Bayılıyorum bu bahar havalarına!

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

Ne baharı, diyebilirsiniz; haklısınız. Kışın göbeğindeyken bahar havasından söz ediyoruz. Ama bu bahar başka bahar...

Ben ekonomideki özellikle de piyasalardaki bahar(!) havalarından söz ediyorum. Havasından da değil, dikkat ediniz çoğul kullanıyorum.

Ölümü gösteriyorlar, sonrasında sıtma vız gelip tırıs gidiyor, nasıl da razı oluyoruz.

Bir haberle kötümserlikten yüzümüz asılıyor, yeni söylemle yüzümüz düşüyor; ardından gelen bir haberle bu kez yüzümüzde güller açıveriyor. Oysa tam kara kışı yaşıyoruz...

Sorunlarımız ağır, hem çok ağır; sorunlarımız bugünden yarına geride bırakılabilecek gibi de değil.

Bir dizi sorunumuz var; dış politikada, güvenlikte, ekonomide... Bunları bugünden yarına çözemeyeceğimiz ortada, bu da normal. Zaten her kim bu sorunları bir çırpıda çözebileceğini söylüyorsa abartıyordur, hatta daha yalın ifade edelim, yalan söylüyordur.

Ama bir yerden de başlamamız gerekiyor değil mi. Her şeyi akışına bırakmışız, sorunların kendi kendine hallolmasını bekliyoruz, böyle bir havamız var.

★★★

ABD İranlı generali öldürüyor, bir anda “Eyvah, savaş geliyor; öldük, bittik, battık” diye büyük bir endişeye kapılıyoruz. Pek haksız da sayılmayız tabii ki, her şey yanı başımızda cereyan ediyor. Sonra İran’ın misillemesi, olay büyüyecek derken Trump’tan gelen ılımlı sayılabilecek açıklama ve bir anda sorunu tümüyle geride bıraktığımız izlenimi...

Belki de bir bakıma işimize geliyor ABD-İran gerginliği. Tüm dikkatimizi bu konuya vermiş durumdayız.

İki bin kilometre uzağa, Libya’ya Türk askeri ya da “tanımlanamayan asker” göndereceğiz, gerekçeyi hala tam olarak bilmiyoruz. Bu adeta kimsenin umurunda değil.

Bir yandan önemsemiyor gibi davranıyoruz ama yabancıya öylesine göbekten bağlı hale gelmişiz ki, Libya konusu iç piyasalarımızı hiç mi hiç etkilemiyor ama ABD-İran konusu tüm dengelerimizi bir anda sarsabiliyor. Sorun şimdilik tatlıya bağlanmış gibi olunca sarsıntı bir anda bitiyor ve müthiş bir bahar havası yaşamaya başlıyoruz. Çünkü Libya bizim konumuz ya da sorunumuz, ABD-İran konusu ise uluslararası.

★★★

Şunu atlıyoruz; ABD ile İran arasındaki sorun yeni değil, son dönemde bir kıvılcımla büyüdü, o sorun hala var, yıllarca da olacak. Ama diğer yanda bizim içinde olduğumuz çok daha büyük sorunlar söz konusu.

Yıllardır büyüyen ve adeta kangren haline gelen bir Suriye ve mülteciler sorunumuz var. Bu yetmezmiş gibi şimdi de başımıza bir Libya sorunu alıyoruz.

Ama bunlar önemli değil(!), ABD-İran gerginliği şimdilik sona erdi ya, piyasalarımız bahar havasına girip coşabilir. Nitekim coştu da zaten.

★★★

Ya ekonomik sorunlar ne olacak?

Bir kere biz ekonomide amaçla aracı çoğu kez karıştırıyoruz.

Ekonomide en temel amacın refahı artırmak olduğunu unutuyoruz.

Girişte de belirttik ya, ekonomiyi de kendi haline bırakmışız, pek sevdiğimiz baz etkisi sayesinde bazı şeylerin kendi kendine düzelmesini bekliyoruz. Baz etkisiyle geçen yıl enflasyonu aşağı çektik, bu yıl da en azından ilk iki çeyrekte büyümeyi yukarı iteceğiz.

Sonra da, “Enflasyonla mücadelede başarı sağladık, büyümeyi hızlandıracağız vs. vs.” diyoruz.

İyi de bu konularda ne yaptık ki, ne yapıyoruz ki?

Örneğin enflasyonla mücadele konusunda çok değil üç beş madde sıralayabilecek durumda mıyız?

Faizi indirmenin etkisini ilk sıraya biz koyalım.

İkinci sıraya da patates ve soğan ihracatına getirilen kısıtlamayı.

Peki üçüncüsü ne ya da dördüncüsü, beşincisi?

Ekonomide bir şey yapılmıyormuş, hiç sorun değil, dış politika kaynaklı bahar geldi bir kere, açıverdi çiçekler; artmıyor değil mi döviz, geride kalmadı mı Orta Doğu’daki gerginlik; öyleyse vur patlasın, çal oynasın!

Bu ülke böylesine işsizlik görmedi. Ne baharından söz ediyoruz! Neredeyse 1.3 milyonu üniversite mezunu olmak üzere 4.5 milyonu aşkın işsiz var.

Manşetler atılıyor; sıfır konutlar için faiz yüzde 0.79’a düşürüldü, diye. Sıfır konutlar satılsın ki yenileri yapılabilsin. Bundan ala bahar havası mı olur!

Hele şu kanalı bir yapalım. Bakın yabancı nasıl da akın edecek Türkiye’ye, dünyanın yeni cazibe merkezi olacağız. Asıl baharı o zaman görün siz...

Tüm yazılarını göster