Asya 2000’lerin başından itibaren teknoloji, üretim, tüketim ve bunların sonucu olarak yüksek büyüme rakamları ile ön plana çıkmaya başladı. Rakamlara bakarsak, Asya’nın 2040 yılında dünya üretiminin %50’si ve tüketiminin %40’ını oluşturması bekleniyor. Büyüme teknolojiye dayalı olunca, toplumun teknolojiyi benimsemesi ve kullanımı daha kolay ve yaygın olarak gerçekleşiyor. İnternet kullanımına bakıldığında 2,3 Milyar kişi ile dünya üzerinde internet kullanımının yarısından fazlası Asya kıtasında ve bu kullanıcılara ödeme tercihleri sorulduğunda 10 kişiden 8’i, mobil ödemeyi tercih edeceğini belirtiyor. Çin, 2019 yılında ödemelerde %81 oranında QR kod ve mobil kullanımı ile bu konuda dünya üzerinde lider.
Bütün bu gelişmeler dijital bankacılık, fintekler ve büyük teknoloji firmalarının büyümesi için elverişli bir ortam yaratarak, Asya kıtasında dünya çapında önemli oyuncuların ortaya çıkmasını sağladı. Bugün Baidu, Alibaba ve Tencent başta olmak üzere sıklıkla adını duyacağımız Grab, Go-Jek gibi bankacılık dışı oyuncuların bankacılıkta da önemli oyuncular olacağı aşikar. Yasal otoriteler, banka dışı oyuncuların bankacılığa katılımı konusundaki bariyerleri azalttıkça, bu yönelim artarak devam edecek. Özellikle 2019 yılı Asya’da birçok yasal otoritenin dijital bankacılık için izin süreçlerini başlattığı bir yıl oldu, tarihsel gelişime bakarsak;
⁃ Mayıs 2019 — Hong Kong Para Otoritesi aralarında Tencent, Alibaba ve Xiaomi’nin de bulunduğu sekiz konsorsiyuma dijital bankacılık lisansı verdi
⁃ Haziran 2019 — Singapur Para Otoritesi banka dışı beş konsorsiyuma dijital bankacılık lisansı vereceğini açıkladı. Bu lisansa 21 farklı konsorsiyum başvurdu.
⁃ Temmuz 2019 —Tayvan Finansal Otoritesi üç konsorsiyuma dijital bankacılık lisansı verdi.
⁃ Aralık 2019 — Güney Kore’de fintek Toss dijital banka lisansı için ilk onayı aldı.
⁃ Ocak 2020 — Malezya merkez bankası 5 dijital banka lisansı vereceğini açıkladı.
⁃ Ocak 2020 — Filipinler’de fintek Tonik ilk dijital banka lisansı için onay aldı.
Dijital bankacılığın yanında açık bankacılık ile ilgili de Asya’da önemli adımlar var. 2019 yılının son çeyreğinde Güney Kore, açık bankacılığa geçtiğini açıkladı. 10 bankanın deneme sürecine katıldığı sistemde, bankalar müşterilerin izni çerçevesinde bilgilerini diğer kuruluşlar ve finteklere açtı. Bu sistemle, müşteriler istedikleri mobil bankacılık uygulamasından bütün bankalardaki hesaplarına erişerek, para transferi yapabilir hale geldi. Bunun sonucu olarak pilot uygulamanın ilk haftasında 1,2 milyon müşterinin farklı bankalarda 1,8 milyon hesap açtığını görüyoruz. Çin, Singapur ve Hong Kong açık bankacılığın uygulandığı diğer ülkeler. Fintekler bankalardaki müşteri verisine erişebildikçe, sundukları hizmetleri ve müşteri deneyimini iyileştirerek önemli oyuncular haline gelebiliyor. Bu kapsamda 2019 yılında KPMG’nin Fintech 100 araştırmasında Asya’dan 35 fintek yer alırken, ilk 10’u oluşturan 7 fintek; Çin, Hindistan, Endonezya ve Singapur’dan.
Dijital bankacılık lisansları ve açık bankacılık yanında dijital bankalar ve finteklerin gelişimi için Asya’daki yasal otoritelerin attığı bir diğer önemli adım da dijital kimlik doğrulama. Özellikle bankacılığa erişimi olmayan nüfusun sisteme katılması için dijital kimlik doğrulama çok önemli. Örneklere bakarsak, 2019 yılı içinde Tayland Merkez Bankası, biyometrik kimlik doğrulama/hesap açılış için 10 bankaya yetki verdi. Hindistan Merkez bankası görüntülü görüşme ile kimlik doğrulama ve uzaktan hesap açılışı ile ilgili çalışmaları başlattığını duyurdu. Hedefi dijital olarak kimlik verilen 1,2 Milyar insanı bankacılık sistemine dahil edebilmek.
Asya’nın dijital bankacılık ve finteklerdeki bu ivmesi bizim için de önemli bir örnek oluşturuyor. Görüldüğü üzere ülke finansal otoritelerinin, girişimler için elverişli ortam yaratmak adına yeni düzenlemeler oluşturması ve özellikle dijital hesap açılış deneyimi (biyometrik kimlik doğrulama) ve açık bankacılığın yaygınlaştırılması çok önemli. Bu doğrultuda 22 Kasım 2019 tarihinde resmi gazetede yayınlanan ve 2020'de yürürlüğe giren Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hk. Değişiklik Yapılmasına dair Kanun’un 8. maddesi ile ödeme hizmeti kullanıcısının onayının alınması koşuluyla, kullanıcının ödeme hizmeti sağlayıcıları (bankalar, ödeme kuruluşları, elektronik para kuruluşları) nezdinde bulunan ödeme hesabına ilişkin konsolide edilmiş bilgilerin online olarak sunulması mümkün hale geldi. Gerekli altyapı sağlanırsa bankalardaki hesap bakiyeleri ve hareketleri tek bir platformdan izlenebilir ve hatta ödeme/transfer yapılabilir hale gelecek. Uzaktan hesap açılışı için BDDK, SPK ve MASAK tarafında görüşmeler sürüyor, eğer ilerleme kaydedilirse hesap açılışında biyometrik kimlik doğrulama ve hâlihazırda söz konusu müşteri için daha önce kimlik tespitinde bulunmuş̧ başka bir bankadan açık bankacılık servisleri aracılığıyla hizmet almak mümkün olacak.
Teknoloji üstel bir şekilde gelişiyor ve bugün uygulamada fark yaratan bir yenilik çok kısa zamanda işlevsiz kalarak yerini yeni bir teknolojiye bırakabiliyor. Buradan hareketle, Asya’dakine benzer bir ivmeyi yakalamak mümkün. Yeter ki hem altyapı hem de mevzuat anlamında hızlı hareket edip, finansal sistem oyuncularını adapte edelim.