Bir iletişim başarısı örneği

Orkun GÖDEK Bakış Açısı

Geçtiğimiz haftanın en önemli gündem maddesi kuşkusuz Kansas Fed önderliğinde sanal ortamda düzenlenen Jackson Hole (JH) sempozyumu oldu. Her ne kadar takvim açısından geride kalmış gibi görünse de temelde yansıyan mesajlar gelecek dönemin habercisi konumunda. Hikayenin muhtemel para politikalarına ait kısmının yanında bir de iletişim ile ilgili süreci var ki farklı yönleri ile ders niteliğinde. Bu nedenle de üzerine kafa yorulması elzem oluyor.

Fed Başkanı Powell 27 Ağustos günü gözlerin çevrildiği JH konuşmasını gerçekleştirdi. Masanın her iki tarafında yer alan kesim açısından farklı bir sürpriz niteliğinde gelişme söz konusu değil. Beklendiği şekilde mevcutta 120 milyar dolar düzeyinde yürütülen aylık varlık alım programı operasyonunun geleceğine dair biraz daha net yönlendirmelerde bulundu. Böylece biz de artık biliyoruz ki işlerin yolunda gitme eğiliminin sürmesi durumunda Fed, yarın, önce bugüne kıyasla daha düşük hızda alım yapacak, ilerleyen zamanlarda da bu alımları sonlandırmış olacak.

Yazının ikinci paragrafının son kısmını okuduğunuzda çıkardığınız sonuçta temel olarak bir yanlışlık bulunmuyor: Niceliksel gevşemeyi kademeli azaltım ile sonlandırma niyetinde olan merkez bankası adımından bahsediyoruz. Üstelik bu kurumun adı da dünya merkez bankacılığına yön veren, oldukça büyük bir geminin zaman zaman gerçekleştirdiği manevralar sırasında yarattığı dalga boylarının farklı kıyılarda eşit olmayan şiddette hissedildiği Fed. Oysa ki konuşmanın devamında karşılaşılan resim böylesi bir durumu ifade etmiyor; rezerv para birimi niteliğinde olan Amerikan doları değer kaybediyor, hisse senedi piyasaları yükseliyor, ülke tahvillerinin fiyatları yükseliyor. Bir yerlerde kitapta yazdığı şekilde gerçekleşmeyenler var ama nerede?

Sorunun yanıtı modern merkez bankacılığının iletişimine dair başarıda yatıyor. Haziran ayında gerçekleştirilen FOMC toplantısının ardından kamuoyu ile paylaşılan projeksiyonlar 2023 yılında bugüne kıyasla daha yüksek seviyelerde federal fonlama (FF) oranı oluşmasını isteyen Fed üyelerinin fikirlerini işaret ediyordu. Yani, daha basit ifade ile işlerin yolunda gittiğini düşünen Fed ve finansal koşulların sıkılaşma ihtimalinden oluşan bir resimle karşılaşmıştık. Ancak, ilk etaptaki fiyatlama karmaşasının ardından yine, yeni, yeniden sağlanan piyasa iletişimi –ki buna gelecek dönem yönlendirmesi diyoruz- potansiyel tahribatın boyutlarını oldukça sınırladı. Farklı teknik detayların da yardımıyla ABD tahvillerinde faiz hadleri gerilerken, finansal koşulların tarihi düşük seviyelere yakın seyri devam etti. Tabi bu esnada Mayıs 2013’ten ders çıkaran kimi gelişmekte olan ülke merkez bankalarında global enflasyonist baskıların kendi para politikaları çerçevelerinde oluşturdukları hedefleri tehlikeye atması senaryosunun hayata geçmeye başlaması nedeniyle Fed’in yarın için taşıdığı potansiyel fiyatlama riskleri de gözetilerek önden parasal koşulların sıkılaştırılması adımları atılmaya başlandı. Nette yine de global çapta bir fiyatlama kaosu ve fonlama maliyetlerinde korku verici bir artış yaşanmadı.

Peki, bugün itibarıyla elimizdekiler neler? Başkan Powell’ın sunumunda yer verdiği bugüne ait Amerikan ekonomisi görünümü değerlendirmeleri iki temel hedeflerinden (Dual Mandate) birisine ulaşıldığını (enflasyon), diğerinde ise (istihdam) önemli bir mesafenin alındığına işaret ediyor. Yine kendisinin ifadelerinden anlıyoruz ki Temmuz FOMC toplantısında yıl içerisinde varlık alım programının uygun olmasını düşünen üyelerden birisi. Mevcut programın vakitsiz (zamanlama olarak erken) ve finansal koşulları sert sıkılaştırıcı şekilde (büyük montanlı azaltımlar) sonlandırılacağı bir süreç şu aşamada söz konusu değil. Bu da geçmiş dönem örneklerinden aylık 15 milyar dolarlık (10 milyar dolar Hazine portföyü+5 milyar dolar MBS) azaltım patikasının en kuvvetli senaryo olduğunu düşündürüyor. Hafta içerisinde açıklanacak olan ABD istihdam piyasası verileri Fed’in yakından izleyeceği ilk kritik data seti olacak. Devam eden Delta varyantı da gözetildiğinde en az 1, en fazla 2 istihdam raporunu gözeteceklerini düşünmek şaşırtıcı olmasa gerek. Bu da Ekim ayında FOMC toplantısının gerçekleşemeyecek olması nedeniyle beklenti havuzunu duyuru için Kasım, azaltım hamlesi için aralık aylarına taşıyor.

Takvim açısından zayıf haftada JH sempozyumu en önemli kısa vade başlık olması nedeniyle çoğu kesim tarafından ilk kez keşfedildi ve önem atfedildi. Hikayenin daha önemli kırılım noktası ise fiyatlamalara potansiyel etkisinden ziyade 2021 yılında Başkan Powell’ın sunumunda izlediğimiz modern merkez bankacılığı iletişimi dersiydi. Enflasyondaki mevcut gidişatı neden geçici değerlendirdiklerine dair ortaya konan savlar ve kurulan iletişim şahaneydi. Bugün için meşhur ‘tapering’ konusuna büyük oranda açıklık getirildi. 2022’de ise sahnenin esas oyuncusu FF oranının yılın ikinci yarısında artma ihtimali üzerine tartışmalar olacak. Hem tapering hem de bunun için enflasyonun seyri artık daha kritik.

Tüm yazılarını göster