Masanın her iki tarafında yer alanlar açısından son derece sıkıcı zamanlardan geçiyoruz. Global ve yerel varlıklar nezdinde fiyatlamalar açısından çok fazla bir değişiklik yok. Neredeyse yok. Tam bu cümlenin peşine Fitch’in Türkiye için yaptığı pozitif sürprizden söz etmek biraz garip olacak ama yapacak çok fazla bir şey de yok. 1>0 mantığı ile yola devam etmek en iyisi.
Küresel enflasyon -GSYH ağırlıklı hesaplama- bir süredir %5’in hemen üzerinde seyrediyor. Hızlı yükseliş ve geri çekilme döngüsünde mevcut seviyelerde bir şekilde yapışma var gibi düşündürüyor. Tam olarak teknik karşılığı yapışma olmasa da en azından yorulma, isteksizlik, ivme kaybı gibi ifadeler kullanmak yanlış olmaz. Kuşkusuz bu eğilimde manşet- çekirdek enflasyon ayrışmasının önemli bir yeri var. Yine global ekonomilerin kendi içerisinde enflasyona sebep olan başlıklar üzerinden ayrışmasının etkisi de var. Mesela ABD ve diğerleri gibi.
Bu noktada geride kalan haftada ECB toplantısını takip ettiğimizi belirtelim. Fed öncesinde herhangi bir adım atarlar mı atmazlar mı tartışmaları bir süredir gündemi meşgul ederken, yine Fed kadar meşhur olmasa da projeksiyonlarındaki değişiklik bir miktar gidişat hakkında fikir sahibi olmamıza imkan tanıyor. Büyümenin ve enflasyonun aşağı yönde güncellenmesi Haziran için düşünülen senaryoları bir adım daha yaklaştırdı. Yıl genelinde swap piyasalarının ECB’den beklediği toplam indirim adımı büyüklüğü de -100bp oldu. Toplantı öncesinde de -90bp civarında şekilleniyordu.
Küresel piyasalardaki fiyatlamalar gelişmişinden gelişmekte olanına dek geniş çerçevede bir iyimserlik ve risk iştahı artışına işaret ediyor. Yedinci haftada da hisse senetleri artı bölgede kapanış yaparken, ABD hariç sepetteki prim ise %2’ye yakın gerçekleşti. Gelişmekte olan ülkelerin de bu furyada bir şekilde kendilerine yer bulduklarını ekleyelim. Doların son 3 haftanın tamamında değer kaybetmesi ve özellikle de ECB haftasında %1 geri çekilme ile trade etmesi risk iştahına bir desteğin de bu cepheden gelmesine alan açtı. Faizlerin nomimal ve reel gerilemesini de listeye ekleyelim. Artık top Fed’in oyuna başlamasını bekliyor. Esas oradaki projeksiyonlar ve söylemler her iki uçtaki fiyatlamalar açısından kritik olacak.
İçeride ise beklenmeyen sürpriz bu kez pozitif anlamda Fitch’ten geldi. Görünümün artırılacağı beklentisine karşı kredi notundan da gelen adım muhtemelen kısa vadeli işlemlerde yerel varlıklara destek verecektir. Yerel seçimlerin yarattığı kısmi baskıyı biraz bekle-gör yaklaşımı ile okumak mümkün. Diğer yandan son 2 haftada artan FX talebi de hafızalardaki Mayıs seçimleri sonrasındaki fiyatlama davranışının hatırlanmasından. Ancak, her iki dönem arasındaki farklı yaklaşımlar ve piyasa koşullarını gözeterek hikayeye odaklanmak en sağlıklısı. Baskılanan bir kur ortamından nispeten daha serbest bırakılan ve değer kaybına izin verilen o dönem ile bugün arasında farklılıklar var ki belki de en önemlisi politika davranışlarının dış alemde de karşılık görüyor olması. Mesaj çok net: mevcut duruşumuzdan ödün vermediğimiz her çerçevede yolumuz açık.