Atık değerlendirme konusunu ciddiye almalıyız

Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ

Güven yaratmanın ilk adımı, “ilkeler kalelerimizdir” sözünü içselleştirmektir. İkinci adımı, özellikle toplumsal sorumluluk alanlarında on düşünüp bir karar vermektir. Kamu yönetiminde “Kervan yolda düzelir” diyenler, “gemi limanda batar” diyen halkın akıl birikimini de unutmamalı. Türker Kılıç’ın “Yeni Bilim: Bağlantısallık, Yeni Kültür: Yaşamdaşlık” kitabında bize öğrettiği “bağlantısal bütünlük özeni” olmayan kararlar ve uygulamalar israfa yol açar. Saha uygulamalarında ayrıntılı izleme, gözleme ve analiz etme özeni göstermeyenler bilerek ya da bilmeyerek zenginlik üretmenin önüne engeller koyar. Engelleyici tutumun son örneklerinden biri de plastik atık ithalatında toptancı bir anlayışla koyulan “yasak”tır. 9 Temmuz 2021 günü DÜNYA Gazetesi manşetinde “ İthal plastik atıkta yasak kararı kalkıyor” haberi de hatadan geri dönülmüştür. İyi incelenmeden, ayrıntıda irdelenmeden, ekosistem etkileşimi ve bağlantısal bütünlüğü gözetilmeden toptancı kararlardan sakınmalıyız.

Hatadan dönüldüğü haberinin çıktığı günün erken saatlerinde İzmit’te Köseköy’de tesisleri bulunan Garanti Geri Dönüşüm firmasın gittik. Tesisin kurucusu genç girişimci Bilal Tuğrul, Genel Müdür Ziya Kaya ve Danışman S. Sabit Durlanık’la uzun bir söyleşi yaparak, “plastik atık” konusunun nasıl değerlendirilmesi gerektiğini sorguladık. Barış Sedef ve Çağlar Bakır’ın da katıldığı söyleşide bu alt sektörle ilgili bakış açılarını kavramaya çalıştık.

Bir danışmanın uyarıları

  1. Sabit Durlanık’a, “Plastik atık konusunda nasıl bakmalıyız?” sorusunu yöneltiyoruz. Geniş bir pencereden bakarak diyor ki, “ Önce plastik atıkları da diğer işlenmiş malzeme atıkları gibi sürekli üretildiklerini unutmayalım. Atıkları en iyi değerlendirme yöntemleri bulamazsak, kirlilik ve diğer tehlikeler bir çığ gibi büyüyecektir. İkincisi, tekstilden cam üretimine, plastikten ahşaba atık değerlendirmede kadınlarımızın yüksek oranda iş yaşamına katıldıklarını bilelim. Bu sektörün bütün dünyada gönüllü katılım ve yasal düzenlemelerle yönlendirildiğini; merkezi ve yerel yönetimlerin önemli sorunlarından biri olduğunu anımsayalım. Evsel atıklardan elektrik enerjisi, diğer atıkların da sisteme geri dönüşü ile sağlanan kazançların ayırdında olalım. Ülkemizde 10 milyon ton atık geri dönüşü olduğunu hatırlatarak ölçekleri somutlaştıralım. O nedenle, bütün dünyada hızla büyüyen, çeşitlen sektörle ilgili yatırımlarda etkili uyum gösterebilmek için bir envanterimiz, işimize yarar verilerimiz, ortak bir dilimiz, birlikte tasladığımız ve benimsediğimiz stratejimiz, idelojik-odaklı değil akıl odaklı bakışımız olması gereken bir alan bu…”

Durlanık çizdiği çerçeve konusunda emir tekrarı yaparak ikinci soruyu yöneltiyoruz: “Sektörün içinde eli taşın altında biri olarak tam yetkili olsaydınız, hangi önlemleri aldınız?”

Danışmanlığın ilk koşulu uzmanlık ve her an hazırlıklı olmaktır. Sorumuz biter bitmez çözüm önerilerini sıralıyor: “Birincisi, binaların kurulması, makinelerin yerleştirilmesi önemli ama ondan da önemlisi o sistemi etkili ve verimli çalıştıracak yetişkin insan kaynağı… Bütün üretim alanlarında olduğu gibi darboğazlardan biri mühendis ve orta kademe için yetişmiş insan kaynağı. İkincisi, organizasyon konusunda eksiklerimiz var. Etkin koordinasyon zaafımızı kabul edelim. Genelde bu eksiklik iş yerleri ölçeğinde ekiplerin etkin çalıştırılmasına da yansıyor. Kısa, orta ve uzun vadeli bakışı hayata taşıyacak insan çok önemli. Üçüncüsü, plan ve bütçeyle yönetme konusunda yaygın bir ortam ve iklim oluşmamış durumda. Dördüncüsü, ülkemizde yasa, yönetmelik ve diğer düzenlemeler belli bir stratejinin bütününü gözeterek yapılamıyor. Öylesine düzenlemeler yapılıyor ki, üretim aksamaları kaçınılmaz oluyor. Beşincisi, “işletme sermayesi bilinci yükselmeli”…Ülkemizde ilk yatırım için sermaye bulunuyor ama işletme sermayesi olmayınca işler ciddi biçimde aksıyor.

Sektörde dünya devleri

Tesisin sahibi Bilal Tuğrul’un görüşlerini almadan genel müdür Ziya Kaya’dan plastik atık değerlendirme konusunun boyutlarını öğrenmek istiyoruz. Başında bulunduğu tesis 2005 yılında polietilen ve polipropilen atıkları işlemek için kurulmuş. Ülkemizde geri kazanım konusunda 2 bin 800 firmadan söz edilmektedir, bunların bin 300’u plastik atıkları değerlendirmektedir. Garanti Geri Dönüşüm ise 15 milyon dolar ciroya ulaşmış önemli bir tesis haline gelmiş. Ama bu dünya devlerine bakıldığında çok küçük bir tesis. Fransa’da Suez 17 milyar 500 milyon dolar ciro yapıyor. İspanya’da FCC 12 milyar dolara erişmiş. Lüksenburg’da Befasa 600 milyon dolar ciro düzeylinde.

Ziya Kaya, “ahşap atıkların geri dönüşümü” için de yeni bir tesis kurduklarını anlatıyor. Atıkların yarısı yonga levha için üretim tesislerine veriliyor; diğer yarasından da elektrik enerjisi üretiliyor. Paletlenmiş ahşap atıkların 4 bin 500 Kcal/kg olduğunu düşünürseniz, yapılan işin önemi daha iyi anlaşılır.

Zıya Kaya ‘da geri dönüştürme konusunda alınması gereken önlemleri şöyle sıralıyor: “Önce ilkokuldan başlayarak yurttaşın bilinçlenmesi sağlanmalı. İkinci adım, kaynakta ayıklama konusudur; ülkemiz bu konuda hızla organize olmalıdır. Üçüncüsü, sektörün gelişmesi için Eximbank ve diğer kurumların kolaylaştırıcı bir anlayışla yaklaşması gerek. Dördüncüsü, sektörün yapısal ve ekonomik özelliklerine göre bir finansal sistem ve çeşitlendirilmiş araçlar gerekir… Beşincisi, yasal düzenlemeler özelle yapılmalı, girişimciyi sıkıntıya sokmamalı…Altıncısı, gözetim ve denetim sistemleri laboratuvarlara dayalı olmalı, standartlardan ödün verilmemeli…Yedincisi de, ‘raporlama sistemi’ yerleştirilmelidir”

Genel Müdür Ziya Kaya, plastik atık değerlendiren bir kuruluş olarak önlerinin açık olduğunu bir kez daha vurgulayarak, yurtiçi ve yurtdışı piyasalarda güçlü tedarik ağına sahip olduklarının altını çiziyor. Bu ağın oluşturulmasının sağladığı güçle geniş bir müşteri ağı oluşturduklarını, şirket içinde kurumsallaşmayı da güçlendirerek uzun dönemli geleceği güven altına almaya çalıştıklarını, şirket kurucularının vizyoner bakışının geleceğe umutla bakmayı sağladığını da belirtiyor.

Dışa açılma adımları atılacak

Plastik hurda işine 8 yıl önce giren girişimci Bilal Tuğrul, plastik hurdada dünyaya açılma arayışında. Özellikle iklim değişikliğinin etkilerinin yarattığı baskı, yeşil ekonomi arayışının geri dönüştürme olgusunu hızlandırdığını belirtiyor. Yurt dışında yatırım yapabilmek için arayışlar belli bir olgunluğa ulaşmış. İlk hedef Macaristan… Macaristan’da 20 bin metrtekarelik alan kiralanmış, 2 milyon Euro’luk makine-donanımla ilk yatırım gerçekleşecek daha sonra 7 milyon 500 bin Euro düzeyinde bir harcama ile tesis planlanan ölçeğe erişecektir.

Maddi ve kültürel zenginlik üreterek insanlarımızın yaşamını kolaylaştıracak, refahlarını artıracak bütün konuları ciddiye almamız gerekiyor… Her alanda sahada olup bitenleri yakından izlersek orijinal girdilerden atıkların değerlendirilmesine her alanda fırsatları değerlendirebiliriz.

Tüm yazılarını göster