Son zamanlarda sıklıkla gündeme gelen dijital paralara olan ilgi giderek artıyor. Dijital paraların etkilerini değerlendirebilmek için ilk önce bu kavramının tam olarak ne ifade ettiğini anlamak gerekli. Günümüzde kredi kartları veya çeşitli mobil uygulamalar ile yaptığımız harcamalarda kullandığımız paraların bir tür dijital para olduğu algısı oluşsa da, bu harcamalar aslında banka ve finans kuruluşlarındaki paraların elektronik olarak transferi anlamına geliyor. Kripto para harici dijital paralar ise, parasal değerin tamamen dijital ortamda temsil edildiği, banka veya finans kuruluşlarında bir hesaba ihtiyaç olmadan, doğrudan internet, akıllı telefonlar veya farklı uygulamalar ile paraların saklandığı ve ödemelerin yapıldığı sistemler olarak tanımlanabilir. Yani dijital paralar bir bakıma nakit paraların dijital karşılıkları olarak düşünülebilir.
Sağlayacağı potansiyel birçok fayda ile dijital paraların finans sektöründe bir dönüşümü tetikleme potansiyeli var. Dijital paralar sayesinde uluslararası para gönderim maliyetlerinin belirgin biçimde azalacağı tahmin ediliyor. Ayrıca dijital paraların kullanımı ile anlık olarak ödemelerin takibi sayesinde analiz ve kontrollerin çok daha etkin olarak gerçekleştirilmesi mümkün hale geliyor. Dünya Bankası verilerine göre dünyada yaklaşık 1,7 milyar insanın çeşitli sebeplerle banka ve finans kuruluşlarına erişiminin bulunmadığı düşünüldüğünde, düşük maliyetli ve geniş kapsamlı olarak dijital paraların kullanıma sunulmasının, bu insanların finansal hizmetlere erişimlerinin sağlanması açısından oldukça önemli bir fayda sağlayacağını söyleyebiliriz. Bu durumun ülke ekonomilerine ve ticarete oldukça belirgin yansımalarının olacağı ise tartışılmaz bir gerçek. Düşük gelirli ve gelişmekte olan ülkeler bu dönüşümden en fazla fayda sağlayacak taraflar olacaktır diyebiliriz.
Her yeni teknolojide olduğu gibi, dijital paralar da sağladığı faydaların yanında çeşitli riskleri de beraberinde getirmekte. Dijital paranın kullanımı başta internet olmak üzere birçok teknolojik alt yapıyı gerektirdiğinden, alt yapının yetersiz kaldığı bölgelerde yaşayan insanların bu teknolojiden yararlanamaması söz konusu olabilecek. Bu nedenle bu bölgelerdeki teknolojik alt yapının geliştirilmesi dijital paranın yaygın olarak kullanımı için son derece önemli. Ayrıca dijital paraların kullanımı sonucu kişisel mahremiyetin korunması ile ilgili akıllarda oluşan tereddütlerin de giderilmesi gerekiyor. Dijital ortamdaki her sistem için geçerli olduğu gibi dijital paralar için de siber güvenlik konusu önemli bir risk teşkil ediyor. Bu nedenle güvenilir bir uygulama için siber güvenliğin azami ölçüde sağlanması öncelikli olarak dikkat edilmesi gereken konular arasında yer alıyor. Bunun yanı sıra dijital paraların yerel ve uluslararası alanda kullanımı ile ortaya çıkabilecek hukuksal sorunların da tespit edilmesi ve üzerine çalışmalar yapılması gerekiyor. Yanlış tasarlanmış dijital paralar, merkez bankalarının para politikası belirleme araçlarına olumsuz etki edebileceğinden ve ön görülemeyen farklı sorunlara sebep olabileceğinden, merkez bankaları dijital paralar ile ilgili bir karar almadan önce ince eleyip sık dokumak durumunda.
Son yıllarda birçok ülkenin merkez bankası tarafından dijital para alanında araştırmaların yapıldığını ve pilot uygulamaların geliştirilmekte olduğunu gözlemliyoruz. Bahamalar, merkez bankası tarafından dijital para basılan ilk ülke olarak kayıtlara geçti. 700’e yakın takım adadan oluşan bu ülkede dijital paralar sayesinde banka hizmetlerinin ulaşamadığı bölgelerdeki insanların da finansal sisteme dahil olması amaçlanıyor. ABD, Avrupa Birliği ülkeleri, İngiltere, Kanada ve Singapur’un aralarında bulunduğu birçok gelişmiş ülkenin merkez bankası da dijital paraların kullanımı ile ilgili devam eden çalışmalar yapıyor.
Dijital paralar alanında en yoğun çalışmayı yapan ülkelerin başında gelen Çin’in merkez bankası tarafından Dijital Yuan kullanımı için pilot bir uygulama başlatıldı. Malum, Çin 2009 yılında dünyanın en büyük ihracatçısı, 2012 yılında ise dünyanın en büyük ticaret hacmine sahip ülkesi konumuna ulaşmıştı. Bazı analizlerde, Çin’in önümüzdeki on yıl içinde ABD’yi geçerek dünyanın en büyük ekonomisi olacağı tahminleri yapılıyor. Küresel ekonomide Çin’in sahip olduğu büyük paya rağmen, dünyanın en yaygın rezerv para birimi olan Dolar uluslararası ticarette de en çok kullanılan para birimi. Çin ise Dijital Yuan projesini bir an önce hayata geçirmek için çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor. Bu sayede Yuan’ın uluslararası ticarette kullanımının artması ile küresel finans sisteminin anapara birimi olan Doların etki alanının azalacağı ve Çin’in uluslararası ticaretteki egemenliğini güçlendirebileceği değerlendiriliyor. Dolar’ın kullanımının azalması aynı zamanda ABD’nin çeşitli sebeplerle belirli ülkelere uyguladığı yaptırımların da etkisinin azalması anlamına geliyor. Bu açıdan bakıldığında, birçok alanda tanıklık ettiğimiz ABD ile Çin arasındaki rekabete dijital paraların kullanımı ile oluşacak finansal güç çekişmesinin de eklenmesi kaçınılmaz olacak.