Kapının zili zır zır çalıyor… Kapıyı açınca bir de ne göreyim? CFO’lar (Chief Financial Officer - Mali İşler Müdürü, Mali İşler Grubu Başkanı) toplanmış, bayram kahvesine gelmişler. Misafire buyurun demek düşer. Önce onları lokumdu, baklavaydı derken, şeker komasına sokup, 2021 yılında neler beklediklerini bir bir soracağım. Sizleri onlarla tanıştırtmayı unuttum, değil mi? Taa Atlantik Okyanusu’nun öbür ucundan Amerikalı CFO’larlayız. Pırıl pırıl 182 CFO. PwC Amerika, Mart 2021 tarihinde Fortune 1.000’de yer alan şirketlerin ve orta ölçekli şirketlerin CFO’ları ile görüşüp, 2021 beklentilerini sormuş, ben de sizlere bu araştırmanın (“PWC US CFO Pulse Survey”) sonuçlarını aktaracağım. Darısı aynı röportajı Türk CFO’larla yapmaya …
Hemen ana başlıklarla sohbetimizin kısa bir özetini geçeyim: Pandemi sonrası büyümenin anahtarını dijital ekonomiye yönelme ve diğer fonksiyonlarla iş birliği olarak görüyorlar.
Dijital transformasyon (dönüşüm) kilit rol oynayacak
CFO’ların %75’i büyümenin anahtarını dijital transformasyonda görüyor ve bu alana daha çok yatırım yapmayı planlıyor. “Beni maruz görün ama bu dijital dönüşüm dillere pelesenk olmaya başladı, biraz detayını verseniz de biz de nasıl değişeceğimizi anlasak.” Dijital dönüşümde planladıkları öncelikli adımları, veri analizi (data analytics), otomasyon (automation), bulut ve müşteri dönüşümü (cloud and customer transformation) diye bir çırpıda sıralıyorlar. “İyi güzel de kim yapacak bu işleri?” diye soruyorum. Her kafadan bir ses çıkmakla birlikte, %74’ü bulut ve teknolojik yatırımların ve bunun sonucu dijital dönüşümün C-suite (üst düzey yöneticiler) düzeyinde alınması gereken kararlar olduğu konusunda hem fikir. Ancak %88 oyla bu işten sorumlu olarak Bilgi Sistemleri Grubu Başkanı (Chief Information Officer - CIO) görülüyor. (Bakınız PwC US Cloud Business Survey, 15 Haziran 2021)
Çevre, sosyal sorumluluk ve kurumsal yönetişimden kaçılmaz
Çevresel, sosyal ve kurumsal yönetişim (Environmental, Social and Corporate Governance - ESG) bir diğer konumuz. CFO’ların %33’ü bu konuyla ilgili yapmış oldukları çalışmaları gelecek faaliyet raporlarında açıklayacaklarını söylüyor. ESG konusunda yapılacak açıklamaların şirketi daha şeffaf hale getireceğine, yatırımcılar ve ortaklar seviyesinde de bilgi paylaşımına yardımcı olacağına inanıyorlarmış. Hoş ben bu konuya olan sıcak yaklaşımlarının regülasyon kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Neden mi? Hemen söyleyeyim:
Avrupa Birliği Sürdürülebilir Finans Regülasyonu (The EU Sustainable Finance Disclosure Regulation -“Disclosure Regulation” veya “SFDR”) çerçevesinde, 10 Mart 2021 tarihinden itibaren bazı varlık yönetimi ve finansal danışmanlık şirketleri için ESG dipnotlarını mevcut ve potansiyel yatırımcıları ile paylaşmaları zorunlu hale geldi.
Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulu, Kasım 2020 tarihinde iklim değişikliğinin finansal tablolar üzerinde etkileri (Effects of climate-related matters on financial statements) konulu eğitim dokümanlarını paylaştı.
Son olarak da Mart 2021 tarihinde, ABD Borsa ve Menkul Kıymetleri piyasalarını düzenleyen kurum (U.S. Securities and Exchange Commission- SEC) konunun önemini açıklayan ve iklim değişikliği ile ilgili dipnot açıklamalarını (Climate Disclosure Guidance) gözden geçireceklerini bildiren bir basın bülteni yayımladı.
Büyümeye kaldığımız yerden devam
Yedikleri tatlılar mı, yoksa yaz güneşi mi böyle pozitif bakış açısına yol açtı tam çözemedim ama CFO’ların %28’i pandemi kaynaklı ekonomik durgunluğun ardından, 12 ay içinde hasılat rakamlarında artış ve büyüme bekliyorlar. Karşımdaki CFO tam lokumu ağzına atacakken, sorumu araya sıkıştırıveriyorum. “Bu büyümeyi nasıl başarmayı düşünüyorsunuz?” CFO’lar: “Pandemi sonrası bazı konuları tekrar masaya yatırdık. Ürün ve hizmetlerimizdeki değişime devam edeceğiz, ciro artışı için fiyatlandırma politikamızı ve müşteri segmentasyonunu (kategorizasyonu) gözden geçireceğiz. Bunu da daha önce bahsettiğimiz gibi veri analizi, bulut teknolojisi ve otomasyon ile sağlayacağımıza inanıyoruz.”
Vergiler ve yeni çalışma düzeni
Araştırmaya katılanlar Amerikalı CFO’lar olunca, onların vergi gündemi haliyle bizimkinden biraz farklı oluveriyor. Merak edenler için hemen kısa bir özet geçeyim: yeni yönetimle beraber, kurumlar vergisi oranlarında artış beklentisi içindeler. Bunun yanı sıra, uluslararası dijital verginin de pek yakında hayata geçmesini bekliyorlar.
Pandemi sonrası çalışma düzeni ise bambaşka bir konu. Pandoranın kutusunu açmayayım ama hem CFO’ların hem de CHRO’ların (Chief Human Resource Officer-İnsan Kaynakları Grubu Başkanı) önünde hibrit çalışma düzeninden tuttun da teknolojik değişime, oradan da pandeminin ruh sağlığımız üzerindeki etkilerine kadar birçok konu var.
Amerikalı CFO’larla sohbetimizi burada sonlandırırken hepinizin geçmiş bayramını kutlarım.