Bosch, koronavirüs pandemisi nedeniyle genelindeki yaklaşık 100 Bosch merkezindeki üretimi durdurmuştu. Kuruluş, bu günlerde kademeli olarak üretimi artırmaya hazırlanıyor. Şirketin yıllık basın toplantısında konuşan Bosch Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Volkman Denner, “Hedefimiz, özellikle otomotiv üretiminde olmak üzere, üretimin artmasını ve tedarik zincirlerinin güvenceye alınmasını senkronize etmek.
40’a yakın yerel fabrikamızın tekrar üretime başladığı ve tedarik zincirlerinin stabil durumda olduğu Çin’de bunu başardık. Aynısını diğer bölgelerimizde de yapmak için sıkı bir çalışma içerisindeyiz” dedi.
Geçtiğimiz yıl 77.7 milyar euro satış geliri elde eden Bosch, durgunluğun olduğu bu dönemde, bir yandan COVID-19’la mücadele için çözümler geliştiriyor. Öte yandan, verimliliğini artıracak ve iklim değişikliğinin etkilerini azaltacak adımlar üzerinde çalışıyor.
Hızlı test için yatırımlar
Bosch, pandeminin kontrol alınmasına destek olmak için, büyük bir hızla COVID-19 testi ve Vivalytic analiz cihazı geliştirdi. Gelen talep çok yüksek olunca, başlangıçta planlanan kapasiteyi beş katına çıkarmaya karar verdi. Kuruluş bu yıl bir milyon, önümüzdeki yıl üç milyon test üretmeyi hedefliyor.
Günde 500 bin maske üretimi
Bosch, dokuz ülkedeki on üç fabrikasında koruyucu yüz maskesi üretiyor. Ayrıca, Almanya’da Stuttgart-Feuerbach’da ve Erbach’da, Hindistan ve Meksika’da da üretim hattı yatırımı yapıyor. Bu girişimlerle şirket günde 500 binden fazla maske üretebilecek. Maskeler Bosch çalışanlarını koruma amacı taşıyor. Ayrıca, maskelerin üçüncü şahıslara da sunulması amaçlanıyor.
Satışlarda yüzde 17 azalma
Bu yılın ilk çeyreğinde Bosch Grubu’nun satışları yüzde 7,3 düştü, yani yıllık bazda daha şimdiden önemli bir düşüş yaşandı. Sadece Mart 2020’de satışlar yüzde 17 azaldı.
Bosch, koronavirüs pandemisi nedeniyle önümüzdeki iş yılında global ekonomide önemli zorluklar oluşacağını öngörüyor. CFO ve Bosch Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Prof. Stefan Asenkerschbaumer, bu durumu “2020 yılında kendi performansımız üzerinde de önemli bir etkiye sahip olacak global gerilemeye kendimizi hazırlıyoruz” sözleriyle ifade ediyor.
Kuruluş, eldeki verilerden yola çıkarak, 2020 yılında otomotiv üretiminin en az yüzde 20 oranında düşeceği tahminide bulunuyor.
İklim eylemi ve iddialı hedefler
Bosch’ta şu anda maliyetlerin azaltılmasına ve likiditenin korunmasına yönelik kapsamlı tedbirlere odaklanılıyor. Ancak, mevcut durumun yarattığı zorluklara rağmen kuruluş uzun vadeli hedeflerinden taviz vermiyor. İddialı iklim hedeflerine erişmek ve sürdürülebilir mobilitenin genişlemesini desteklemek için gerekli olan çalışmalara devam ediyor.
Denner, bu kararlılığı “Şu anda diğer konular gündemde olsa da gezegenimizin geleceğini unutmamalıyız” cümlesiyle dile getiriyor.
Her beş çalışandan biri Ar-Ge alanında görev yapıyor
Bosch Grubu’nun 31 Aralık 2019 itibarıyla 60 ülkede 440’ın üzerindeki şirketlerinde 98.150 kişi çalışıyor. Önceki yıla oranla yaklaşık 4.000 kişi daha fazla olmak üzere, Bosch’ta araştırma ve geliştirme alanında yaklaşık 72.600 uzman çalışıyor.
TÜAD’ın başlattığı girişime dünyadan büyük destek
Türkiye Araştırmacılar Derneği, 2018 yılında 2 Mayıs’ın bütün dünyada “Dünya Pazar Araştırmaları Günü” olarak kutlanması için bir girişimde bulunmuştu.
ESOMAR ve MRS üst düzey yöneticileri ile, 2018 yılında, 21. Araştırma Zirvesi’nde lansmanı yapılan “2 Mayıs Dünya Pazar Araştırmaları Günü” fikri, pek çok ülke tarafından ilgiyle karşılandı.
Bu yıl, birçok ülkede araştırma dernekleri ve toplulukları, kutlamaların ortak bir iletişim planı dahilinde gerçekleştirilmesine yönelik iş birliği yaptılar.
2 Mayıs 2020 günü, dünyanın dört bir yanından araştırma sektörünün temsilcilerinin katıldığı dijital buluşma, TÜAD Başkanı Doç. Dr. Yener Girişken ve Esomar Ülke Temsilcisi Elvan Oktar’ın konuşmalarıyla açıldı.
Konuşmaların ortak noktası, COVID-19’un endüstri üzerindeki etkisi ve pandemiden kaynaklı mesleki zorlukların nasıl aşılacağı sorularıydı.
Uzmanlar, “Araştırmaya olan ihtiyacın kriz döneminde artması; Yeni dönemde insanı anlamaya olan ihtiyaç; Bilime olan yatkınlığın artması, İnovasyonun iş hayatına ve insana etkisi” gibi önemli konu başlıklarına değindiler.
Çin’den perakendeyi canlandıran örnek hamle
Tüketimi harekete geçirmek ve yurttaşların alım gücünü canlandırmak için Çin yerel yönetimleri, (800 milyon euro) değerinde satış kuponu dağıttı.
Restoran, süpermarket ve COVID-19 salgınının çok etkilediği diğer sektörlere yönelik olan “e-kupon”lar tüketim üzerinde bir çarpan etkisi yaptı.
Örneğin, Zhengzhou’da toplam 14,3 milyar yuan kupon olarak harcandı.
Hangzhou’da e-kuponlar, sübvansiyonların 12 katı olan 1,8 milyar yuanlık bir tüketim getirdi. COVID-19’un çıkış noktası olan Wuhan’da ise bu oran 13 kata çıktı.
KaleTalks geleceğe ışık tutuyor
Kale Grubu’nun son 3 yıldır yürüttüğü ve salgın döneminde dijital mecralara taşıdığı KaleTalks sohbet serisi, Mayıs ayında, Grubun kurucusu İbrahim Bodur’un kişiliğiyle özdeşleşmiş ve dünden bugüne köprü kuran ‘Öngörü, Cesaret, Yenilikçilik, Mücadele ve Güven’ değerleri etrafında yapılacak yayınlarla devam ediyor
Bu değerlerle beslenen ve güçlenen Kale Grubu, özgün bir kalkınma modelinin peşinde koşan sanayici, yenilikçi bir yatırımcı, değerli bir hayırsever ve birleştirici bir sivil toplum lideri olan İbrahim Bodur’un değerleri etrafında bir araya gelen konuşmacılarla, bugünün karmaşıklaşan dünyasını daha iyi anlamlandırmayı ve geleceğe dönük bir perspektif sunmayı amaçlıyor.
İlk buluşma, yönetim danışmanı Fazıl Oral’ın moderatörlüğünde; Konda Genel Müdürü Bekir Ağırdır ve Özyeğin Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Doç. Dr. Evren Balta’nın katıldığı KaleTalks sohbeti, 4 Mayıs Pazartesi günü, saat 14.00’te gerçekleşti.
Bu dijital sohbeti büyük bir ilgiyle izledim. Son derece ufuk açan bir konuşmaydı.
Kale Grubu’nu bilgiye yaptığı katkılardan dolayı kutluyor; kıymetli büyüğümüz, eşsiz vatansever İbrahim Bodur’u saygı ve rahmetle anıyorum.