Dondurması ile bilinen, tanınan Kahramanmaraş, sadece Türkiye’nin değil dünyanın önemli ceviz ıslah merkezlerinden birisi. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nin ceviz konusundaki çalışmalarının önemi Türkiye’de yeterince anlaşılmasa da dünyaca bilinir, takip edilir.
Sadece ceviz değil, badem, zeytin, Antep fıstığı ıslahı, çeşit geliştirme konusunda da çok önemli çalışmaları var. Bu çalışmalar Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sert Kabuklu Meyveler Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (SEKAMER) 400 dönüm arazisinde yapılıyor. Dünyadaki 3 ceviz gen havuzundan birisi bu merkezde.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Toplu Konut İdaresi, Kahramanmaraş’ta depremzedelere yapılacak konutlar için sanki başka yer yokmuş gibi, Sert Kabuklu Meyveler Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin 135 dönümlük alanını seçti. Konut için çok farklı alanlar bulunabilir. Ancak, 1995’ten beri devam eden bilimsel çalışmaları başka bir yere taşımak mümkün değil.
Sert Kabuklu Meyveler Uygulama ve Araştırma Merkezi arazisine konut yapılmasının yaratacağı sakıncaları dün ayrıntıları yazmıştım.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi ceviz ıslahı konusundaki çalışmaları ile tanınan Prof. Dr. Mehmet Sütyemez çok önemli bilgiler gönderdi. O bilgileri özetleyerek paylaşıyorum:
SEKAMER alanı tarım arazisidir, inşaata uygun değil
“Depremzede tüm insanlarımızın en kısa zamanda en doğru alanda, en sağlam yapılmış rahat edecekleri mekanlarına kavuşmaları en öncelikli konudur. Talebim asla ve asla bir depremzede olarak depremzedeler için konut yapımına karşı çıkmak değildir. Tek gayem uzun yıllar süren emek ve kaynaklarla kurulan ve Türkiye’nin geleceği için çok önemli olan bilimsel bir altyapının korunması ve gelecek nesillerimize bırakılmasıdır. Bilim ve bilimsel alt yapı her zaman gerekli ve herkese lazımdır.
SEKAMER’in bulunduğu ve bilimsel araştırmaların yapıldığı alan tamamen tarım arazisidir.
Bu tarım arazisi alt yapısı itibariyle inşaat yapılmasına asla uygun değildir. Alanın birçok yeri dolgu ve su yatağıdır. Bu yüzden buralara inşaat yapmak bilimsel olarak doğru değildir.
Türkiye’nin gelecek 250 yılı heba edilmemeli
Türkiye’de tek, dünyada 3 tane olan ve Türkiye’nin 250 yıllık geleceğine hitabe eden bu bilimsel alt yapı-gen merkezi asla inşaat sahasına feda edilemez/edilmemelidir.
Uzun yıllar (30 yıllık) emek ve kaynak kullanılarak kurulan bilimsel ve uygulama alanı inşaata feda edilmemelidir.
Bir yönüyle bu alan, sahip olduğu bitkisel yapısı ile gelecekte bölgenin yeşil alanı yani oksijen kaynağı olacaktır.
Mevcut alanda bugüne kadar Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Devlet Planlama Teşkilatı (DPT), Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM), Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) kaynaklı olmak üzere 150 civarında proje yürütülmüştür. Hali hazırda 2 tane TÜBİTAK projesi, 12 adet BAP projesi, 2 adet TAGEM projesi yürütülmektedir. Yürütülen bilimsel projeler Türkiye’de ilk defa yapılan çok önemli bir projedir. Bu alan inşaata feda edilirse Türkiye’de ilk defa yapılan TÜBİTAK projesinin yürütülme imkânı kalmayacaktır.
Türkiye’nin tek gen merkezi ve ıslah programı
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi gen merkezinin bulunduğu alan, bilimsel alt yapısı ile “gen merkezi” hüviyeti yanında, Türkiye’nin en önemli ıslah programlarının yürütüldüğü bir araştırma merkezidir. Lisansüstü tez çalışmalarının ve bilimsel projelerin yürütüldüğü bir alandır. Ziraat fakültesi öğrencilerinin mesleki tecrübelerinin geliştirildiği bir alan olma yanında Türkiye’nin her tarafından gelen çiftçiler için uygulama yapma imkânı olan bir alandır. Çok yönlü bilimsel ve uygulamalara hizmet eden bu bilimsel alt yapı Türkiye’de tektir. Başka hiçbir kurumda da yoktur. Eğer bu konut yapımına feda edilir ise Türkiye de hiç böyle bir kompleks alan olmayacaktır. Konut için mutlaka müsait alanlar bulunur ancak böyle bilimsel bir alt yapı için ne alan, ne zaman nede gayret bulunmayabilir. Çünkü bugüne kadar olmadı.
Konut için Kahramanmaraş’ta daha büyük ve uygun alanlar mevcuttur. Bilimsel araştırma alanları toplu yapılaşmada ilk vazgeçilen/feda edilen alanlar olarak görülmemelidir. Bir yer yapılırken bilimsel bir altyapı yıkılmamalıdır. Bilimsel gerçekler dışında inşa edilen ve depremlerde maalesef yıkılan binaların yapımı için ilk olarak bilimsel altyapısı olan alanların hedef alınması, bilime vurulan başka bir depremdir.
22 ceviz çeşidi ile en fazla tescil yapan Üniversite
Üniversitemiz bünyesinde 1994 yılında başlayan ceviz araştırma, ıslah ve uygulama çalışmaları devam etmektedir. Bugüne kadar yapılan araştırma ve ıslah çalışmaları sonucunda çok önemli akademik araştırmalar yanında Türkiye ve dünya ceviz yetiştiriciliğine yeni ceviz çeşitleri kazandırılmıştır. Ceviz ıslah çalışmaları neticesinde 2009-2022 yılları arasında 22 ceviz çeşidinin tescili (patenti) alınmıştır.
Akademik katkılara bakıldığında; Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi, ceviz genotip çeşitliliği (bitkisel alt yapı) ile Türkiye’nin en önemli, dünyanın ise sayılı gen merkezlerinden biri haline gelmiştir. Ceviz meyve türünde bu tür gen merkezi dünyada 3 tanedir. Birincisi, Amerika Birleşik Devletleri California’da UC Davis Üniversitesi’nde. İkincisi, Fransa'da Ulusal Tarım, Gıda ve Çevre Araştırma Enstitüsü’nde (INRAE) ve üçüncüsü, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sert Kabuklu Meyveler Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (SEKAMER).
Örnek fakülte, örnek çalışmalar
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi ülkemizde cevizde proje bazlı ıslah programlarını (seleksiyon- melezleme) başlatan ve devam eden ilk ve tek kurumdur. Türkiye’ de ceviz ıslahı ve tescili yapan “ilk üniversite” olma unvanına sahiptir.
Türkiye’ de melezleme ıslahı ile çeşit geliştirip tescil eden ilk ve tek kurum olma unvanını elde etmiştir. Yüksek eğitim kurumları içerisinde ve ülkemizdeki tüm kamu ve özel kurumlar içerisinde 22 ceviz çeşidi ile toplamda en fazla ceviz/meyve çeşidine sahip kurumdur. Ceviz çalışmaları ile çok sayıda akademik yayın/tez/proje üretilmiştir/ üretilmektedir. Ceviz meyve türündeki ıslah ve uygulamaya dönük çalışmalarla, ceviz yetiştiriciliğinde, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi tüm Türkiye’de “marka” konumuna gelmiştir.
Sertifikalı ceviz fidanı ihracatı
Türkiye’de aşılı ceviz üretimine katkı sağlanmasından dolayı, ülkemizde ceviz fidanı ithalatının önlenmesi yanında, 2013 yılından bu yana sertifikalı ceviz fidanı ihracatının önünün açılmasına katkı veren hali hazırda tek kurum Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi olmuştur. Üniversitemizin bu çalışmalarından dolayı yılda yaklaşık 5 milyon olmak üzere 2016- 2022 yıllarında yaklaşık 30 milyon fidan ihracatı yapılarak ülkemize milyonlarca Euro döviz girdisi sağlanmıştır /sağlanmaktadır.
Türkiye’de ilk defa bir meyve çeşidinin 20 yıllığına özel sektöre satışı ile, ayrıca her yıl sertifikalı aşı materyali üretimlerinden önemli gelir sağlanmıştır/sağlanmaktadır. Dünya ceviz yetiştiriciliğine yön verecek yeni çeşitler de üretim aşamasına geçilmiştir.
Ceviz çeşitlerinin özel sektöre devredilmesiyle, bu çeşitlerin üretimi için özel sektör tarafından yıllık çok önemli sayıda kişi istihdam edilmesi. Üretilen ceviz fidanları ile Türkiye’nin değişik yerlerinde ceviz bahçeleri kurulması esnasında ve kurulumundan sonraki süreçte çok önemli istihdamlar. Neticede Türkiye ceviz yetiştiriciliğine dokunulmuştur/dokunulmaktadır.
Öğrenci ve çiftçilerin uygulama alanı
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi SEKAMER bünyesinde ceviz, zeytin, antepfıstığı ve badem meyve türlerinde kurulan bitkisel alt yapısı üzerinde öğrenci uygulama çalışmaları yanında Türkiye çiftçilerine yönelik uygulama çalışmaları sürdürülmektedir.
Anadolu cevizin anavatan bölgeleri arasında yer almaktadır. Anadolu’da cevizin 2000 yıldır varlığı bilinmekle beraber 800 yıldır da ticareti yapılmaktadır. Ancak bu kadar köklü bir geçmişe rağmen bugüne kadar ceviz ile ilgili geleceğe yönelik alt yapı teşkil edilmemiştir.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi SEKAMER ceviz ıslah araştırma ve uygulama alanlarını teşkili için bugüne kadar çok sayıda TÜBİTAK projesi yürütülmüştür/yürütülmektedir. Bu projeler ve akademik çalışmalar neticesinde araştırma ve ıslaha yönelik binlerce genetik kaynak elde edilerek SEKEMAR alanlarında bahçeler tesis edilmiştir.
Alandaki ağaçlar sadece ağaç, bitki değil, geleceğin genetik kaynağıdır
Buradaki ceviz, Antep fıstığı ve badem ağaçları sadece birer ağaç/bitki değildir. Türkiye’nin en az 250 yılına hitap edecek arındırılmış genetik materyallerdir. Bu bilimsel alt yapının kurulması için materyallerin elde edilmesinde 30 yılı aşkın sürede çok büyük emek ve kaynak sarf edilmiştir. Bir yönüyle bu genetik kaynaklar milyonlarca dolar edecek çok önemli ıslah materyalleridir.
Türkiye için stratejik bir öneme sahip meyvelerden biri cevizdir. Cevizde ülkemizin gelecek yüz yıllarına hitap eden bu bilimsel alt yapının/ceviz araştırma uygulama alanlarının devamlılığının sağlanması ülkemiz için çok önemlidir. Çünkü 2 bin yıldır kurulmayan, planlanmayan bir alt yapı üniversitemiz bünyesinde kurulmuştur. Bu alt yapının gelecek nesillere aktarılması bilimsel çalışmalar için çok önemlidir.
Genetik materyaller korunmalı
Sonuç itibariyle, bina yapılacak illaki bir alan bulunur, ancak Türkiye’mizin gelecek 250 yılına hitap edecek olan bilimsel bir alt yapının kurulması neredeyse imkânsızdır. Bu yüzden bu araştırma, ıslah, bilimsel alt yapının korunması ve kollanması elzemdir.
Türkiye için çok önemli, stratejik öneme sahip olan ve çok sayıda önemli projelerle, kaynak ve emeklerle 30 yılda meydana getirilen bu bilimsel alanın ve arındırılmış genetik materyallerin korunması çok önemlidir. Ayrıca bu alanda, Türkiye için çok önemli olan başta TÜBİTAK olmak üzere çok sayıda bilimsel proje, akademik çalışma (Doktora, yüksek lisans) devam etmektedir.
Türkiye için çok önemli olan bu projelerin ve akademik çalışmaların başka bir alanda yapılma imkânı yoktur. Türkiye de böyle bir alana sahip hiçbir kurum yoktur. Türkiye de tek olan bu bilimsel alanın inşaat için feda edilmesi bilimsel bir cinayettir.
Türkiye ve dünya ceviz ve badem yetiştiriciliğine büyük kazanımların sağlandığı/ sağlanacağı bu alanda çalışmaların devamlığının sağlanması Türkiye için çok önemlidir.”
Yangında kaybettiği yakınlarının acısını yaşamadan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sert Kabuklu Meyveler Uygulama ve Araştırma Merkezi’ndeki (SEKAMER) genetik materyalleri kurtarmaya, korumaya çalışan Prof. Dr. Mehmet Sütyemez’in çığlığı duyulmalı, uyarıları dikkate alınmalı.