde GSYH verisinde yukarı yönlü revizyona gidilirken, piyasa beklentisi ekonominin ilk çeyrekte yüzde 1,4 büyümesi yönündeydi. Açıklamada, ilk çeyrekte ABD ekonomisindeki büyümede; tüketici harcamaları, ihracat, eyalet ve yerel yönetim harcamaları, federal hükümet harcamaları ve konut dışı sabit yatırımlardaki artışların etkili olduğu ifade ediliyor. Aynı dönemde özel envanter yatırımı ve konut sabit yatırımında azalış kaydedildi. İthalat da bu dönemde arttı. Gıda ve enerji harcamalarının hesaplama dışı tutulduğu çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksindeki artış ise yüzde 5'ten 4,9'a düşürüldü. Piyasa beklentileri, çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksinin bu dönemde yüzde 5 artması yönündeydi.
Tüketiciler her ne kadar kendilerini geçen yılın belirsiz ortamına göre daha olumlu hissediyorlarsa da çoğu ülkede harcama hızı azaldı. Bununla birlikte, enflasyon İngiltere gibi bazı ülkelerde kalıcı olmaya devam ediyor. Brezilya ve Hindistan'da ise iyileşme söz konusu. Genel olarak, gelişmiş ekonomilerde çekirdek enflasyon yüksek seyrediyor. Euro Bölgesi enflasyonu, esas olarak %13,5 artan gıda fiyatlarının etkisiyle, Nisan ayında %7 (Mart ayında %6,9) artarken, İngiltere enflasyonu beklenenden daha az geriledi ancak 2022 yaz aylarından bu yana ilk kez tek haneli rakamları gördü.
Merkez bankaları, faiz oranlarını koruyarak veya yükselterek enflasyon üzerindeki baskıyı sürdürmeyi hedefliyor. İngiltere Merkez Bankası, Mayıs'ta politika faizini 4 baz puan artırarak %5,11'e yükseltti. Benzer bir şekilde, Avrupa Merkez Bankası (ECB) da faiz oranını 3 baz puanlık bir artışla %3,25'e yükseltti. Bununla birlikte, işletmelerden ve tüketicilerden gelen yüksek faiz oranlarına muhalefet birçok ülkede ivme kazanıyor.
OECD'nin bileşik öncü göstergesine göre, önümüzdeki üç ay içinde ekonomik durum, toparlanmanın devam ettiği İngiltere dışındaki tüm ülkelerde kötüleşecek. Euro Bölgesi GSYİH büyümesine ilişkin tahminler, 2023'ün ilk çeyreğinin bir önceki yılın son çeyreğine kıyasla neredeyse hiç pozitif olmadığını (%0,1), ancak bir önceki yılın ilk çeyreğine göre %1,3 arttığını gösteriyor.
Küresel hizmetler sektörü Mart ayında güçlü bir büyüme kaydederken, imalat sektörü daha da daraldı. İmalat sanayi, düşük seyreden küresel talepten kaynaklı etkiyle karşı karşıya. Yeni siparişler, satın alma stokları ve teslimat sürelerinin seyri daralmaya işaret ediyor. Ülkeler arasında hikayeler çok benzer. Hemen her ülkede hizmetler üretimden daha sağlam bir zeminde ilerliyor. ABD'de imalat sektörü satın alma yöneticileri endeksi (PMI) Mart ayında 49,3'e (Şubat ayında 47,3); hizmet sektörü PMI 52,6'ya yükseldi. Avrupa'da imalat PMI, Mayıs ayı tahmininde 53,3'e ulaştı (Nisan ayında 54,1). Hizmet sektörü PMI Ocak ayında genişleme bölgesine girdi (50,8) ve Mayıs ayında dengelendi (55,9). Hindistan’da hem imalat hem de hizmetler için Nisan ayı PMI'ları sırasıyla 57.2 ve 62. ile genişleme bölgesinde sağlam bir şekilde kaldı. Brezilya'nın imalat PMI verisi düşüşünü genişleterek Mart ayındaki 47.0'den Nisan ayında 44.3'e geriledi; Hizmet sektörü PMI, Mart ayındaki 51.8'den Nisan ayında 54.5'e yükselerek art arda ikinci bir yükselişe işaret etti.
Sıkı bir işgücü piyasası, Amerika Birleşik Devletleri, Çin, Euro Bölgesi ve Rusya'da azalan işsizlik oranlarıyla birçok alanda devam ediyor. Amerika Birleşik Devletleri, işgücünün 2020 yılı rakamlarına göre yaklaşık 1.161.000 arttığını, bunun çoğunluğunu işe geri dönen kadınların oluşturduğunu ve bu durumun kadınların işgücüne katılımını pandemi öncesi seviyelere çıkardığını bildirdi.
Borsalar Nisan ayında sağlam bir büyüme kaydetti; bunların çoğu Mayıs ayına kadar kazanımlarını genişletti. Nisan ayında ABD hisse senedi piyasalarında, hem S&P 500 hem de Dow Jones sırasıyla %1,5 ve %2,6 yükseldi. Avrupa hisse senetleri, Credit Suisse'in devralmasından sonra toparlandı ve Eurostoxx 600 endeksi Ocak 2022’deki zirvesinin %5 altında kaldı.
Mart ayında, dünya ticaret hacmi aylık bazda %1,5 arttı. Mart ayında, Konteyner Aktarım Hızı Endeksi bir önceki aya göre hafif bir düşüşle 118,1 puana geriledi. Çin'in limanları daha yoğundu ve Çin ve Brezilya için ihracat artış kaydetti. Bununla birlikte, Çin'in sınır ötesi ticareti Nisan ayında%1,1 (Mart ayında% 7.4) ile daha yavaş genişledi. İhracat artışı Nisan ayında yıllık bazda %8,5'e yavaşlarken (Mart ayında %14,8), ithalat ise %-7,9 (Mart ayında %-1,4) yavaşladı. Hindistan'da, Nisan ayı mal ihracatı, Mart ayındaki toplam 38,38 milyar dolara göre% 10'luk bir düşüş kaydetti.
Diğer taraftan, Birleşmiş Milletler’in Ocak ayından yayınladığı ve Mayıs ayında güncellediği "Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler 2023" raporuna göre, küresel ekonomi artan finansman açıkları, durgun yatırımlar ve genişleyen borç kırılganlıkları ile karşı karşıya bulunuyor. Bu da sürdürülebilir kalkınmayı tehdit eden bir durum.
BM raporuna göre, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde yüksek seyreden enflasyon, son 10 yılın en yüksek faiz artışlarına yol açarken, artan faiz oranlarına rağmen, özellikle gelişmiş ekonomilerde merkez bankalarının hane halkı harcamaları ve istihdam dayanıklılığını koruyarak enflasyonu kontrol alması kolay görünmüyor.
ABD ve Avrupa Birliği başta olmak üzere büyük ekonomilerdeki güçlü hane halkı harcamaları ve Çin ekonomisindeki toparlanma nedeniyle küresel ekonomik büyümedeki yavaşlama hızının önceki tahminlerden daha ağır olacağı düşünülüyor. Bu kapsamda, ocak ayında 2023 için yüzde 1,9 olan küresel ekonomik büyüme tahmini 0,4 puan artışla yüzde 2,3’e çıkarıldı. 2024 tahminini ise 0,2 puan düşürülerek yüzde 2,5'e çekildi.