Sera deyip geçmeyin. Bozkırın ortasında tamamı cam kaplı, jeotermal enerjiyle 50 bin metrekarelik kapalı alanda topraksız domates yetişecek. Üstelik bu domatesler, dünyanın dört bir yanına ihraç edilecek. Türkiye’de yıllardır tekstil ve boru alanında boy gösteren Kayserili Karamancı Ailesi’nin yeni yatırımından söz ediyoruz. Davete icabet ederek Kırşehir’in Mucur ilçesi Medetsiz köyünün yolunu tutuyoruz. 30 haneli köyün yanı başındaki 300 dönümlük arazinin 50 dönümlük alandaki topraksız jeotermal sera daha şimdiden muhteşem görünüyor.
Karamancı Ailesi’nin TPAO’nun gaz ararken sıcak su bulduğu için yıllar önce kapattığı, artı 92 derece sıcaklığında suyun çıktığı kuyunun hemen böğrüne yaptığı bu yatırımın temel atma töreni için kürsüye çıkan Serabiz Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Karamancı sözlerine; “Kayseri kökenli sanayici bir ailenin evladı olarak, Kırşehir’e yatırım yapan bir işadamıyım. Domatesle tanışıklığım manavdan öte değildir. İş adamı olarak, Anadolu’dan çıkmış bir ülke sevdalısı olarak hayalim Anadolu’ya geri göçü sağlamaktı. Bugüne kadar yaptığımız yatırımlarda bunu öncelik edindik. Anadolu’da istihdam yarattık. Artık, İstanbul’un taşı toprağı altın değil. İnsanlar İstanbul’da adeta sürünüyor. O nedenle bu bozkırda ilk planda 50 bin metrekare, yani 7 futbol sahası büyüklüğündeki alanda topraksız tarımla jeortermal sera yöntemiyle ilk planda 3 milyon ton domates üretip, yurt dışına ihraç edeceğiz. Bir tesadüfle Kırşehir’in değerli il yöneticileri sayesinde TPAO’nun yıllar önce gaz ararken, sıcak su bulması sonucu kapatılan kuyuyu, şimdi Kırşehir’e dolaysıyla ülkeme bir fayda sağlasın diye hayata geçiriyoruz…” diye başladı.
Daha sonra kürsüye çıkan Kırşehir Valisi Mete Buhara, “Kırşehir’de nereyi kazarsanız sıcak su fışkırıyor. Bu nimetten yararlanmalıyız. Devletimiz jeotermal enerjiye ve seracılığa büyük önem ve destek veriyor. Karamancı Ailesi’nin bu yatırımı Kırşehirimiz için önemli. İşadamlarımızı, yatırımcılarımızı jeotermal kaynaktan yararlanıp, yeni yatırımlara davet ediyoruz. Kendilerine her türlü desteği vermeye hazırız” diyerek, jeotermal enerjinin ülkemiz için ne denli önemli olduğunu vurguladı.
Dünyanın enerji krizi ile boğuştuğu, Rusya’nın doğalgaz vanalarını Avrupalılara kapattığı bir dönemde, ülkemiz için jeotermal enerjinin önemi bir kez daha kafalarımıza iyice yerleşti.
Gelelim Karamancı Ailesi’ne… Aile Kayseri’den dünyanın sayılı blujean markalarına kumaş ihraç ederken, ayrıca Malatya’da ve Düzce’de kurulu 2 boru fabrikasının da sahibi… Orta Anadolu Mensucat, özel sektörün emekleme döneminde 1953 yılında bazı Kayserili tüccarlar tarafından kurulmuş. Doğu Almanya’dan gelen dokuma makineleriyle donatılan fabrika, Başbakan Adnan Menderes tarafından açılmış. 1980’lerin başında fabrikanın ortaklarından Gazioğlu ve Karamancı Aileleri fabrikayı satın alıyor. Bugün Orta Anadolu fabrikası tamamıyla Karamancı Ailesi’ne ait. Fabrika tüm dünyada üretilen “denim” kumaşının yüzde 1’ini karşılıyor. Orta Anadolu 1986 yılından beri Kayseri’de Levi’s için kumaş üretiyor. Allah uzun ömür versin baba Demir Karamancı önderliğinde, şimdilerde oğul Fatih Karamancı, Türk sanayisine önemli katkılarına, bugünlerde Serabiz Tarım AŞ’nin topraksız jeotermal sera projesiyle bir başka pencere açıyor. Ne diyelim, uzayan kol ülkemizden yana…