Datanın işaret ettiği

Orkun GÖDEK Bakış Açısı

Geçtiğimiz hafta açtığımız “yılsonu işlemleri” parantezi noktasından ilerlemeye devam edelim. Üzerine ek olarak Fed’in girdiği sessizlik dönemi ve data setinin işaret ettiği son tabloyu da eklemeye çalışalım. Nette yurtdışı fiyatlama koşullarının evrilebileceği son hali ve beklentileri konuşmak daha kolay olacaktır.

Kasım ortasındaki işlemleri geride bırakmamız ile birlikte dış varlıkların fiyatlamaları açısından zaten düşüş içerisinde olan hacimlerin biraz daha azalma ivmesi içerisinde olduğu farklı bir faza geçiş yapmış bulunuyoruz. Hikayenin bu kısmı bir süredir bizi ilgilendirmiyor. Yüzde 29-30 bandına gerileyen hisse senetlerindeki yabancı payı ve yüzde 1’in altındaki borçlanma senetlerindeki pozisyonlanma nedeniyle yerli yatırımcı grubunun tek başına domine ettiği ve aynı grubun beklentilerinden oluşan fiyatlama davranışlarını anlama çabası içerisindeyiz.

Fed’in Kasım ayında gerçekleştirdiği toplantı önemliydi. Neden? Faiz artırım sürecinde vitesin düşürülme ihtimali üzerine gerçekleşen spekülasyon ve beklenti grubunun yönetimi açısından yakından takip edildi. Farklı bir noktaya da evrilme gerçekleşmedi. Başkan Powell ve arkadaşları “daha düşük hızda, daha uzun süre” federal fonlama oranı aralığı pozisyonlanmasını kamuoyu ile paylaştılar. Şu an için 2022 yılında elimizde kalan tek önemli takvim başlığı yine Fed’in bu kez aralık toplantısında yapacağı yönlendirme ve paylaşacağı yeni yol haritası üzerinden gerçekleşecek. Bu da önemli. Eylül projeksiyonlarına göre FOMC üyelerinin nasıl bir büyüme, enflasyon ve faiz patikası tahmini içerisinde olduklarını anlama çabası gayet değerli. Buradan hareketle meşhur “2023 strateji raporu sezonu” için de bir hayli malzeme çıkacak.

Son durumda global ekonominin yavaşlama sinyalleri tüm hızıyla gelmeye devam ediyor. Bardağın dolu kısmında şu an için Euro Bölgesi’nin korkulan ölçekte momentum kaybı yaşamamış olmasını not düşmek gerekiyor. Hikayenin ABD ayağında ise resim oldukça karışık. Neresinden baksanız farklı bir yorum ile ilerlemek mümkün. Kısmen ivme kaybı burada da var. Geride bıraktığımız haftada açıklanan ISM imalat endeksinin Mayıs 2020’den bu yana en düşük seviyeye gerilemesi ve daralma bölgesine geçiş yapmasını listenin ilk sırasına eklemek mümkün. Yanlış olmaz. Keza istihdam piyasasındaki gidişat da son derece karmaşa içerisinde. Haftalık işsizlik maaşı başvurularındaki artışa karşı ücretlerdeki sürpriz yükseliş ve tarım dışı istihdamın beklentilerin aksine daha kuvvetli gelmiş olması gelecek dönem beklentilerini ve Fed’i kestirebilme işini içerisinden çıkılması zor bir duruma sokuyor. Yine aynı tarım dışı istihdam verisi içerisinde sektörlerin ayrışmasını da örnek göstermek mümkün. Perakende ve ulaştırmadaki azalışlara karşı dengesiz piyasa koşullarının sınırlı sayıdaki sektörlerde genişlemeyi karşımıza çıkarmasını konuşabiliriz. 

Pandemi öncesi ve sonrasını bugüne dek çok konuştuk. Ancak, konuşmayı henüz tamamlamak mümkün ve kolay değil. Daha uzun yıllar, makroya sevdalı hayatlar yolunda, geleceği yorumlayabilmek adına, kalan tortuları, değişen koşulları ve yeni dönemin getirdiklerini anlama çabası sürecek. Bunlardan en belirgin olan örnek ise ABD’deki istihdam piyasasının koşulları. Başkan Powell da Brookings’deki sunumunda buna değindi. Emekli olanlardan (erken), hayatını kaybedenlere dek geniş yelpazede örnekler verdi ve anlama çabalarını ortaya koydu. Bakın, Fed’in son durumdaki makro tabloyu anlama çabaları bu seviyede. Pandemi sonrasının gelecek için getirdiği farklılıklar. Önemli, değil mi? İşte tam da bu nedenle Fed.

Bu esnada kısaca finansal koşullara da değinmek gerek. Fed’in sıkılaştırdığı ve daha da sıkılaşmasını istediği koşullar son 1 ay içerisinde gevşeme eğiliminde. Gelişmekte olan ülkelerin FX kağıtlarından oluşan Bloomberg endeksindeki son durum geride kalan 3 haftanın tamamında getirilerin karşımıza çıkmasına ve Ağustos seviyelerine gelinmesine zemin hazırlıyor. Bu ortamda Türkiye de olumlu etkileniyor, CDS 500bp düzeylerine geriliyor, 10y vadeli USD kağıdımızda faiz yüzde 9’un aşağısına gerileyerek 29 Nisan haftasından bu yana en düşük seviyeye geliyor ve Hazine kalan yurt dışı borçlanmasını tamamlama imkanı buluyor.

Net/net Fed önemlidir. Ne dediği, diyeceği, yaptığı, yapabileceği…

Tüm yazılarını göster