HALİL EL
Mardin Tekstil ve Giyim Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı
Doğu ve Güneydoğu Kültür Sanat Derneği Üyesi
Midyat, binlerce yıllık tarihi ve çok katmanlı kültürel dokusuyla Mezopotamya’nın kalbinde yer alan, tarih boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış bir kenttir. Son yıllarda düzenlenen Midyat Kültür ve Sanat Festivali, bu kadim kentin kültürel mirasını yeniden keşfetmek ve gelecek nesillere aktarmak adına önemli bir adım olmuştur. Festival, şehrin sanatsal üretkenliğini ve kültürel çeşitliliğini kutlamanın ötesinde, Midyat’ın geleceği için yeni bir vizyon sunmaktadır. Şimdi, bu festivalin potansiyelini daha geniş bir perspektiften ele alarak, Midyat’ın kültürel uyanışını derinleştirecek ve geleceğe taşıyacak stratejik adımlara odaklanmalıyız.
Midyat Kültür ve Sanat Festivali, şehrin dinamiklerini harekete geçiren ve kültürel mirasın kutlandığı bir etkinlik olarak, Midyat Kaymakamı Ömer Faruk Özdemir, Midyat Belediye Başkanı Veysi Şahin, belediye çalışanları, sponsorlar ve emeği geçen tüm gönüllülerin özverili çalışmalarıyla hayata geçirilmiştir. Festivalin başarısında emeği geçen herkesin katkıları çok değerlidir. Ancak, böyle önemli bir etkinliğin sadece bir kutlama olmanın ötesine geçerek, derin bir kültürel ve sanatsal anlayışla şekillendirilmesi gerektiği açıktır. Festivalin sürdürülebilirliği ve etkisinin artırılması için şu stratejik öneriler geliştirilebilir:
Midyat’ın köklü kültürel mirası, yalnızca taş yapılar, kiliseler ve camiler gibi tarihi yapılarla sınırlı değildir; geleneksel el sanatları, uçurtma şenliği, halk müziği, halk oyunları, edebiyat, mutfak ve çok kültürlü yaşam biçimleriyle de yaşatılmaktadır. Festivalin bu zengin mirası daha fazla vurgulaması ve derinleştirmesi için şu stratejik adımlar önerilebilir:
Midyat, gümüş telkari, taş oymacılığı, bakır işlemeciliği ve dokumacılık gibi özgün el sanatlarıyla tanınır. Festival, bu sanatların ön plana çıkarılmasını ve korunmasını sağlamak için atölyeler, sergiler ve yarışmalar düzenlemelidir. Yerel zanaatkârların eserlerinin sergileneceği özel alanlar ve ziyaretçilere bu sanatları deneyimleyebilecekleri uygulamalı atölyeler kurulabilir. Genç yeteneklerin teşvik edilmesi ve ödüllendirilmesi, kültürel belleğin korunmasına ve yeniden canlanmasına katkıda bulunacaktır.
Midyat, farklı kültürlerin bir arada yaşadığı bir bölge olarak, zengin bir müzik ve folklor oyunları geleneğine sahiptir. Festival, yerel halk müziği grupları, korolar, halk oyunları toplulukları ve geleneksel müzik enstrümanlarıyla düzenlenecek performanslarla daha da renklendirilebilir. Ayrıca, festivalde dünya müziği ve halk oyunları da tanıtılarak uluslararası bir boyut kazandırılabilir. Farklı ülkelerden sanatçıların ve grupların davet edilmesi, kültürler arası etkileşimi ve sanatsal çeşitliliği artıracaktır.
Midyat’ın edebi mirası, şehrin kültürel kimliğinin önemli bir parçasıdır. Festivalin, edebiyatla daha güçlü bir bağ kurması sağlanabilir. Edebiyat çalıştayları, şiir dinletileri, yerel hikâye anlatıcılarının performansları ve sözlü tarih çalışmaları gibi etkinlikler, şehrin edebi zenginliğini ortaya çıkarabilir. Yerel ve bölgesel öykü, şiir ve deneme yarışmaları düzenlenerek, Midyat’ın kendine özgü hikâyeleri geniş kitlelere ulaştırılabilir.
Midyat mutfağı, zengin ve çeşitli tatlarıyla tanınır. Festivalde, Midyat bulguru, mercimeği, üzümü ve acuru gibi yerel ürünlerle hazırlanan yemeklerin tanıtıldığı, geleneksel mutfağın modern yorumlarla sunulduğu gastronomi etkinlikleri düzenlenebilir. Yerel aşçılar ve şeflerin katılımıyla yarışmalar, workshoplar ve tadım etkinlikleri ile Midyat mutfağının özgün tatları dünya çapında tanıtılabilir. Festival ziyaretçilerine, yerel ürünlerle hazırlanan lezzetlerin sunulduğu bir “Midyat Sofrası” deneyimi yaşatılabilir.
Midyat Kültür ve Sanat Festivali, yalnızca sanatsal ve kültürel değerlerin kutlandığı bir etkinlik olmanın ötesine geçerek, yerel ekonomiyi de canlandıran bir platforma dönüşebilir. Midyat’ın topraklarından çıkan üzüm, buğday, mercimek, kara nohut, acur gibi yerel tarım ürünleri ve gümüş telkari, bakır işçiliği, testi vazo yapımı, Midyat katori taşının sanat eserlerine dönüştürülmesi gibi zanaatkârlık ürünleri festivalin önemli bir parçası haline getirilebilir. Bu ürünlerin tanıtılması ve satışı için özel stantlar kurulabilir. En iyi yerel ürün yetiştiricilerinin ve zanaatkârların ödüllendirileceği yarışmalar düzenlenebilir. Ayrıca, festival süresince ziyaretçilere yerel zanaatların öğretileceği atölyeler açılabilir; bu sayede geleneksel sanatların gelecek kuşaklara aktarılması ve yerel ekonominin canlanması sağlanabilir.
Midyat, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle sadece yerel değil, aynı zamanda ulusal ve uluslararası bir festival olma potansiyeline sahiptir. Festivalin, Midyat’ın etrafındaki diğer kültürel ve turistik merkezlerle (Mardin, Hasankeyf, Dara, Dargeçit, Boncuklu Tarla, Savur gibi) işbirliği yaparak bölgesel bir marka haline getirilmesi mümkündür. Bu işbirliği, kültürel diplomasi için bir araç olarak kullanılabilir ve sanatçılar, zanaatkârlar ve entelektüeller arasında yeni köprüler kurulmasına vesile olabilir. Ayrıca, farklı ülkelerden sanatçıların ve kültür insanlarının katılımıyla festivalin uluslararası bir boyut kazanması, Midyat’ın dünya sahnesine çıkmasına katkı sağlayacaktır. Böylece, Midyat uluslararası bir kültürel çekim merkezi haline gelebilir.
Midyat Kültür ve Sanat Festivali, şehrin ruhunu ve kimliğini yansıtan bir ayna gibi, bu zengin dokuyu kutlamakla kalmamalı; aynı zamanda derinleştirip geleceğe taşımak için bir fırsat sunmalıdır. Festivali gelecek yıllarda planlarken, şehrin kültürel değerlerini, sanatsal üretimlerini ve yerel ekonomiyi destekleyecek unsurları dikkate alarak daha kapsamlı bir yol haritası oluşturmalıyız. Bu kapsamda, festivalin sadece bir etkinlik değil, aynı zamanda kalıcı bir kültürel miras yaratacak bir platform haline gelmesi amaçlanmalıdır.
Midyat’ın zengin kültürel dokusunu ve sanatsal ruhunu daha da derinleştirip, bir kanaviçe gibi işleyerek, kültür ve sanat şölenine dönüştürmek hepimizin elindedir. Midyat Kültür ve Sanat Festivali, bu vizyon ile büyümeli ve geleceğe dair bir ışık olmalıdır. Midyat’ın tarihi ve kültürel mirasının gelecek nesillere taşınacağı daha geniş kapsamlı bir festival hayali kuruyor, ve tüm Midyatlıları bu minvalde hareket etmeye davet ediyorum. Bu festival, sadece geçmişin izlerini değil, geleceğe dair umutları da şekillendiren bir kutlama olmalıdır.