Çoğu gitti azı mı kaldı?

Şant MANUKYAN Ekofobi

Heyecanla beklenen ECB ve Fed toplantılarını geride bıraktık. Her iki toplantıda da standardın üzerinde faiz artışları açıklandı. ECB uzun süre sonra ilk kez faizi 50 baz artırarak sıfır seviyesine çekerken Fed bir kez daha 75 baz puanlık bir artış gerçekleştirdi. Ancak her iki toplantıda da bazı kesimlerin beklediğinin aksine piyasa hareketi faiz artışlarını baz alarak yaşanmadı. Euro beklenti üzerinde artan artışa rağmen değer kazanmayı başaramadı. Zira ECB hem önden yüklemeli artış yaptığını açıkladı hem de özellikle İtalya-Almanya bono getirileri arasında makas açıldığında devreye almayı düşündüğü yeni yapı ile yatırımcıları ikna edemedi. Açıkladığı mekanizma ve devreye girmesi için şart koştuğu koşulların pratik hayatta bir uygulaması olmayacaktır.

Öte yandan Fed toplantı sonrası yayınladığı açıklamada yavaşlayan ekonomiye rağmen işgücü piyasasının kuvvetli durduğunu ve faiz artışlarına devam edeceğini belirtti. Dolayısı ile yerinde olan resesyon korkuları işgücü piyasasında ciddi bir bozulmaya neden olmadığı sürece Fed para politikasını değiştirmeyecektir. 2022 yılı için piyasa ve Fed mutabık. Büyük ihtimalle 50-25-25 olacak şekilde 100 baz puanlık artış daha gelecek. Ancak 2023 içinhziran ayında yayınladığı faiz patika beklentisinde faiz artışlarının sürebileceğini ön görüyor. Piyasa fiyatlaması ise 2023 yılında 50 baz puanlık bir indirim gelmesi yönünde.

Grafikte stagflasyon dönemi boyunca Fed’in ne kadar çok fikir değiştirdiğini ve aynı yıl içinde bile hem artış hem indirime gittiğini görebiliyorsunuz. Bu kararsızlığın neticesi enflasyonun bir türlü kontrol altın alınamaması oluyor. Yani stagflasyon sadece ekonomik/siyasi dinamiklerin neticesinde değil para politikasında yapılan hataların da neticesinde ortaya çıkan özel bir durum.

Emtia fiyatlarında gerileme, ekonomik yavaşlama gibi son derece makul nedenlerle enflasyonda zirveyi gördüğümüz ve daha düşük seviyelerin önümüzde olduğunu söylemek mümkün. Ancak Fed’in ihtiyacı olan sadece aşağıya momentum değil en az yüzde 4’ün altına kayacak bir enflasyon. Henüz bu kadar net bir sinyal söz konusu olmadığı için 2023 yılında Fed’in gevşemeye gideceğini düşünmek fazla iyimserlik olabilir. Geride bıraktığımız 20 yıl boyunca enflasyon riski olmadığı için Fed yavaşlamalara hızlı faiz indirimleri ile cevap veriyordu. Ve bu risksiz bir stratejiydi. Şimdi ise vaktinden önce durmak veya gevşek para politikasına geçmek sorunu büyütmek anlamına geleceğinden Fed’in çok daha temkinli olacağını düşünüyorum, umuyorum. Aksi durumda piyasalarda kısa vadede yaşanacak bayram orta vadede çok daha büyük sorunlara yerini bırakacaktır.

Tüm yazılarını göster