Büyüme tahminlerinde yukarı yönlü revizyon beklentisi

Belirsizliğin hayli yüksek olduğu şu aşamada küresel ekonomide gidişatı ekseriyetle aşılanma ve hedeflenmiş mali politikalar belirleyecek.

Dr. S. Armağan VURDU DEVR-İ ÂLEM

DÜNYA gazetesi bu yıl yayın hayatındaki 41. yılını kutladı. Ben de uluslararası ticaret alanında ve ihracat camiası içerisinde 25. yılımı idrak ediyorum. Bu süre zarfında hem Türkiye’de hem dünya genelinde ticaret erbabını alakadar eden her konuyla ilgilenme ve bilgilenme fırsatım oldu. Jules Verne’in “80 Günde Devr-i Alem” isimli romanının yazıldığı günlerin şartlarında bir dünya turu minimum 80 günde yapılabiliyormuş. Türk ürünlerini dünyanın dört bir yanına ulaştırma gayretinde olan ihracatçılarımız artık her gün devr-i alem yapar hale geldi. Pandemi öncesi fiziki, bir süreliğine de dijital olarak dünyanın ayak basmadık yerini bırakmayan ihracatçılarımızla bu yolu uzun zamandır birlikte yürüyoruz. Bayrağımızı dünyanın dört bir yanında dalgalandıran gayretkeş iş insanlarımız sayesinde en zor zamanları geride bıraktığımızı ve yükseliş trendine girdiğimizi, %42 artan mart ayı ihracatı ve 50 milyar doları aşan ilk çeyrek ihracat rakamı gösteriyor. İhracatçılarımızın gayreti, Ticaret Bakanlığımızın düzenleme ve teşvikleri, TİM ve İhracatçı Birliklerimizin uygulamadaki desteği ile bu başarının önümüzdeki aylarda da devam edeceğine inanıyorum. Dünya gazetesinin bana verdiği bu imkanla küresel ekonomi ve uluslararası ticaretin gündemi, ihracatı ve ihracatçıyı ilgilendiren tüm hususlara ilişkin güncel konuları köşemde sizlerle paylaşıyor olacağım.

Belirsizliğin hayli yüksek olduğu şu aşamada küresel ekonomide gidişatı ekseriyetle aşılanma ve hedeflenmiş mali politikalar belirleyecek. IMF Başkanı Georgieva’nın geçtiğimiz haftaki açıklamalarına göre, pandemi döneminde hükümetler 16 trilyon dolarlık bir mali destek sağladılar. Merkez bankaları piyasalara büyük miktarlarda likidite enjekte etti. Bu tarz önlemler sayesinde 2020’de beklenenin 3 kat altında bir daralma yaşandı. Dünya ekonomisinin iki başat aktörü ABD ve Çin’in, diğer birçok gelişmiş ülkeden istisna olmak üzere 2021 sonunda pandemi öncesi GSYİH seviyelerine gelecekleri öngörülüyor. Buna mukabil, birçok gelişmiş ekonomide önümüzdeki yıl kişi başı gelirdeki kümülatif kayıp, kriz önceki projeksiyonlara göre %11 daha düşük olacak. Çin hariç yükselen pazarlar ve gelişmekte olan ülkelerde kaybın %20 seviyesinde olması bekleniyor. IMF Ocak ayı tahminlerinde 2021 için %5,5 büyüme öngörülmüştü, ancak ABD’deki dev mali yardım paketi ve aşılamadaki gelişmelerden ötürü hem 2021 hem 2022 tahminlerinin yukarı yönlü revize edilmesini bekliyoruz. Elbette hızlandırılmış toparlanma olumlu ve olumsuz sonuçlara sebep olabilecek ve ülkelerin ekonomik olarak toparlanmaları da farklılıklar arz edecektir. ABD’nin hızlı büyümesi birçok ülkede ticaretin artmasına sebep olabilir, enflasyonu durdurabilir. Ancak ani faiz yükselişleri de gerçekleşebilir ve finansal daralma yaşanabilir. EMDE’den ciddi miktarda sermaye çıkışları olabilir. Bu durum, özellikle de dış finansman ihtiyacı ve borç yükü yüksek olan orta gelirli ülkeler için ciddi bir tehlike oluşturacaktır.

Bu hafta açıklanacak IMF raporunda ve sanal ortamda düzenlenecek olan IMF-Dünya Bankası Bahar Toplantıları’nda hem dünya ekonomisine ilişkin revize büyüme tahminlerini hem de kriz sonrası dünyanın nasıl şekilleneceğine dair oluşacak görüşleri takip edeceğiz.

Tüm yazılarını göster