Bizim trafik kültürüne uygun otonom yapay zekâ şart

Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

Bilgi Ekonomisi Derneği’nin davetlisi Ohio State Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ümit Özgüner’i dinliyorum online konferansında… Söylediği önemli bir konu var. "Otonom araçlara her trafik kültüründe nasıl davranacağını öğretmeliyiz. Norveç’teki sürücü farklı davranır, İstanbul’daki farklı…”

Doğrudur, çok dolaşan ve gittiği yerlerde araç kullanan biri olarak bunu tecrübe etmişimdir. Misal ABD’de ana yola katılımda hızını artırmalısın ama bizde hızını yavaş tutmalısın. İstanbul trafiğinin mağduru olarak diyebilirim ki sürücülerin ancak %10’u sinyal kolu kullanır.

Kırmızı ışığı sokak aydınlatması sananlarımız hayli fazladır mesela. Önü boş iken gitmeyen sol şerit kenelerimiz vardır. İsviçre’de araba kullanırken öndekini hatalı sollamak, aklına dahi gelmez de Ankara’da araç kullanırken saygısızca makas atan resmi plakayı görmek, sürpriz olmaz.

Bilgi Ekonomisi Derneği kurucusu ve Başkanı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu; gelecekteki otomobil kullanımının kesinlikle otonom olacağını belirtiyor ve trafik için umut olduğunu söylüyor; “otonom aracın yapay zekâsı, sarhoş olmaz, stres yapmaz, haksız davranmaz, hoyrat değildir.”

Ümit Özgüner’in Otonom Sürücüsüz Araçlardaki Gelişmeler sunumundaki önerisine katılıyorum. Her kültür, trafikte; yazılı olmayan kurallarla işliyorsa, yerel olarak bu davranışların verilerinden hareketle, ona yöreye uygun otonom sürücü yapay zekâsı oluşturulmalı…

BAGAJINDA POMPALI YAN KOLTUKTA LEVYE

Düşünsenize; Norveç’te disiplini sürücü ve yaya davranışı için geliştirilmiş yapay zekâlı aracı İstanbul trafiğine soktunuz diyelim. Bagajında pompalı, yan koltukta levye ile dolaşan trafik magandalarının makas atmasını bilmiyorsa, ışığa aldırmayıp yola atlayan yayayı bilmiyorsa, kaza yapması kaçınılmazdır.

Önerim, bizde otonom araç geliştiricilerinin yaya ve sürücü davranışlarını da araştırmasıdır. Elin yapay zekâsı burada çöker. Bizim yapay zekâyı, bu kültürün organik zekâları yazmalıdır.

Tüm yazılarını göster