Cumhuriyet’in 100. yılında turizm, Turing ve TMGT

Fehmi KÖFTEOĞLU BU AÇIDAN

Türkiye’nin dünyada ilk 10’da, ilk onun da 4. sırasında olduğu çok az konu, alan ve sektör var. Turizm bunlardan biridir. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) verilerine göre Türkiye bugün dünya turizminde aldığı ziyaretçi sayısı itibariyle 4., turizm gelirinde 6. sıradadır.

Türkiye turizmde rakiplerine göre dünya sahnesine daha geç çıkmasına rağmen bugün kendisinden yıllar önce pazara çıkmış ülkeler ile rekabet eden konumdadır.

Her alanda olduğu gibi bu alanda da Türkiye’nin başarısı Cumhuriyet sayesindedir.

Bu başarıda Cumhuriyet’in ürünü insan kaynağı kişiler ve kurumların rolü ve etkisi var.

Bunlardan TURİNG ve TMGT’nin Cumhuriyet’in 100. yılında turizmde özel bir yeri var.

TURİNG, Cumhuriyet’in ilanından bir hafta sonra 7 Kasım’da Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla Reşit Saff et Atabinen tarafından o günkü adıyla Seyyahin Cemiyeti olarak kuruldu, daha sonra 1930’da Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu (TTOK) Türk Turing adını aldı. TURİNG Cumhuriyet’in kurucularının turizme bakışının ifadesidir.

Cumhuriyet’in turizmdeki ilk girişimi olarak TURİNG, yabancı dillerdeki yayınları, uluslararası alandaki tanıtım çalışmaları ve diğer faaliyetleriyle turizm Türkiye’nin aydınlık yüzü ve ülkenin dünyaya açılan penceresi oldu.

Turing’in kuruluşunda Reşit Saff et Atabinen’in rolü kadar O’nun daveti ile 1947’de henüz lise öğrencisi iken Turing’de çalışmaya başlayıp çeşitli görevlerde bulunduktan sonra kurumun başkanlığına kadar yükselen Çelik Gülersoy’un da önemli rolü var.

Çelik Gülersoy aramızdan ayrıldığı 2002 yılına kadar Turing’i turizmde mesleki eğitimden yatırım ve işletmeye kadar her biri kendi alanında ilk olan örnek girişimlerin sembolü haline getirdi.

Ama ne yazık ki TURİNG de Cumhuriyet kurumlarını dağıtma operasyonlarına maruz kaldı. Turing bugün resmi olarak var, ama her biri döneminin sembolü ve turizmde okul işlevi gören tesis ve birimlerinin birilerine peşkeş çekilip yandaşlara makam olarak sunulan haldedir.

Cumhuriyet’in 100. yılında turizm için çok güzel şeyler yapan kurumlardan biri de 1951 yılında kurulan Türk Milli Gençlik Teşkilatı (TMGT) bünyesindeki turizm masasıdır.

Türkiye’nin turizmde 1960’tan sonraki atılımında TMGT’nin turizm masası önemli işlev gördü. Öyle ki bugün Türkiye’de seyahat endüstrisinin seyahat acenteliğinden havayolu ulaşımına, alışverişten eğlenceye, yatırım ve işletmecilikten rehberliğe kadar her alanında yaşayan ve aramızdan ayrılan liderlerin büyük bölümü TMGT”nin turizm masasından gelmedir.

Bir gençlik örgütü olarak kurulan TMGT Cumhuriyet gençliğine yakışır biçimde yurt içinde ve yurt dışında faaliyetler yürüttü. Öğrenci değişim programıyla ile başlayan çalışması profesyonel bir seyahat acentesi gibi çalışmaya başladı. Kısa sürede hızla büyüyen TMGT’nin Turizm Masası o günün tur operatörü konumundaydı. Ne yazık ki o TMGT yok. Cumhuriyet’in 100. Yılında Türkiye’nin ülke genelinde ve turizmde geldiği noktada emeği geçenlere teşekkür ediyoruz.

Onları saymaya kalksak yerimiz yetmediği gibi adını anımsayamadığımız için birilerinin atlanması olasılığından kaçındık. Yaptıkları ve hakettikleri düzeyde bilinmediği için bu iki kuruma dikkat çektik. Bu kurumlar dışında sektöre katkıda bulunan başka kurumlar da var. Türkiye Cumhuriyeti ikinci yüzyılına her alanda olduğu gibi turizmde de Cumhuriyet’in birinci yüzyılındaki deneyim ve birikimleriyle giriyor.
Yaşasın Cumhuriyet….

Tüm yazılarını göster