“Futbol basit bir oyundur, zor olan bu oyunu basit oynayabilmektir.”
Geçen haftaki yazımı futbol duayeni, Barselona ekolünün yaratıcısı büyük hoca Johann Cruyff ’un bu sözleriyle bitirmiş ve hayatın fena halde futbola benzediğini söylemiştim.
Yaklaşık bir aydır devam eden ve tüm dünyanın büyük bir ilgiyle takip ettiği futbolun bir numaralı organizasyonu olan Dünya Kupası sona erdi.
Geriye bize ilham verecek birçok hikâye kaldı. Hiç kuşkusuz bu turnuvanın en güzel hikayesini dünyanın en iyisi olma iddiasını bir kez daha perçinleyen Messi ve ülkesi Arjantin yazdı.
Messi turnuva boyunca duygularını doğru yöneterek liderlik özelliklerini sergiledi. Ancak Arjantin’i şampiyonluğa taşıyan, Messi’nin ifadesiyle, kendisine terinin son damlasına kadar destek veren takım arkadaşlarıydı.
Arjantin, yaklaşık 36 yıldır bu kupayı kazanamıyordu. Çok değil sekiz yıl önce finalde penaltılarda kaybetmişlerdi. Dünyanın en iyi futbolcusuna sahip olmaları yetmiyordu.
Ta ki Arjantin takımının genç teknik direktörü Scaloni çok basit bir sistem oluşturana kadar…
Scaloni takımdaki herkesi savaşçı ve koşmayı seven oyunculardan kurdu. Böylelikle Messi’nin gereksiz efor sarf etmesi önlenecek ve yeteneğini gol üretmeye harcayacaktı.
Öyle de oldu. Takımdaki bütün oyuncular kendi ifadeleriyle ölesiye mücadele edip, Messi’nin gol üretmesine olanak sağladılar.
Böylelikle Arjantin ve Messi çok basit bir sistem kurarak kupanın favorisi Fransa’ya devirip, şampiyon olmayı başardı.
Basitleştirebilmek sadece futbolda değil iş hayatında da zordur ancak gerçekleştirilebilirse başarıyı getirir.
Markette tek olmanın formülü
Google’in dünyanın en çok tercih edilen arama motoru olmasının arkasındaki sır nedir? Google’in yaratıcıları ve konunun uzmanları en büyük nedenlerin başında basitleştirebilmenin geldiği konusunda birleşiyor.
Google’dan önce Yahoo, arama motorlarında marketin baskın şirketiydi. İnsanlar arama motoru olarak Yahoo’yu tercih ediyordu. Ancak Google devreye girip sistemi basitleştirmeyi başardı ve bu alanda rakibini alt edip zirveye ulaştı.
“Dünyanın bütün bilgilerini organize edip herkesin kolayca ulaşabileceği hale getirmek” amacıyla kurulan Google o günden bu yana basit sistemler kurma vizyonuyla hareket ediyor.
Google, yıllar geçmesine rağmen hala daha tek bir kutudan ibaret olan ana sayfadan ibaret ve biz bu basit ana sayfa sayesinde istediğimiz bütün bilgilere ulaşabiliyoruz.
Geçtiğimiz aylarda Google’ın CEO’su çalışanlarına anket yaparak sistemlerini nasıl daha fazla basitleştirebilecekleri sordu. Sorular sorarak zamandan ve kaynaklardan nasıl tasarruf edebileceklerini keşfetmeye çalıştı. Son dönemde gelirlerinde azalma görülen Google için çare arayan CEO, çözümü yine daha da basit sistemler geliştirmekte bulmuştu.
Daha az maliyet daha çok hizmet
Basitleştirme konusunda bir başka başarılı örnek de Amerikan havayolu şirketi Southwest Airlines.
“Her şeyi basitleştiriyoruz” mottosuyla yola çıkan Southwest, 42 yıldır sürekli kâr ediyor. Amaçlarını basit bir şekilde “İnsanların bir şehirden diğerine kolayca ulaşmalarını sağlamak” olarak anlatan Southwest Airlines’ın uçuşlarında tek bir uçak modeli (Boeing 737) tercih ediliyor. Böylelikle uçak pilotu ve hostesler uçağa yabancılık hissetmiyor ve daha iyi hizmet verebiliyorlar. Yolculara koltuk numarası verilmiyor, önce gelen istediği koltuğa oturuyor. Yemek servisi verilmiyor, yolcular kendi yemeklerini getirebiliyor. Basit bir sistem sayesinde maliyetler düşürülüp müşteriye verilen hizmet kalitesi yükseltiliyor.
Apple’ın efsanevi lideri Steve Jobs’un basitleştirme konusunda söylediği sözler de oldukça etkileyici: “Beni ve Apple’ı başarıya götüren iki olgu var. Odaklanmak ve basitleştirebilmek. Basit olanı yaratabilmek karmaşık şeylerden daha zordur. Düşüncelerinizi berrak ve net hale getirmek için çok çalışırsanız sistemleri basitleştirebilirsiniz. İşte o zaman dağları yerinden oynatabilirsiniz.”
Bizim kültürümüzde basitlik
Dünyanın en ilham veren liderlerine, ünlü filozoflarına, etkileyici konuşmacılarına kulak verdiğiniz zaman onların da elde ettikleri bilgileri basitleştirip insanlara sunduklarında başarılı olduklarını görürsünüz. Leonardo Da Vinci bir söyleşisinde basitleştirmeyi en gelişmiş olmakla eş anlamlı kullanmıştır.
Amerika’da akıllı bir davranış gösterdiğinizde “basit” anlamına gelen “simple” kelimesi kullanılır. Oysaki bizim kültürümüzde “basit” kelimesi, olumsuz düşünülür. Sözlük anlamlarına baktığınız zaman “özelliği olmayan, bilgisi görgüsü kısıtlı olan” seklinde açıklanır. Bu yüzden olmalı ki bizim ülkemizde nice profesörler, hatipler, öğretmenler, yöneticiler, yazarlar, ağdalı sözcükler kurmaya bayılır. Böylelikle kendilerini daha çok otorite gibi hissederler. Halbuki insanlara etkileyici biçimde ulaşmanın yolu basitleştirebilmektir. Konfüçyüs’ün de dediği gibi “Hayat aslında basittir. Karmaşık hale getirmek için biz ısrar ediyoruz.”
Basit olana, basitleştirmeye olan bakış açımızı değiştirmenin vakti gelmedi mi?