Mükemmeliyetçilik olumlu özellikler içerebilir, çünkü bireyin yüksek standartlar belirlemesine ve hedeflerine ulaşmak için çaba göstermesine yardımcı olabilir. Ancak, aşırı mükemmeliyetçilik sağlıksız olabilir ve kişinin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir. Aşırı mükemmelliyetçiliğin bazı olumsuz etkileri şöyle sıralayabiliriz:
Sürekli mükemmeliyetçilik peşinde koşmak stresli olabilir ve kişinin anksiyete düzeyini artırabilir.
Bilindiği gibi, Anksiyete, kişinin endişe, korku ve belirsizlik duygularıyla belirgin bir şekilde rahatsız olduğu bir durumdur. Anksiyete bozuklukları, kişinin günlük yaşamını etkileyebilecek kadar şiddetli olabilir. Anksiyete belirtileri fiziksel, duygusal ve davranışsal olabilir. Fiziksel belirtiler arasında kalp çarpıntısı, nefes darlığı, titreme, terleme, mide rahatsızlığı ve kas gerginliği gibi semptomlar yer alabilir. Duygusal belirtiler arasında sürekli endişe, korku, sinirlilik ve huzursuzluk bulunabilir. Davranışsal belirtiler arasında kaçınma, obsesif düşünceler, uyku bozuklukları ve konsantrasyon güçlüğü gibi durumlar yer alabilir. Anksiyete bozuklukları, genellikle çeşitli faktörlerin bir kombinasyonu tarafından tetiklenebilir, bunlar genetik yatkınlık, beyin kimyasındaki dengesizlikler, travmatik yaşam deneyimleri, stresli yaşam olayları veya çevresel faktörler olabilir. Tedavi, danışmanlık, ilaçlar, stres yönetimi teknikleri ve yaşam tarzı değişiklikleri gibi çeşitli yaklaşımları içerebilir.
Aşırı mükemmeliyetçilik, gerçekçi olmayan veya ulaşılamaz hedefler belirleme eğiliminde olabilir, bu da kişinin sürekli hayal kırıklığına uğramasına neden olabilir.
Aşırı mükemmeliyetçilik, başkalarından da aynı standartları beklemeye eğilimle sonuçlanabilir. Bu, ilişkilerde gerilime neden olabilir ve başkalarıyla olan etkileşimleri olumsuz etkileyebilir.
Kusursuz sonuçları elde etme baskısı altında, bir işe başlamadan önce veya tamamlamak için gereken zamanı alabilir, bu da prokrastinasyona yol açabilir. Prokrastinasyon, bir görevi yapmayı veya bir işi bitirmeyi sürekli olarak ertelemek anlamına gelir. Bu, genellikle kişinin ertelenen görevle başa çıkmak için zamanı daralttığı veya işi yetiştirmek için stresli bir durumda bulunduğu anlamına gelir. Prokrastinasyon, genellikle anlık tatmin sağlayan etkinliklere yönelme, işe başlama yeteneğinin eksikliği veya işin zorluğuyla başa çıkma korkusu gibi nedenlerle ortaya çıkar. Prokrastinasyon, insanların performanslarını etkileyebilir ve iş veya kişisel hedeflerine ulaşmalarını engelleyebilir. Ayrıca stres, endişe ve suçluluk duygularına neden olabilir.
Kronik mükemmeliyetçilik depresyon ve düşük özsaygı gibi mental sağlık sorunlarına katkıda bulunabilir.
Peki, aşırı mükemmeliyetçiliğe karşı ne yapılmalıdır?
Mükemmeliyetçiliği aşırıya kaçmadan kontrol altında tutmanın ve sağlıklı bir denge kurmanın bazı yöntemleri vardır:
-
Gerçekçi hedefler belirlemek,
-
Hataları kabul etmek,
-
Bireyin iyi olduğu yönlerini tanıması ve bunlara yönelmesi,
-
Zaman yönetimi becerilerini geliştirmek,
-
Duygusal destek almak veya bir terapist veya destek grubu gibi duygusal destek kaynaklarından faydalanmak,
-
Bireyin mutluluğunu sadece başarılarına veya performansına dayandırmaktan kaçınması, sevgi, kabul ve değer açısından zengin hissetmek için içsel özdeğer geliştirmesi,
-
Stresi azaltmak ve zihinsel iyi oluşu artırmak için yoga, meditasyon, spor veya sanat gibi iyileştirici aktivitelere zaman ayırmak.
Aşırı mükemmeliyetçilikle mücadele etmek, zaman alabilir ve sürekli bir çaba gerektirebilir, ancak böylelikle sağlıklı bir dengeye ulaşmak mümkündür.
Kaynakça
Stöber, J., & Joormann, J. (2001). Worry, procrastination, and perfectionism: Differentiating amount of worry, pathological worry, anxiety, and depression. Cognitive Therapy and Research, 25(1), 49-60.
Rice, K. G., Ashby, J. S., & Slaney, R. B. (2007). Perfectionism and the five-factor model of personality. Assessment, 14(4), 385-398.