Banka hesaplarının başkalarına kullandırmanın cezası!

Ahmet KORKMAZ

Vergi Müfettişi

Son zamanlarda yoğun olarak banka hesaplarını başkalarını belli bir komisyon karşılığında kullandıranlar hakkında vergi incelemeleri gerçekleştirilmektedir. Gerçek kişi ya da tüzel kişinin inceleme yılında vergi beyanları boş olmasına rağmen örneğin banka işlem hacminin 300 milyon TL gibi faaliyeti ile orantısız bir rakama ulaştığı zaman banka hesaplarının başkalarına kullandırıldığı kanaati oluşmakta ve vergi incelemesi gerçekleştirilmektedir. İşte bu durumda banka hesaplarını kullandıranları hangi yaptırımlar beklemektedir?

Başkasının Hesabının Kullanılması

5549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’un 15. Maddesi hükmüne göre; Yükümlüler nezdinde veya aracılığıyla yapılacak kimlik tespitini gerektiren işlemlerde, kendi adına ve fakat başkası hesabına hareket eden kimse, bu işlemleri yapmadan önce kimin hesabına hareket ettiğini yükümlülere yazılı olarak bildirmediği takdirde altı aydan bir yıla kadar hapis veya beşbin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır.

Maddeyle yükümlüler nezdinde veya bunlar aracılığı ile yapılan işlemlerde, işlemin esas sahibinin kimliğinin gizli tutulmasının önlenmesi amaçlanmıştır. Kişilerin kendi adına ve fakat başkası hesabına işlem yapması ancak bunu gizlemesi durumunda, kimlik tespit yükümlülüğü ile hedeflenen amaca tam olarak ulaşılamamaktadır. Bu nedenle işlemi yapan kişinin başkası hesabına hareket etmesi halinde bu durumu yükümlülere yazılı olarak bildirmesi, aksi takdirde cezalandırılması hüküm altına alınmıştır.

Yükümlü

5549 sayılı Kanunun 2/1-d. maddesi hükmüne göre, yükümlü; Bankacılık, sigortacılık, bireysel emeklilik, sermaye piyasaları, ödünç para verme ve diğer finansal hizmetler ile posta ve taşımacılık, talih ve bahis oyunları alanında faaliyet gösterenler; döviz, taşınmaz, değerli taş ve maden, mücevher, nakil vasıtası, iş makinesi, tarihi eser, sanat eseri ve antika ticareti ile iştigal edenler veya bu faaliyetlere aracılık edenler ile noterler, spor kulüpleri, savunma hakkı bakımından diğer kanun hükümlerine aykırı olmamak ve 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 35 inci maddesinin birinci fıkrası ile alternatif uyuşmazlık çözüm yolları kapsamında ifa edilen mesleki çalışmalar nedeniyle edinilen bilgiler hariç olmak üzere, taşınmaz alım satımı, sınırlı ayni hak kurulması ve kaldırılması, şirket, vakıf ve dernek kurulması, birleştirilmesi ile bunların idaresi, devredilmesi ve tasfiyesi işlerine ilişkin finansal işlemlerin gerçekleştirilmesi, banka, menkul kıymet ve her türlü hesaplar ile bu hesaplarda yer alan varlıkların idaresi işleriyle sınırlı olmak üzere serbest avukatlar ve Cumhurbaşkanınca belirlenen diğer alanlarda faaliyet gösterenleri ifade eder.

Kimlik Tespiti

Suç Gelirlerinin Aklanmasının Ve Terörün Finansmanının Önlenmesine  Dair  Tedbirler Hakkında Yönetmelik’in 5. Maddesine göre; Yükümlüler;

  1. a) Sürekli iş ilişkisi tesisinde tutar gözetmeksizin, 
  1. b) İşlem tutarı ya da birbiriyle bağlantılı birden fazla işlemin toplam tutarı seksenbeşbin TL veya üzerinde olduğunda,
  2. c) Elektronik transferlerde işlem tutarı ya da birbiriyle bağlantılı birden fazla işlemin toplam tutarı yedibinbeşyüz TL veya üzerinde olduğunda,
  3. d) Şüpheli işlem bildirimini gerektiren durumlarda tutar gözetmeksizin,
  1. e) Daha önce elde edilen müşteri kimlik bilgilerinin yeterliliği ve doğruluğu konusunda şüphe olduğunda tutar gözetmeksizin,

kimliğe ilişkin bilgileri almak ve bu bilgilerin doğruluğunu teyit etmek suretiyle müşterilerinin ve müşterileri adına veya hesabına hareket edenlerin kimliğini tespit etmek ve işlemin gerçek faydalanıcısının ortaya çıkarılması için gerekli tedbirleri almak zorundadır.

Kimlik tespiti, iş ilişkisi tesisinden veya işlem yapılmadan önce tamamlanır.

Sürekli iş ilişkisi tesisinde, iş ilişkisinin amacı ve mahiyeti hakkında bilgi alınır.

İzinsiz Faaliyette Bulunmak

6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanunu hükümlerine göre; Para Transferi işlemlerinin ödeme hizmeti olduğu, bankaların ödeme hizmeti sağlayıcısı olduğu, mezkur Kanun kapsamında ödeme hizmetleri alanında faaliyette bulunmak isteyen ödeme kuruluşunun Merkez Bankasından izin almak kaydıyla faaliyette bulunabileceği belirtilmiştir.

6493 sayılı Kanunun 28. Maddesi hükümlerine göre; Bu Kanuna göre alınması gereken izinleri almaksızın sistem işleticisi, ödeme kuruluşu veya elektronik para kuruluşu gibi faaliyet gösteren gerçek kişiler ile tüzel kişilerin görevlileri bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

Bu Kanuna göre alınması gereken izinleri almaksızın ticaret unvanlarında, her türlü belgelerde, ilan ve reklamlarda veya kamuoyuna yaptıkları açıklamalarda sistem işleticisi, ödeme kuruluşu veya elektronik para kuruluşu gibi faaliyet gösterdiği izlenimini yaratacak söz ve deyimleri kullanan gerçek kişiler ile tüzel kişilerin görevlileri bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

Birinci ve ikinci fıkra kapsamında tanımlanan suçların bir iş yeri bünyesinde işlenmesi hâlinde bu işyerinin iki aydan altı aya kadar, tekerrür hâlinde sürekli olarak kapatılmasına karar verilebilir.

Bu Kanun kapsamında verilmiş olan faaliyet izni iptal edilen sistem işleticisinin, ödeme kuruluşunun veya elektronik para kuruluşunun faaliyetine devam etmesi durumunda da bu madde hükümleri uygulanır.

Gerçek Faydalanıcıya İlişkin Bildirimde Bulunmak

529 sıra nolu Vergi Usul Genel Tebliği’ne göre, gerçek faydalanıcı; tüzel kişi veya tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri nihai olarak kontrolünde bulunduran ya da bunlar üzerinde nihai nüfuz sahibi olan gerçek kişi veya kişileri ifade eder.

529 sıra nolu Vergi Usul Genel Tebliği'nin "Diğer hususlar ve cezai yaptırım" başlıklı 8'inci maddesinin 3'üncü fıkrasına göre Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı tarafından yapılacak araştırma, inceleme ve uluslararası bilgi değişimi ile vergi incelemesine yetkili olanlar tarafından yapılacak araştırma ve incelemeler neticesinde, 4 üncü maddede yer verilen mükellef ve diğer kişilerin gerçek faydalanıcı bilgisine ilişkin hatalı kayıtların bulunduğunun tespit edilmesi halinde, gerekli cezai işlemlerin ve sicil kayıtlarında gerekli değişikliklerin yapılabilmesi amacıyla Gelir İdaresi Başkanlığına bilgi verilir.

Gerçek faydalanıcılığa ilişkin tespit edilen ihlaller dolayısıyla ihlali gerçekleştiren mükellef ve kesilmesi önerilen özel usulsüzlük cezası bilgilerinin Mali Suçları Araştırma

Kurulu Başkanlığı'na bildirilmesi gerekmektedir.

Sonuç Olarak Banka Hesaplarını Başkalarına Kullandıranları Hangi Cezalar Bekliyor?

1-) Banka hesapları vasıtasıyla şahıs veya şirketlerin, ödeme veya tahsilatlarına aracılık ederek komisyon geliri elde edilmesi nedeniyle  (Kanun şartlarına uygun matrah/vergi artırımı olmaması koşuluyla) Gelir Vergisi/Kurumlar Vergisi, Geçici Vergi ve KDV açısından Vergi İnceleme Raporları düzenlenecektir.

2-) 1 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 231. Maddesi ile Malî Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığına verilen görev ve yetkiler kapsamında değerlendirilmek Üzere 549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’un 15.maddesi hükümleri gereği Malî Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığına gönderilmek üzere Görüş ve Öneri Raporu düzenlenecektir.

3-) 6493 Sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’un 28. Maddesi kapsamında Merkez Bankasından izinsiz faaliyette bulunulduğundan konunun değerlendirilmesi için Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına gönderilmek üzere Görüş ve Öneri Raporu düzenlenecektir.

4-) İncelenen mükellefin banka hesaplarını kullandırmanın yanında bu hesap hareketlerini gerçek bir görüntü vermek üzere sahte fatura düzenlemesi halinde 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b. ve 367. Maddesi hükümleri gereği suçu işleyen şahıs hakkında yetkili Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmak üzere Vergi Suç Raporu düzenlenecektir.

5-) Gerçek faydalanıcılığa ilişkin hatalı kayıt bulunduğunun tespiti halinde; Vergi Müfettişlerince Gelir İdaresi Başkanlığına gönderilmek ve Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığına da bilgi verilmek üzere gerçek faydalanıcıların ad-soyad ve T.C. kimlik bilgilerine ayrıntılı olarak yer verilmesi gerekmektedir.

Tüm yazılarını göster