UMUT Feyzioğlu, İş Bankası ailesine 2003 yılında Teftiş Kurulu’na girerek katıldı. 10 yıl sonra kurumsal krediler bölümüne müdür yardımcısı olarak geçti. Aynı birimde müdürlük de yaptı. Sonra proje finansmanı biriminde görev aldı.
2022 yılı başlarında Genel Müdür Yardımcısı Burak Seyrek, Umut Feyzioğlu’nu çağırdı:
- İşletmeler arası işlem yapılacak bir online ticaret platformu kuracağız.
Umut Feyzioğlu, 2022 yılı Mart ayından itibaren kolları sıvadı, yazılım için İş Bankası’nın yazılım ve teknoloji şirketi “Softtech”in desteğini aldı. Yine bankanın finansal teknoloji iştiraki “Moka”nın da katkılarıyla 9 Mayıs 2023’te platform hayata geçti:
Endüstriyel emtia ticareti platformu: Proemtia
“Proemtia”nın tanımı şöyle yapıldı:
Endüstriyel ürün alışverişlerinde alıcı ve satıcı ihtiyaçlarını aynı anda karşılayacak, şeffaf, güvenilir ve işbirliğini destekleyen bir pazaryeri platformu.
“Proemtia”, yola 35 milyar dolarlık demir çelik sektörüyle çıktı. Feyzioğlu yönetimindeki “Proemtia” ekibi bu karara şöyle vardı:
- Demir çelik sektörü Avrupa’da birinci veya ikinci sırada yer alıyor. Alıcısı çok. Biz yola demir çelik sektörüyle çıkalım. Sistem oturdukça diğer emtialar da platforma eklenir.
Proemtia Genel Müdürü Umut Feyzioğlu ile bankadaki ofisinde buluştum. Birinci yılını geride bırakan platformu konuştuk:
- Platformumuz ile geleneksel iş yapış şekillerinin önemini koruduğu endüstriyel emtia ticaretinin gelişimine ve dijitalleşmesine katkı sunmayı, bu gelişimde önemli referans noktası olmayı hedefliyoruz.
Demir çelik sektöründe “kırılması gereken geleneksel duvarlar” olduğunu belirtti:
- Sözle iş yapılan bir sektörden bahsediyoruz. Üreticiler platforma girerken, “Acaba bayilerimiz gücenir mi?” diye tereddüt yaşıyor.
Proemtia’daki demir çelik sektörü platformunda 400 satıcının yer aldığını bildirdi:
- 15 binin üzerinde alıcımız oluştu. 100 bin tonun üzerindeki demir çelik ticaretine aracılık yapmış olduk. Bu, 4 bin TIR’lık ürün anlamına geliyor.
Söz konusu işlemin parasal değerinin 3 milyar lirayı aştığını vurguladı:
- İşlemin 1.5 milyar liralık bölümü bu yılın ilk 3 ayında gerçekleşti. Şubat 2024’te aylık 1 milyar liralık iş hacmini yakaladık.
Sistemde satıcının parayı peşin aldığını kaydetti:
- Satıcının parasını İş Bankası ödüyor. Alıcıya 180 gün vade tanınıyor. Alıcı ürün bedelini 180 gün sonra bankaya ödüyor. Kur riski söz konusu değil. Nispeten düşük bir faiz oranı ile iş yapılıyor. Banka, bu platformu teşvik etmek için söz konusu kolaylıkları sağlıyor.
En yoğun rekabetin inşaat demirinde yaşandığına işaret etti:
- Proemtia’da demir çelik sektörünün 5 ana kategorisinden 80 ürünün ticareti gerçekleşiyor. Yassı ürünler, uzun ürünler, kutu profilleri, borular ve paslanmaz ürünler bunlar arasında yer alıyor. Ürünlerin fiyatı ile bizim işimiz olmuyor.
Proemtia’nın yarattığı ticaret ortamını şöyle özetledi:
Alıcılar açısından: Sadece belirli kriterleri taşıyan onaylı satıcılar üzerinden birinci kalite ürünlere hızlı erişim, rekabetçi ve şeffaf fiyatlar, vadeli ödeme imkanı, lokasyona göre arama ve anında lojistik teklifi alma gibi imkanlar sunuluyor.
Satıcılar açısından: Ürünlerini ve fiyatlarını hızlı bir biçimde sisteme yükleme ve güncelleme, yeni ve hızlı bir satış kanalı sayesinde yeni müşterilere ve bölgelere erişim, ürün yelpazesini genişletme ve vadeli satış gibi avantajlar sağlıyor.
Proemtia’nın bir start-up olarak yola koyulduğunu kaydetti:
- Dijitalleşmenin sağladığı tüm avantajları pazaryerimizde yer alan tüm paydaşlarımıza hissettirerek, demir çelikten başlamak üzere endüstriyel emtia sektörünün dijital dönüşümünde önemli rol oynamayı hedefliyoruz.
Türkiye’de e-ticaretin toplam ticaret içerisindeki payı yüzde 20’lere ulaşmış bulunuyor…
Endüstriyel ürünlerin e-ticarete dahil olması, bu oranı daha yukarı taşıyacak gibi görünüyor…
Prometia’nın demir çelik ticaretinde aylık 1 milyar liralık işlem hacmine ulaşması bunu ortaya koyuyor…
İÇİŞLERİ Bakanı Ali Yerlikaya’nın “1 Mayıs 2024 günü Taksim’de gösteriye izin verilmeyecek” açıklaması üzerine arşivimi taradım, 17 Nisan 2010 tarihli yazımı buldum.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlığı döneminde, 2010 yılı 1 Mayıs’ında Taksim’de kutlama yapılmasının önünü açan karara imza atmış, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) kolları sıvamıştı.
2010 yılı Nisan ayı ortalarında Okan Holding ve Okan Üniversitesi’nin kurucusu Bekir Okan’ın 60’ıncı yaşını “Barak’tan Avrasya’ya” kitabının tanıtımıyla kutladığı buluşmada, dönemin DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ile aynı masadaydık.
Dönemin İstanbul Valisi Muammer Güler, gecikmeli girdiği salonda kendisine ayrılan yere geçerken masamıza uğradı, Süleyman Çelebi’yi hararetle kucakladı.
Çelebi’ye döndüm:
- Sayın Başkan, sonunda 1 Mayıs Emek Bayramı’nı Taksim’de kutlamayı kopardınız.
Şu yanıtı verdi:
- Kopardık mı, verildi mi? Her neyse… Önemli olan bu tabuyu bitirmekti… Çok iyi oldu.
1 Mayıs 2010 günü Taksim’e girişler konusunda nasıl bir yol izleneceğini merak ettim, anlattı:
- 1 Mayıs 2010 günü biz konfederasyonlar olarak emniyet güçlerine yardım edeceğiz. Bizim de Taksim’e girişte kontrollerimiz olacak.
DİSK’in davetlilerinin de Taksim’e girebileceğini bildirdi:
- Sanatçılardan, yazarlardan çok gelmek isteyenler var. Taksim Meydanı’nın 1 Mayıs kutlamasına açılmasıyla birlikte bizi yurt dışından, yurt içinden çok arayan oldu. Taksim’de 1 Mayıs’ı kutlamayı herkes özlemiş. DİSK olarak 1000 dolayında davetli yeri ayırıyoruz.
Sanatçıların katılmak istediğini duyunca konser konusunu açtım:
- 1 Mayıs kutlaması programınızda konsere de yer var mı?
Planlarını paylaştı:
- Çok sayıda sanatçı katılacak. Sembolik olarak onlardan birer-ikişer parça dinlemek isteriz.
Taksim’e giriş konusunda sayı sınırı olup olmadığı konusuna takıldım, anlattı:
- Sayı sınırı yok ama sayı vermem de doğru olmaz. Sayın Valimiz Muammer Güler, bu işi sayılara odaklamamızı istemiyor. Hak da veriyoruz.
Taksim’in miting kapasitesi konusundaki tahminini öğrenmek istedim, hesapladı:
- Taksim, 245 bin kişilik bir alan…
Kutlamaların süresi konusunda da şu mesajı verdi:
- Bize süre sınırı konulmuyor. Ancak, işi dozunda bırakmayı düşünüyoruz. Ne fazla uzun sürmeli, ne de çok kısa tutulmalı… Uzun sürünce katılan işçi arkadaşlarımızın da dikkati dağılıyor. Bununla birlikte kontrolün radikal grupların eline geçme riski artıyor.
2010 yılında 1 Mayıs, Taksim Meydanı’nda kutlandı…
O yıl Çelebi’nin dediği gibi “Taksim tabusu”nun bitirilmesi konusunda çok önemli bir adım atılmış oldu…
Ancak, sonraki yıllarda Taksim Meydanı bir daha 1 Mayıs kutlamalarına açılmadı…
Taksim Meydanı’nın kutlamalara kapalı tutulduğu her yıl sıkıntı yaşandı…
Bu yıl “Taksim Meydanı tabusu”nun tümüyle ortadan kaldırılması denenemez miydi?
“1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü”müz kutlu olsun…