Beymen dünyaya söz verdi…

Didem Eryar ÜNLÜ YAKIN PLAN

Şirket çıkarlarının toplumsal çıkarlar ile çatışmadığı, ekonomik ve kar odaklı bakış açısının yanında sosyal ve çevresel konuların da şirketlerin sorumluluğu haline geldiği yeni bir dünya düzenine doğru yol alıyoruz.

Şirketleri ve iş yapış şekillerini köklü bir şekilde etkileyen ve yeniden tasarlayan sürdürülebilirlik uygulamaları her sektörde kendini gösteriyor. Dünyaya olan etkisini çevresel ve sosyal açından ayak iyileştirmeyi hedefl eyen moda sektörü de bunların başında geliyor.

Türkiye’nin önde gelen lüks perakende markası Beymen bu kapsamda, “Dünyaya Sözümüz Var” diyerek, Beymen Promise çatısı altında sürdürülebilirlik yol haritasını açıklıyor.

Beymen Promise manifestosu, “Moda, kendimize yakışanı giymek kadar kendimize yakışanı yapmak. Döngüsel modada öncü olmaya sözümüz var!” masajını veriyor ve Beymen’in doğaya, topluma ve çalışanlarına yönelik taahhütlerini kapsıyor.

Manifestosunda gelecek kuşaklara daha güzel bir dünya bırakma hedefi yle hareket ettiğini anlatan Beymen, sürdürülebilir moda anlayışının; çevreye duyarlı, sosyal alanlarda adil ve eşitlikçi, kültürel açıdan saygılı ve ekonomik olarak uygulanabilir iş modellerini kapsadığını vurguluyor.

“Sürdürülebilirlik konusundaki hassasiyetlerin alışveriş tercihlerine de yansıdığı bir dönemdeyiz. Biz de Beymen Grubu olarak sürdürülebilirliği merkeze aldığımız bir dönüşüm yaşıyoruz” ifadelerini kullanan Beymen Group CEO’su Elif Çapçı,“Beymen Promise” çatısı altında bir araya getirilen sürdürülebilirlik yol haritası hakkında şu bilgileri veriyor:

Döngüsel moda ile her proje bu dünya için “Modada sürdürülebilirlik kavramı; tasarımdan ü retime, alış veriş alış kanlıklarımızdan kıyafet ve aksesuarlarımızın kullanım sü relerine ve geri dönüşümlerine uzanan birçok alanı kapsıyor. Beymen Promise bizleri daha iyi bir gelecek vizyonu altında buluşturuyor. Sürdürülebilirlik yaklaşımımızı ortaya koyduğumuz manifestomuzda da ifade ettiğimiz gibi döngüsel modanın içinde, duyarlı, saygılı, adil ve eşitlikçi iş modellerimizle attığımız her adım, hayata geçirdiğimiz her proje, bu dünya için. Yaşadığımız dünyadan, ülkemizden, insanımızdan aldığımız ilhamla yolumuzu çiziyoruz. Dünyamız, etkilerini hepimizin her geçen gün çok daha derinden hissettiği farklı krizleri bir arada yaşadığımız bir dönemden geçiyor. İklim krizi dünyamızı, hayatlarımızı ve iş modellerimizin sürdürülebilirliğini pek çok açıdan olumsuz etkiliyor. Ayrıca sürdürülebilirlik konusundaki hassasiyetlerin alışveriş tercihlerine de yansıdığı bir dönemdeyiz. Biz de Beymen Grubu olarak sürdürülebilirliği merkeze aldığımız bir dönüşüm yaşıyoruz. ESG çerçevesinde kapsayıcı, kararlı, şeff af ve ölçülebilir bir çalışma modeli benimsiyoruz. Tedarik zincirimizi de kapsayan şekilde tüm ekosistemimize yaygınlaştıracağımız küresel referanslarımızı belirledik, sertifi kasyon süreçlerimizi tamamladık. Atık ve üretimde kullanılan su miktarını ve karbon ayak izimizi kararlı bir şekilde ve sürekli azaltacak şekilde yol haritamızı çizdik.”

“SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK BİR SEZON DEĞİL, HER SEZON ÜSTÜMÜZDE”

“Beymen Promise” manifestosu kapsamında verilen taahhütler şöyle:

Çanta taşımak biraz da sorumluluk taşımak olmalı: Beymen Reborn ile ikonik çantaları yeni sahipleri ile buluşturmaya söz veren Beymen, döngüsel moda yaklaşımını bu platforma eklenmesi planlanan Beymen Repair ve Beymen Recycle adımlarıyla sürdürecek.

Ambalajlar sadece giysileri değil, dünyayı da korumalı: 2024 ilk yarı sonuna kadar Beymen Grubu’nun tüm ambalajları yüzde 100 sürdürülebilir sertifikalı malzemelerden olacak. Tüm gruba yayılan bu uygulama ile ambalajlardaki selülozik materyallerin sürdürülebilirlik esaslı standartlara sahip olması için küresel ölçekte faaliyet gösteren Forest Stwardship Council (FSC) sertifikalı ürünler tercih ediliyor.

Önemli olan modada iz bırakırken doğadaki izimizi azaltmak: Beymen atık yönetimi ve üretimde kullanılan su miktarını ve karbon ayak izini sürekli şekilde azaltmayı hedefl eyen çalışmaları ile 2040 itibariyle sıfır atık ve sıfır emisyon hedefine söz veriyor.

Tasarlamanın, üretmenin sonu yok. Ama suyun var: Denim üretiminde çok yüksek oranda su ve eletrik tasarrufu sağlayan Jeanologia prosesini uygulayan Beymen, pamuk üretiminde dünyanın en büyük pamuk sürdürülülebilirlik programı “Better Cotton Initiative” (BCI) ile de su tüketimini azaltmaya sözümüz veriyor. Bunların yanı sıra yünlü kumaşlarda, Responsible Wool Standard’ı (RWS) temel şart olarak kabul eden Beymen, okyanusların korunması için toplanan plastik atıkları geri dönüştürerek dolgu malzemesi ya da iplik olarak kullanabilen hammaddeler üreten REPREVE ve Thermolite ile de çalışıyor. Öte yandan Lenzing tarafından doğal hammaddelerden elde edilen ve çevreye duyarlı süreçlerle üretilen Tencel ve Ecovero elyafl arı da üretim süreçlerinde kullanıyor.

Hayatın her alanında kadınlar güçlenerek yürümeli: Birleşmiş Milletler Kadının Güçlenmesi Prensipleri’nin (WEPs) imzacısı olarak eşitliğe söz veren Beymen, yaklaşık yüzde 45 olan kadın çalışma oranını 2025 itibariyle yüzde 50’ye çıkararak eşit bir çalışma ortamına söz veriyor. Kadınların ekonomik ve toplumsal yaşamda güçlenmesi için çalışmalar yürüten Beymen; eşitlilik, çeşitlilik ve kapsayıcılık konusunda kurum içindeki çalışmalarını dışarıya taşımaya da hazırlanıyor.

Sürdürülebilirlik bir sezon değil, her sezon üstümüzde: Beymen bünyesindeki 1000’i aşkın marka arasında sürdürülebilir ürün ve markaları artırmaya söz veriyor.

Tüm yazılarını göster