Bazen startup’ların ve onun kurucularının hayatları gerçekten adeta büyük bir macera… Öyküleri çok ilginç ve bir o kadar yorucu süreçleri içerebiliyor. Belki pek çoğumuzun göz alamayacağı süreçler olabiliyor. Böyle öyküler az değil, hepsinden belki kendi içinde filmlik dönüşüm öyküleri çıkar.
Anne Ekspres kurucusu Nihan Ece ve onun çabası da öyle… Siz onun yerinde olsanız belki öyle devam etmezdiniz. Ya da buna değer mi diye de sorgulayabilirsiniz. Ama işine tutku ve kararlılık ile devam ediyor ve hızla büyüyor. Anne Ekspres yola Bebek Ekspres olarak çıkmış. 10 yıllık süreçten sonra evrilerek Anne Ekspres’e dönüşmüş.
Nihan Ece, bu süreci şu şekilde aktarıyor: “2014 yılında profesyonel iş hayatımı bırakarak Türkiye’de online bir anne bebek markası yaratma hayaliyle yola çıktım. Çocuklarımın geleceği için biriktirdiğim parayı riske ederek başladım. İki ortak çıktığımız yolda 2 yıl sonra ortağım kendi ekonomik sebeplerinden ayrılmak istedi, ben pes etmedim devam ettim. Yeniden tekrar başladım evimi, arabamı sattım, devam ettim. 2 yıl sonra boşanma sürecinde ekonomik olarak finanse edebileceğim bir birikimim kalmadığı için ülkemizdeki birçok yatırımcıya ulaştım Ali Sabancı’dan, Hasan Aslanobası’na kadar birçok kişiyle görüştüm. Hepsi çok güzel bir proje ama biz artık e-ticarete yatırım yapmıyoruz dediler”. Evet, kısa bir özet ama içinde 10 yıllık mücadele barındırıyor.
Pes etmeden ilerliyor
Bu süreçte kendisi de maddi olarak işi yönetemez hale gelen Nihan Ece, yine de pes etmiyor. İşi bloğa çeviriyor: “Pes etmedim siteyi anne bebek bloğuna çevirdim ve bir işe girdim. Geçen sene mart ayında yaklaşık 10 yıl yanında çalıştığım eski patronumla karşılaştım, işten kendi işimi kuracağım hayalimle çıktığımı bildiği için kızım ne yaptın bebek işini diye sordu. Kısaca hikâyemi anlattım. 1 ay sonra beni aradı ve kızım ben bu işe yatırım yapmaya karar verdim gel bu işi büyütelim dedi. Böylelikle geleneksel bir yatırımcı ile projemi buluşturmuş oldum. “Bebek Ekspres” böylelikle geçen sene itibariyle Türkiye’de dikeyde “Anne Ekspres” olarak bir anne bebek pazar yerine dönüştü. İddia ediyorum 2 ay içerisinde hiç kimse bir pazar yeri kuramaz. 10 yılın vermiş olduğu bu pazardaki dostluklarım, bu süreçte işi tüm detaylarıyla çok iyi bilmem sayesinde artık çok hızlı büyüyoruz”.
Anneleri toplamak istiyoruz
“Ülkemizdeki tüm anne bebek markalarını bu platforma toplayarak annelerin site site gezmesine teknolojiyle sona erdirmek istiyoruz, karşılaştırma yapmalarını ve farklı satıcılar sayesinde onlara her zaman kampanyalar sunmayı hedefliyoruz. Markalar tarafında ise pazarın lokomotifi olacak, onların düşük komisyon ve reklam destekleriyle karlı satış yapmasına imkân sağlayacağız. Günde 10 TL reklam vererek başladığım bu işin pazardaki potansiyelini görüyoruz. Tüm annelerin aklına gelen ilk anne-bebek markası olmayı hedefliyoruz”.
Anne bebek potansiyeli yüksek
Anne bebek sektörü dünyada olduğu gibi Türkiye’de de önemli potansiyele sahip. Yeni markalar, üretimler, ihtiyaçlara göre pek çok alan ortaya çıkıyor. Türkiye’de her yıl 1,3 milyon bebek dünyaya geliyor, 2 milyar dolar iş hacmine sahip sektörde; yatak, mobilya, bebek arabası gibi büyük harcamaların ilk aylarda yapılıyor, bu nedenle en çok harcamanın yeni doğan grubunda oluyor. Pazar her yıl %20 oranında büyüyor. Bebek ve çocuk pazarı, Euromonitor’e göre dünyanın en hızlı büyüyen pazarlarından biri. Nihan Ece, bu potansiyeli şöyle değerlendiriyor: “Anne Ekspres olarak yaptığımız araştırmalar bize her annenin, annelik yolculuğunda farklı ihtiyaçları, beklentileri olduğunu da gösterdi. Gece ağlayan bebeğine yetişmeye çalışan bir annenin uykusuz gününü, yemek yemek istemeyen bebeğini beslemeye çalışan annenin stresini, ilk anneliğin endişe dolu anlarını…
Anne Ekspres’i dikey bir pazar yeri olarak konumlandırmamız ve güçlü bir teknoloji alt yapısı ile destekleme nedenimiz bu. Bir annenin bitmeyen öğrenme ve öğretme sürecinde, sıkıntılı anlarında, elinin altında ihtiyaç duyduğu tüm ürünlere, bilgilere, desteğe tek bir çatı altında ulaşabilsin istedik.
Birçok mağazanın platformumuzda mağaza açmasını sağlamak ve yeni girişimlere de destek olmak istiyoruz”.