FOMC toplantısı sonrası, ama FOMC nedeni ile değil, ABD endeksleri yükselişe geçti ve Dow Jones tarihi rekor kırdı. Nasdaq 100 ve S&P gibi ana endekslerin de zirveye çok yakın bir seviyede olduğunu görüyoruz. Bu ralli belki de tarihin en nefret edilen rallilerden bir tanesi. Stagflasyon, resesyon, banka iflasları ile beraber beklenen büyük çöküş, faiz artışları, bilanço daralması, OPEC’in petrol kısıntıları, Rusya ve Ukrayna, İsrail ve Hamas savaşları. Tüm bu başlıklar altında korku hikayeleri yazıldı ve bu da getirilerin yükseldiği bir ortamda pek çok yatırımcının beklemede kalmasına neden oldu.
Şimdi geri dönüp FOMC toplantısından çıkan sonuçlara bakalım. Daha önce gerekli olduğu yönünde nitelendirilen yeni bir faiz artışı artık gündemden çıkmış gibi görünüyor. Fed’in yayınladığı tahminlerde bu yıl için büyüme doğal olarak yukarı revize edilmiş. 2024 ise yüzde 1,5’ten yüzde 1,4’e revize edilmiş. Uzun vadeli büyüme ise yüzde 1,8’de sabit. Fed henüz AI kaynaklı verimlilik artışını devreye almamış anlaşılan. İşsizlik oranı 2023-24 ve 25 için değişikliğe uğramamış. 2024’te yüzde 4,1’e yükseliyor ve sabit kalıyor. Büyüme ve işsizlik beklentilerine baktığımızda Fed hala yumuşak inişe inanıyor. Çekirdek PCE için Ekimde 2024 ve 25 tahminleri yüzde 2,6 ve yüzde 2,3’tü. Şimdi yüzde 2,4 ve yüzde 2,2 olmuş, demek son istihdam ve enflasyon verilerine rağmen gidişattan memnunlar. Buna bağlı olarak Fed 2024’te faiz indiriyor. Ancak her zaman vurguladığım gibi büyüme veya işsizlik kaygısı ile değil enflasyonda yaşanan gerilemeye paralel bir indirim bu. Fed enflasyon gerilerken reel faizlerin yükselmesini istemiyor. İndirim adedine baktığımızda 3 olduğunu görüyoruz. Piyasada ise 5 veya 6 indirime kadar uzanan bir fiyatlama var.
2023 boyunca olduğu gibi yine Fed ve piyasanın ekonomiye yönelik beklentileri ayrışıyor. Fed yumuşak inişte ısrarcı olduğu gibi piyasa da resesyonda ısrarcı. Son verilere baktığımızda piyasanın biraz daha şanslı olduğunu söyleyebiliriz ancak secim yılında kamunun harcamaya devam etmesi derin bir resesyon ihtimalini düşürüyor. Fed’in artık faiz artırmayacağını düşünen birisi olarak son toplantılarda odaklandığım konu ağırlıklı olarak bilanço daralması. Daralmanın başladığı tarihten bu yana 1 trilyon dolardan daha fazla bir küçülme gerçekleşmiş olsa da 2023 yılı boyunca bankacılık sisteminde bulunan rezervler arttı. Fed fazla rezerv sisteminden yeterli rezerv sistemine geçmek istiyor. Ve faiz artışlarında sona gelindiğini açıklamış olsa da Powell bilançoda küçülmenin devam edeceğini söyledi. Ancak dönem dönem çeşitli seviyeler telaffuz edilse de elimizde rezervler için hedeflenen bir seviye bulunmuyor. 2.5 trilyon dolar, yani cari seviyeden yaklaşık 1 trilyon dolar daha düşük, kredibilitesi yüksek bir rakam olsa da karar verici merci Fed değil piyasa fiyatlaması olacak. Nitekim 2019 yılında repo krizi patladığında Fed strateji değiştirmek zorunda kalmıştı. Ardından pek çok düzenleme yapmış olsa da piyasa likiditesinde bir dalgalanma bilanço daraltılmasında ince ayara neden olabilir. Fed her zaman olduğu gibi bu yıl da manşetlerden inmedi. Ancak 2024’ün ilk yarısında Japon Merkez Bankası BOJ manşetleri bir süre için ele geçirebilir. Bu açıdan Yen’in seyrini de takip etmekte fayda var.