Dezenflasyon sürecinde kamu zamları nasıl seyredecek?

Maruf BUZCUGİL ANKARA NOTLARI

Enflasyonla mücadelenin hızlanacağı ve sertleşeceği dönem olarak tanımlanan dezenflasyon süreci sonunda geldi çattı. Yaklaşık bir yıl önce göreve gelen ekonomi yönetiminin, merkez bankası yöneticilerinin sürekli işaret ettiği ve uluslararası kabul görmüş söylenişini özenle seçtiği dezenflasyon dönemi Haziran ayından itibaren başlayacak. Son olarak Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan 9 Mayıs’ta 2024 yılının ikinci enflasyon raporunu açıklarken artık eşiğine geldiğimiz bu sürecin önemini kuvvetli biçimde vurguladı. Karahan, “Haziran’dan itibaren yaşayacağımız dezenflasyon sürecinde, enflasyonu, belirlediğimiz ara hedeflerle uyumlu olacak şekilde düşürmek için ne gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz.” dedi. Elbette bu süreç enflasyon göstergelerinde Haziran ayından itibaren ortaya çıkacak baz etkisinin beklentilerde yaratabileceği hızlı yumuşamadan güç alabilecek şekilde kurgulanmış durumda. Merkez Bankası’nın tahminine göre Mayıs’ta yüzde 75-76 ile tepe noktasına ulaşacak enflasyon göstergeleri Haziran’dan itibaren hızla yönünü aşağı çevirecek, enflasyon hızı yavaşlayacak. Ama fiyat artışları ve hayat pahalılığı devam edecek.

Enflasyon hedefiyle uyumlu yönetilemeyen fiyatlar 

Önümüzdeki dönemde kamunun yönettiği-yönlendirdiği mal ve hizmet fiyatlarına enflasyon hedeflerini dikkate almadan yapılabilecek zamlar dezenflasyon sürecini olumsuz etkileyecek. Ekonomi yönetimi henüz, Merkez Bankası’nın görmek isteyeceği şekilde önümüzdeki dönemde kamu bütününde nasıl bir fiyat artış stratejisi izleyeceğini açıklamış değil. Piyasadaki fahiş fiyat artışlarıyla ilgili sert yaptırımlar içeren yasal düzenlemelere giden iktidar, kamu fiyatlarındaki artışları para politikasına nasıl uyduracağını henüz ilan etmedi. Aynı şekilde para politikasına eşlik edecek mali tedbirler hala net değil ve bütünsellikten uzak. Merkez Bankası’nın son üç enflasyon raporunda da dezenflasyon riskleri arasında saydığı para ve maliye politikaları arasındaki uyumsuzluk henüz giderilmiş değil. Merkez Bankası Başkanı Karahan’ın “Maliye politikalarının katkısı ve yönetilen-yönlendirilen fiyatların eşgüdüm halinde belirlenecek olması, dezenflasyon sürecini destekleyecektir.” sözleri hala temenni gibi duruyor.

TCMB’ye göre dezenflasyonu zorlayacak kamu zamları neler?

Merkez Bankası 2018’in ikinci enflasyon raporunda “Yönetilen/Yönlendirilen Fiyat ve Vergi Ayarlamalarının Enflasyon Sürecindeki Rolü” başlıklı kutuda çok önemli bilgiler veriyor. Bu bilgileri yeniden hatırlamakta yarar var. Vergi ayarlamaları ve yönetilen/yönlendirilen fiyatlar 2018 verileriyle Tüketici Fiyatları endeksinde yüzde 30 ağırlığa sahip. Ama, doğrudan etkilerin yanı sıra akaryakıt, elektrik ve doğalgaz gibi enerji ürünlerindeki fiyat veya vergi değişikliklerinin üretim maliyetleri kanalıyla enflasyon üzerinde dolaylı etkileri çok önemli. Bu kalemlerdeki artışlar vatandaşlar olarak iyi bildiğimiz gibi iğneden ipliğe satın aldığımız ürünlere, hizmetlere yeni zamları beraberinde getiriyor. Dezenflasyona girerken Merkez Bankası’nın 2018’deki şu yarısını yeniden not etmekte yarar var:

“Yönetilen/yönlendirilen fiyatların önemli bir kısmının enflasyonun üzerinde bir oranda artması, bu kalemler aracılığıyla tüketici enflasyonundaki düşüşü destekleyebilecek bir alan olduğuna işaret etmektedir.” 

Enflasyonu körükleyen kamu zammı kalemleri 

Merkez Bankası sadece bugün değil yıllardan beri fiyat istikrarını sağlama görevinden ötürü kamu zamlarının enflasyona etkisiyle ilgili çalışmalar yapıyor, uyarılarda bulunuyor. Ekonomide maliyet yönüyle yeni zamları tetikleyen temel kamu zam kalemleri ve TÜİK Tüketici Fiyatları Endeksi’ndeki ağırlıkları şöyle sıralanıyor: 

Vergi Değişimine Konu Olabilen Kalemler:

Alkollü İçecekler ve Tütün Ürünleri, Otomobil, Akaryakıt

Toplam Ağırlık: 17,0

Yönetilen/Yönlendirilen Kalemler:

-Elektrik, Su (Şebeke Suyu), Belediye ile Şehir içi Yolcu Taşımacılığı (Metro,Tramvay, Belediye Otobüsü, Vapur Ücreti vb.), Çay (Gıda ve Yemek Hizmetleri Kalemleri Toplamı), Şehir Gazı ve Doğalgaz, Şeker, MEB Özel Eğitim Kurumları Yönetmeliği’nden Etkilenen Özel Eğitim Hizmetleri (Özel İlköğretim ve Lise Ücretleri),  Çeşitli Kamu Eğitim Hizmetleri (Açık Öğretim Öğrenci Katkı Ücreti, Devlet Üniversitesi Yurt Ücreti, Devlet Anasınıfı Ücreti), İlaçlar, Çeşitli Kamu Hizmetleri (Ehliyet Alım Masrafları, Mahkeme İşlemleri ile ilgili Evraklar, Noter Ücreti, Pasaport Ücreti, Zorunlu Deprem Sigortası, Zorunlu Trafik Sigortası, Araç Muayenesi Ücreti, Emisyon Ölçüm Ücreti gibi)

Hac ve Umre Gidiş Ücreti,  Çeşitli Sağlık Hizmetleri (Devlet Hastanesi Doktor Muayene Ücreti, Aile Hekimi Doktor Muayene Ücreti vb.), Belediye Ekmeği,  Şans Oyunları (At Yarışı, Milli Piyango, Sayısal Loto vb.),  TCDD Tren Ücretleri (Şehirlerarası, YHT ve Banliyö), Otoyol ve Köprü Geçiş Ücreti, Diğer (PTT Kargo Gönderme Ücreti, Devlet Tiyatro Ücreti)

Toplam Ağırlık: 13,3

Genel Toplam: 30,3

Mali önlemlere yön verecek akıl Kızılcahamam’dan çıkacak 

Ak Parti iktidarı CHP’nin birinci parti olarak çıktığı 31 Mart yerel seçimleriyle ilgili muhasebe ve istişare süreçlerini önümüzdeki hafta sonu tamamlayacak. Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Kızılcahamam’da yapılacak siyasi kampta seçim sonuçları değerlendirilecek ve iktidarın önümüzdeki dönem için yol haritası belirlenecek. Kabinede ve Ak Parti yönetiminde nasıl değişiklikler olabileceği Kızılcahamam’da netleşecek. Enflasyonla mücadelede kararlılığı gösterecek, belki de ekonomide kaynakların yönlendirilmesini etkileyecek, güçlü mali önlemlerin ihtiyaç duyacağı siyasi iradenin nasıl bir akılla şekillenebileceği Kızılcahamam kampından sonra görülebilecek.

Tüm yazılarını göster