Döviz cinsinden ödemeler konusunda tereddütlere açıklama getirildi

Hasan AKDOĞAN GÜMRÜK VE DIŞ TİCARET

Döviz Cinsinden ve Dövize Endeksli Sözleşmeler konusu ödeme yükümlülüklerinin Türk parası cinsinden yerine getirilmesi ve kabul edilmesi zorunluğu bulunuyor.

Ancak piyasada, faturası döviz cinsinden düzenlenen ancak ödemesi Türk Lirası olarak yapılan ithalat işlemlerinde eşyanın beyan edilecek gümrük kıymeti, KDV matrahı ve KKDF açısından oluşan tereddütlerin Ticaret Bakanlığı’na intikal ettirildiği anlaşılıyor.

Bakanlık da durumu bir yazı ile açıklığa kavuşturmuş görünüyor. İthal eşyasının gümrük kıymeti Gümrük Kanunu hükümleri çerçevesinde açıklanarak, eşyanın gümrük vergisine esas alınacak kıymetinin Türk Lirası olarak beyanının zorunlu olduğu belirtiliyor. Fatura veya diğer belgelerde yazılı yabancı paraların, gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihte yürürlükte olan T.C. Merkez Bankası döviz satış kurları üzerinden Türk Lirası’na çevrilmesi gerekiyor.

Bununla birlikte, KDV matrahı açısından Kanunun “Gümrük beyannamesinin tescil tarihine kadar yapılan diğer giderler ve ödemelerden vergilendirilmeyenler ile mal bedeli üzerinden hesaplanan fiyat farkı, kur farkı gibi ödemeler" toplamının dikkate alınması gerekiyor.

Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu bakımından 6 Sayılı Tebliğ’in 2’nci maddesinde ise, “kabul kredili, vadeli akreditif ve mal mukabili ödeme şekillerine göre yapılan ithalat işlemlerinde %6 oranında fon kesintisi yapılması” hükmünün dikkate alınması isteniyor.

Ayrıca, 2017/20 sayılı Genelge hatırlatılarak KKDF kesintisine tabi olmayan ödeme şekillerine göre gerçekleştirilen ithalatta, beyanname kapsamı eşya bedelinin gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihten önce (gümrük beyannamesinin tescil tarihinden önce veya tescil tarihinde) ihracatçının yurt dışı hesabına transfer edildiğinin gümrük idarelerine tevsik edilmesi gerektiği, ithalatta vergiyi doğuran olayın meydana gelmesinden önce yapılan ödeme tarihindeki kurun, serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil edildiği tarihteki kurdan yüksek olması (negatif kur farkı) halinde, aradaki kur farkının KDV matrahına ilave edilmemesi gerektiği, belirtiliyor.

Dolayısıyla, beyanname konusu eşya bedeline ilişkin faturanın döviz cinsinden, ödemenin ise Türk Lirası cinsinden yapıldığı durumlarda; ithal eşyasının gümrük kıymetine esas olacak değerinin, faturada yer alan döviz tutarının, gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihte yürürlükte olan, döviz satış kuru karşılığı Türk Lirası olarak beyan edilmesi, KKDF kesintisi doğmaması açısından ise, faturada yer alan eşya bedelinin ödemenin yapıldığı tarihteki karşılığı Türk Lirası’nın beyanname tescil tarihi dâhil bu tarihten önceki bir tarihte transfer edildiğinin belgelerle gümrük idarelerine tevsik edilmesi, gerekiyor. Bu işlemlerde eşya bedelinin ödendiği tarihteki kur ile serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil edildiği tarihteki kur farklarının, eşyanın gümrük kıymeti açısından da ithalatta KDV matrahı açısından da bir önemi bulunmadığı belirtiliyor.

Tüm yazılarını göster