Avrupa patent sisteminde yenilik: Üniter patent ve üniter patent mahkemesi

Av. İlhami GÜNEŞ - Emekli Fikri ve Sınai Haklar Yargıcı

Bir Avrupa patenti sahibi hakkını birden fala ülkede korumak istediğinde farklı ve şaşırtıcı sonuçlarla karşılaşabilmekte, aşırı pahalı yargı masrafları söz konusu olmaktadır. Zira, Avrupa patentlerine tecavüz ve bunların hükümsüzlüğü davalarına halen ulusal mahkemelerde bakılmakta olup bu durum paralel ve uyumsuz yargı sonuçlarına yol açmaktadır. Aynı patentle ilgili bir ülke yargısı hükümsüzlük kararı verirken bir diğeri patenti koruyabilmektedir.

14-16 Ekim 2005’te Venedik’de toplanan 1. Avrupa Patent Hakimleri Konferansı’nın, patent hukuku uygulaması eğitimleri ve eşgüdüm tartışmaları yanında önemli bir çıktısı da tüm Avrupa’da patent yargısı ve tescil süreçlerinin basitleştirilmesi, mahkeme kararlarında uyumsuzluğun giderilmesi, öngörülebilirliğin artırılması ve tescillerin korunması alanında ekonomi sağlanmasına ilişkin niyet kararıydı. Türkiye adına (AB üyesi olmamakla birlikte Avrupa Patent Anlaşması üyesi olarak gözlemci ülke sıfatıyla) imzacılarından biri olduğum o kararda; Avrupa Birliği ülkelerindeki endüstri çevrelerinin beklentilerini yansıtan Avrupa patent yargıçları, tek patent ve tek yargı ihtiyacının altını çizmişlerdi. Bu ilk adım, üye ülkelerin parlamentoları ve Avrupa Birliği karar vericilerinin konuyu enine boyuna tartışmasının yasalaşmasının önünü açtı ve bu uzun süreç günümüze ortak tek patent mahkemesinin gerçekleşmesiyle gelmiş oldu.

Üniter patent kavramı ve özelikleri

Gerçekten de pek çok örnek bulunmakla birlikte, Epilady davaları Patent yargısında uyumsuz kararlara ve hukuki belirsizliğe tipiktir; Epilady adlı tüy dökücü cihaza ait patent sahibi Panamanian, aynı tecavüz konusu aynı patent ve suçlanan cihazla ilgili olarak çeşitli Avrupa ülkelerinde farklı kararlar almıştır (Users/Administrator/Downloads/ halcasid,+Journal+manager,+ 19_5IndIntl&CompLRev461( 1994-1995).pdf ).

Üniter Patent Anlaşması çerçevesinde, farklı ülkelerden seçilen hakimlerle teşkil edilen merkezi ilk derece mahkeme ve temyiz yargısı yapan üst mahkeme, Üniter Patentlere ve Avrupa Patentlerine (opt out yapılmayan) ilişkin hakkın kapsamı ve sınırlamaları hakkında uyumlu kılacak, 2004/48 sayılı Koruma Direktifi’nin de ötesinde çareler üretecek nitelikte münhasır yargı yetkisine sahiptir.

Üniter Patent Mahkemesi (UPC), Münih ve Paris’te yer alan merkezi birimler ve birkaç yerel, bölgesel birimden oluşan ilk derece mahkemesiyle, Luksemburg’da kurulu Temyiz Mahkemesi’nden oluşmaktadır (https://www.unified-patent- court.org/sites/default/files/ upc-agreement.pdf ).

Üniter patent (unitary patent) olarak da bilinen üniter etkili Avrupa patenti, Avrupa Birliği’ne katılan üye ülkelerde tek ve yeknesak etkiden yararlanacak bir Avrupa patentidir. Üniter patent nasıl elde edilecek ve korunacaktır?

Avrupa patent sözleşmesinin verdiği yetki ve usulle, Avrupa patentinin verilmesinden sonraki bir ay içinde patent sahibi, ilgili ülkelerde, Avrupa patentinin geçerliliğinin yerine getirilmesini talep edebilmektedir. Üniter Avrupa patentinin ihlal ve hükümsüzlük işlemleri ise Üniter (Birleşik) Patent Mahkemesi (UPC) önünde yürüyecektir. Üniter patent, salt tüm katılımcı üye devletler açısından sınırlı olarak, hukuki işlemlere veya tecavüz ve hükümsüzlük davası konusu edilebilecektir. Avrupa’da üniter etkili patentler şimdilik resmi üç Avrupa dilinde, (İngilizce, Almanca ve Fransızca) verilmekte olup üniter etki başladığında çeviri gerektirmemesi beklenmektedir. Yeni verilen Avrupa patentlerinin üniter etkisi UPC’yi imzalamış olan tüm ülkeler bakımından UPC Anlaşmasının geçerlilik tarihinden itibaren başlayacaktır. UPC Anlaşması, 25.02.2013’te 25 AB üyesi ülkenin (İspanya, Polonya hariç) imzalamasıyla tamamlanmış olup Avusturya’nın iç mevzuatına göre onay işlemini tevdi etmesiyle 19.06.2022’de yürürlüğe girmiştir. (https:// www.epo.org/news-events/ news/2022/20220117.html )

Bununla birlikte, AB üyesi olmayan Türkiye sistem dışındadır. Yine parlamentolarından onay çıkmayan bazı Avrupa ülkeleri de İspanya ve Polonya ile sonradan AB’den ayrılan İngiltere ve AB dışında olan İsviçre ve Türkiye de UPC omurgasını oluşturan akitler arasında değildir. Elbette Türkiye’nin designe (koruma istenen) olduğu Avrupa patentleri bakımından, patent sahibince “opt out” beyanı yapılarak yargı yetkisini belirlemek mümkün bulunmaktadır. Patent sahibi tarafından Opt out (vaz geçme, çekince) bildirimi ve tescil edildikten sonra Üniter Patent Mahkemesi (UPC), Avrupa patenti veya ilgili Avrupa patent başvurusu bakımından artık herhangi bir yargı yetkisine sahip değildir. Patent veya başvuru, yalnızca yetkili ulusal mahkemelerin yargı yetkisine tabi olacaktır. “Opt out” bildirilip tescil edildikten sonra vazgeçme, hak sahibi bu beyanını Üniter Patent Mahkemesi (UPC) sözleşmesinin 83.4 maddesi uyarınca geri çekmedikçe, ilgili Avrupa patentinin tüm geçerlilik süresi boyunca yürürlükte kalmaktadır (https:// www.unified-patent-court.org/ news).

Üniter Patent Mahkeme Sistemi akit AB üyesi ülkelerin kendi yargılarının bir parçası olarak, ortak mahkeme sistemidir. UPC Anlaşmasını onaylayan tüm AB üyesi ülkeler UPC’ye taraftır. 2023’ün başlarında yürürlüğü beklenen Avrupa Üniter patent rejimi, sayısı 24’e varan ülkede “tek” patent korumasını tek üniter patent aracılığı ile sağlayacak gibi görünüyordu.

Ancak Brexit, İspanya ve Polonya örnekleri yanında, imzacı bazı ülkelerden de parlamento onaylarının çıkmaması nedeniyle kısmen akim kalmıştır. Buna karşın önemli coğrafi farklılıklar varlığını sürdürecektir. Devir ve lisanslama üniter olarak bir kısım Avrupa coğrafyasında mümkün iken, sistem dışı ülkelerde ulusal patent olarak işlem görecek, varlığını sürdürecektir.

Patent başvuru tarihinde başvuranın ikamet yeri veya şubesinin, işletmesinin bulunduğu yer hukukuna göre üniter patentin yönetilmesi; ilk üniter patentlerin de önümüzdeki yılın başından itibaren verilmesi beklenmektedir. Başvuru sahipleri Avrupa Patent sicilinde başvurularının nasıl kaydedildiğini izlemek durumundadır. Üniter patent mevzuatında, hak sahipliği ve çalışan tazminat ve bedel haklarıyla ilgili düzenlemeler bulunmamakta olup, bu konular ulusal patent yasalarına göre ele alınacaktır. Nitekim Avrupa Patent Sözleşmesi m. 60’a göre çalışan buluşlarıyla ilgili uyuşmazlıklar ulusal hukuklara tabi bulunmaktadır.

Üniter Patent Mahkemesi (UPC), Avrupa patentleri ve üniter etkili Avrupa patentleri üzerinde münhasır yargı yetkisine sahip olacaktır. Ancak 7 yıllık geçiş sürecinde bu münhasır yetkiye “opt out” yöntemiyle istisna getirilmiş bulunmaktadır. Geçiş döneminde bir kez “opt out” yapılmakla patentin kalan süresi boyunca yargı yetkisi UPC’nin dışına çıkmaktadır. Geçiş döneminde Avrupa patentleriyle ilgili davalar ulusal mahkemeler önünde görülmeye devam edecektir. Geçiş döneminde, UPC önünde dava konusu edilmemek kaydıyla, geçiş döneminde verilmiş veya başvurusu yapılmış olan bir Avrupa patenti veya başvurusu sahibi “opt out” imkânından yararlanabilecektir. Bu tercih patent siciline tescil ile etki doğuracak ve herhangi bir zamanda geri çekilebilecektir.

Sonuç

Üniter Patent ve Üniter Patent Mahkemesi (UPC), mevcut merkezi Avrupa patent verme sisteminin tamamlayıcısı ve sistemin güçlenmesini sağlayıcı kurumlar olarak tasarlanmıştır. Bu sayede yüksek maliyetlere yol açan paralel yargılamaların önüne geçilmiş olacak ve hukuki öngörülebilirlik artırılmış olacaktır. Üniter Patent Mahkemesi (UPC), Avrupa Patent Ofisi tarafından verilen patentlerin tecavüz ve hükümsüzlük davalarına bakmaya yetkili, uluslararası bir mahkemedir. Üniter patent rejimi ve Üniter patent mahkeme sistemi, gerek bölgesel yargı alanında gerekse evrensel olarak Patent Hukuku’na ve yargısına olumlu etkiler yaparak sisteme güveni artıracak, yeknesak, adil ve tasarruflu bir hak arama sürecini yerleştirecektir. Avrupa patenti sahiplerinin (gerçek kişi veya tüzel kişiler) haklarını temsil eden patent belgelerinin yönetim ve yargıya tabi olmak yönünden akıbeti hakkında geçiş döneminde karar vermek ve UPC’nin mahkeme yönetim sistemi yoluyla bunu tescillemek durumundadır.

Tüm yazılarını göster