ABD hisselerinde Fed sonrası iyimser hava devam ediyor. Hisse senedi yatırımcıları faiz artışlarının devam etmesine rağmen ekonominin durgunluğa girmediği bir dünyayı fiyatlıyor.
S&P 500 ve Nasdaq yeni yıl içi zirvelerle boğa piyasasında ilerliyor. Haziran ayında otomotiv, metal, inşaat, enerji, banka, hava yolları gibi döngüsel sektörler güçlü performansıyla dikkat çekiyor.
Hisse senedinin tersine tahvil piyasası ABD ekonomisi için durgunluk sinyali vermeye devam ediyor. Uzun süredir durgunluk fiyatlamasında olduğu ve yanlış çıktığı için itibarı azaldı. Ama geçmiş veri bugüne kadar hep haklı çıktığını söylüyor.
Emek piyasasının halen güçlü olması tahvil piyasasının durgunluk sinyali ile çelişiyor. Ancak istihdam piyasasının esnek bir piyasa olduğu unutulmamalı. Geçmiş durgunluk dönemlerinde işsizlik oranı dip seviyelerden hızla yükseldi.
Fed önümüzdeki aylarda gerçekten 2 x 25 baz puan artış ile yoluna devam edecekse reel faiz seviyesi yüzde 1,5- yüzde 2,0 bandına çıkacak. 2022 Haziran’ında Fed nokta tahminleri yüzde 1,1 tahmini reel faize işaret ediyordu. Reel faizin artması 2024 yılında ekonominin sert yavaşlamasına tetikleyebilir.
Türkiye varlıkları dünyadan bağımsız yukarı yönlü oynak seyrini sürdürüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni ekonomi yönetimine verdiği destek sonrası Türkiye risk primi ve uzun vadeli eurobond faizleri gerilerken, banka hisseleri değer kazanıyor.
Cuma günü TÜSİAD üyeleri ve banka genel müdürleri Mehmet Şimşek ile yaptığı görüşmeler sonrasında yeni yönetimi destekleyen mesajlar verdi. Yeni yönetimin piyasaların gözünde itibarlı olması ekonomideki düzeltmeyi kolaylaştırması anlamında büyük önem taşıyor. Ancak asıl belirleyici olan uygulama olacak.
Yeni yönetimi bayram öncesi üç kritik karar bekliyor: (i) bankalar için verilen liralaşma hedefinin aşağı çekilmesi, (ii) politika faiz oranının piyasa faizlerine yaklaşması, (iii) asgari ücrete rekabet koşullarını zorlamayacak bir zam yapılması.
Para Politikası Kurulunda faizlerin yüzde 25’e artırılmasını bekliyoruz. Mevduat faizlerinin yüzde 35’in üzerinde olduğu bir ortamda söz konusu faiz artışı bankaları da, şirketleri kesimini de zorlamayacaktır.
Bankaların liralaşma hedeflerinin yüzde 50’nin altına çekilmesi Para Politikası Kurulu toplantısı öncesi piyasa faizlerinin aşağı gelmesini sağlayarak, politika faizi ile piyasa faizi arasındaki makasın daralmasını sağlar.
Para politikasının sıkılaşması ve makro ihtiyati tedbirlerin normalleşmesi ile verilen mesajın etkili olması için asgari ücret ilave artışının da makul bir rakam olması gerekir.
Asgari ücretin seçim öncesinde işaret edilen 500 dolar (11,750) civarında belirlenmesi Türkiye ekonomisinin kur, enflasyon, ücret sarmalından çıkışı zorlaştıracaktır. İki tarafında memnun olmadan kabul edeceği, ekonomik dengeleri fazla zorlamayacak adil bir denge için 11.000 TL civarında bir ücret öngörüyoruz.