Şayet global piyasaları takip ediyorsanız, ama Twitter üzerinden değil orası ayı bir fantezi dünyası, Çin piyasalarında olan biten mutlaka gözünüze çarpmıştır. Haftaya çok sert bir satışla başlayan Çin endekslerinde özellikle teknoloji yoğun endekslerin yüzde 20’den daha fazla değer kaybettiğini gördük. Bu özellikle eski lider Hu Jintao’nun , nedeni hala belli değil, kongreden dışarı çıkartılmasının ardından yaşanan spekülasyonların bir neticesi olarak okundu. Diğer bir neden olarak ise Başkan Xi Jinping’in , biraz teamüller dışında diyebileceğimiz şekilde, 3. dönem başkan seçilmesi olarak gösterildi.
Oysa Başkan Jinping’in görevine devam edeceği bir süredir bilinen bir durumdu. .Xi Jinping daha önce parti tarafından kurucu Mao ve ekonomik dönüşümün lideri Deng ile aynı önemde bir lider pozisyonuna getirilmişti. Şimdi Mao’nun sahip olduğu pozisyona sahip olması hiyerarşide kritik bir değişiklik olarak okunacak. Zira 1982 yılında yine Deng tarafından devreye alınan ve “karizmatik bir liderin” yaratabileceği sorunların önüne geçmek için uygulanan 2 dönem liderlik kuralı 2018’de iptal edilmişti. Xi’in az önce belirttiğim diğer iki önemli liderle aynı statüye gelmesi ve Xi Jinping Düşüncesinin ideolojik rehberlerden biri olarak kabul edilmesi de bu tarihte oldu. Kongre neticesinde Başkan Jinping’in hem parti hem de ülke üzerindeki etkinliği çok daha pekişmiş oldu.
Ancak bugüne kadar yatırımcılar Çin’in yönetim sistemi nedeni ile bu ülkeye ilgi göstermiyordu. Başkan Jinping’in 3. Dönem seçilmesi önemli bir gelişme olsa da sistemsel bir kırılmayı değil dönüşümü temsil ediyor. Piyasalarda rahatsızlık yaratan iki ana neden olduğunu düşünüyorum. Çin anayasasında ve ilgili belgelerde siyasi düzen “Çin Komünist Partisinin önderliğinde çok partili işbirliği ve siyasi danışma” olarak nitelendiriliyor. Komünist parti elbette en büyük ve belirleyici ağırlığa sahip kurum.
Ancak ona ek olarak 8 siyasi parti ve bir de Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı olarak bilinen 2 yapı daha var. Kongre neticesinde polütbüro ve kritik noktalara getirilen kişiler Başkan’a yakın isimler. Bu Rusya örneğinde olduğu gibi hatalı kararların eleştirilmeyeceği ve körü körüne destekleneceği korkusunu oluşturuyor. İkinci ve daha önemli nokta Başkan’ın konuşması ülkenin hangi yöne doğru gideceği açısından önemli sinyaller verdi. Daha önce ekonomiyi 10 yıl içinde iki kat büyütmekten bahsederken bu konuşmada 1949'dan bu yana ilk kez güvenlik 91 atıfla ekonominin (60) önüne geçti. Yine bir yıl önce yaptığı konuşmada ortak refah vurgusunu 26 kez yapan Başkan bu kez sadece 3 defa kullandı.Ulusal güvenlik kelimeleri kendisine çok daha fazla yer bulmuş durumda. Kısacası Çin büyümeye verdiği önceliği artık azaltıyor.
Kongrede yaşananlardan bağımsız olarak ABD’nin yüksek teknoloji chip ihracatı veya bu sektörde çalışan Amerikalıların Çin’e verdiği hizmet konusunda çok önemli yasaklamalar getirmesi de kaygıları artıran bir başka gelişme oldu. Dünyanın iki büyük ekonomisi , Trump döneminden farklı olarak, artık net bir şekilde ayrışıyor. Söz konusu chiplerin tüm üst düzey teknolojik cihazlarda kullanıldığı göz önüne alınırsa Çin ekonomisi açısından zor bir durum. Dahası genel olarak üretimde Çin ile ortak çalışan Asya ülkeleri de hasar görecektir. Tersine globalizasyonun başladığını artık daha net görüyoruz. Bu trend hızlanacaktır.