Kamu genelde, geçilmeyen köprüden, uçulmayan havaalanlarından halkın cebine el atmakla eleştiriliyordu. Şimdi de parası olanlar için halkın cebine el atılıyor. Kur Korumalı Mevduat (KKM) için Hazine’ye yüklenen külfeti, Bakan Nebati; “15 milyar $” diye ifade ediyor.
Yılsonunda bunun daha fazla olacağı hesabını yapanlar yok değil. Fakat şurası gerçek ki Hazine’ye külfeti ne olursa olsun, bu kadar para; bankada bulunmayanın, vergi ödeyenlerin cebinden alıp; “dövize meyletmesin” gerekçesiyle mevduatı olanın cebine aktarıyorsun.
GELİR DAĞILIMINI DEVLET ELİYLE BOZMAK
Masal kahramanı Robin Hood; zenginden alıp, fakire veriyordu. Ancak Robin Hood’un aksine, bu KKM ile yoksuldan alıp, varsıla aktarıyoruz. Hâlbuki bize zekât emredilmişti. Servetinin kırkta birini (%2,5) yoksula dağıtacaktık. Sosyal adaleti ve toplumsal barışı sağlamak için bu bize farz kılınmıştı.
Peki neden? Aman dolar zıplamasın, dolarizasyon artmasın, kur çıldırmasın diyerek, zaten parası olana “dövize meyletmesin” bahanesiyle kaynak aktarmanın ilahi adaletle de sosyal barışla da ilgisi yok… Üstelik kuru korumanın maliyeti, bütçe açığı üzerinden enflasyon olarak bize geri döneceği kesin iken…
İKİ SORU İKİ CEVAP
İyi de bunu neden yapıyoruz?
Görünür sebep; kur zıplamasın… Gerekli miydi? Evet. Sürdürmek lazım mı? Hayır. Kuru bir yerde tutmak adına ekonominin temel dengesini sağlamada, heteredoks adımdı, ezber bozan davranıştı. Kuru tuttu da… Fakat şapkadan çıkan bu tavşanın maliyeti hesaba katılırsa sürdürülebilir olmadığı net.
Kur korumalı mevduat ne kadar sürer?
Görünen o ki başka yöntem bulunamadığı için kur korumalı mevduat 2023’e hatta belki de seçimlere kadar devam edecek. Bankada parası olanlara kur konforu sağlamayı sürdüreceğiz ve zaten enflasyonun bozduğu gelir dağılımını, kamu marifetiyle daha da bozacağız.
NOT
FAKİRİN PARASI İLE ZENGİNİN KURU KORUNMALI MI?
Türkiye’de Kur korumalı Mevduat ile yarım trilyon liralık bir mevduata enflasyon kalkanı getirildi. Ancak sorum şudur; 84 milyonun kaçı bundan yararlanıyor? Cevap basit; bankada parası olan... Yani varsıllar.
Peki ya bankada birikimi olmayan halkın %80’i? Yüzde 80 neden yüzde 20’yi koruyor? Buna kurunun yanında yaşı yakmak denir. Zenginin kurunu, fakirin yaşı ile neden suluyoruz? Kur’unun yanında yaşı yakmanın anlamı ne? Adalet bunun neresinde? Ben bilemedim, bilen beri gelsin…