Tarım dışı istihdam verisi sonrası ABD hisselerinde sınırlı kayıp, tahvil faizlerinde ve dolarda sert yükseliş ile haftaya başlıyoruz. Gelişmekte olan ülke varlıklarında sınırlı negatif etki görüyoruz.
Açıklanan veri gerek yeni istihdam yaratımı (528.000 kişi) gerekse ücret artışı (aylık yüzde 0,5 artış) ile güçlü bir emek piyasasına ve Fed’in yakın gelecekte durmayacağına işaret ediyor.
Vadeli piyasalar Fed’in eylül ayında 75 baz puan, kasım ve aralık aylarında 2 X 25 baz puan artış ile politika faizini 350 - 375 baz puan aralığına çıkaracağını fiyatlıyor.
Türkiye varlıkları artan jeopolitik riskler, güçlü ABD verileri ve şahinleşen Fed beklentilerine karşı öngördüğümüzden daha güçlü. Banka hisseleri ve eurobondlar hafta başından beri yüzde 10’un üzerinde getiri ile en güçlü gelişmekte olan ülke varlıkları arasında.
Makro cephede pozitif ayrışmayı doğrulayacak veri akışı yok. Ekonomi yavaşlamaya, çekirdek enflasyon yükselmeye, dış ticaret ve bütçe dengesi bozulmaya devam ediyor. Olumlu olarak söyleyebileceğimiz tek gelişme rezervlerdeki 3 milyar dolar artış.
Önümüzdeki hafta Borsa İstanbul yükselmeye devam edebilir. Dolar bazında 200 günlük ortalamasını kıran endeks güçlü bir ivme yakalamış durumda. Ucuz değerlemeler ve güçlü şirket karları Borsa İstanbul’u destekliyor.
Banka hisseleri ve eurobondlar olası yükselişte başrol oynamaya devam edebilirler. Uzun vadeli eurobond piyasası özellikle yakından izlenmeli. Piyasadaki olası bir geri dönmede ilk satışı bu segment yiyecek.
Makro cephede temel riskler: Temmuz ABD enflasyonunun 10 Ağustos’ta beklentilerden yüksek gelmesi; şahin Fed ve jeopolitik endişeler ile doların güçlenmeye devam etmesi.
Enflasyonun gerilemesi destekleyen unsurlar: enerji ve gıda fiyatlarının gerilemeye başlaması, tedarik sıkıntılarının azalması.