Pandemi nedeniyle ABD-Çin arasındaki ticari savaş, navlun fiyatlarını biranda yukarı çekince Avrupa için ülkemiz, tedarik merkezi olarak ciddi anlamda öne çıktı.
Bursa’da üretim yapan hemen tüm sektörlerin dinamik olduğuna şahit oluyoruz. Açıklanan ihracat rakamları da bizim tezimizi destekliyor. Son dönemde artan üretim, işgücü sorununu gün yüzüne çıkardı. Eleman aranıyor ilanlarının gazetelerde ve işletme duvarlarında arttığını görüyoruz.
Öyle ki vasıflı vasıfsız ayrımı da yapılmıyor. Sanayici Avrupalı üreticiden gelen taleplere cevap vermeye çalışırken bu talebin kalıcı olabilmesi için üretimin de sekteye uğramaması gerekiyor. Kentte otomotivden makineye, tekstilden gıdaya çok sayıda firma yatırımlarına devam ediyor. Bir yandan yenileme, diğer yandan kapasite artışı. Tabi doğal olarak bu dinamizmi desteklemesi gereken diğer faktör işgücü. TÜİK verilerine göre ülkemizde işsizlik oranı yüzde 13 bandında seyrediyor. Haklı olarak şaşırıyoruz. Üretici işçi bulamıyor, işsiz iş! Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu? Ama şaşırmamak lazım. Çünkü bu tablonun ortaya çıkmasında hemen hepimizin katkısı var.
Politika yapanlar meslek liselerini göz ardı edip, ülkenin ekonomik olarak kurtuluşunun sanırım üniversite mezunları ile sağlanabileceğini düşündüğünden hemen hepimiz üniversitelere yöneldik ve çok sağlam üniversite mezunu işsizler ordusuna sahip olduk. Ebeveynler olarak bizler de çocuklarımızı meslek lisesi yerine üniversitelere yönlendirdik. Hepimiz beyaz yakalı olduk. Ama beyaz yakalıların mavi yakalıya ihtiyacı olduğunu pas geçtik. Makine sektörü mühendis değil kaynakçı, tekstilci vasıfsız çalışan, vinçci operatör bulamıyor.
Ülke olarak önemli bir eşikteyiz. Tek sevindirici olan, durumun farkına varan iş dünyası ve kamunun bugünlerde mesleki eğitim çalışmalarına hız vermesi.
STK’lardan da ardı ardına mesleki eğitimin güçlendirilmesi için çeşitli kurumlarla yaptıkları işbirliği haberleri ulaşıyor. Umarım şimdilik söylemde olan bu durum bir an önce eyleme geçer. Geç kalınsa da farkındalığın oluşması umut veriyor.
Bursa TSO’ya bağlı BUTGEM bu anlamda örnek bir yapı. Eğitimler büyük ilgi görüyor. Sanayinin ihtiyacı olan ara eleman açığının kapatılmasında büyük rol oynuyor. Binlerce genç farklı branşlarda aldığı eğitimle iş dünyasına adım atıyor. Bu tür yapılar mutlaka artırılmalı. Otomotiv Endüstrisi İhracatçılar Birliği tarafından kurulan Otomotiv Meslek Lisesi de tercih edilme oranı ve puan itibariyle güzel ve örnek bir okul olarak öne çıkıyor. Bursa sanayisinin temel taşlarından Tophane Endüstri Meslek Lisesi’ni de atlamamalıyız.
Sonuç olarak iş dünyası ve kamu el ele vererek pandemi ile yakalanan üretim ve yatırım rüzgarının devamı için mesleki eğitime daha fazla eğilmeli. Mesleki eğitimin özendirilmesi için kampanyalar yapılmalı ve ebeveynler bu konuda bilgilendirilmeli.
Meslek lisesi öğrencileri işletmelerde staj için torpil aramamalı. İşletmeler de pandemi bahanesi ile meslek lisesi öğrencilerine kapılarını kapatmamalı.