TEMMUZ 2016’da uluslararası ilaç devi Sanofi’nin Frankfurt’taki insülin merkezine gittiğimiz ekipte “Diyabet ve Yenilikçi Ürünler İş Birimi Direktörü” unvanıyla yer alan Pelin Yunusoğlu, geçenlerde buluştuğumuzda şimdiki konumunu paylaştı:
- Sanofi Türkiye, İran ve Levant Özellikli Tedaviler Genel Müdürü…
“Nadir hastalık”ların dünyada 350 milyon, Türkiye’de 5 milyon insanı etkilediğini belirtti:
- Nadir hastalıklara sahip kişilerin doğru merkezlere ulaşmasındaki gecikme ve tanı için gerekli teknik ve laboratuvar hizmetlerinin yetersizliği gibi durumlar tanı sürecinde zorluk yaratıyor.
Ayrıca yanlış ve geç tanı sebebiyle başvurulan gereksiz test ve tedavilerin de sağlık sistemi için önemli maddi yük oluşturduğunu kaydetti:
- Tam da bu noktaya katkı sağlamak adına Ankara Üniversitesi bünyesinde kurulan “Nadir Hastalıklar Uygulama ve Araştırma Merkezi” (Nadir) ile geçen yıl işbirliğini hayata geçirdik.
Ardından ekledi:
- Bu işbirliği ile nadir hastalıklar konusunda modern tanı ve tedavi yöntemlerine yönelik araştırmalar yaparak hastaların yaşam kalitelerini artırmak üzere kurulan “Nadir”in hedefleri doğrultusunda yürütülen bilimsel çalışmalara destek sağlıyoruz.
İşbirliği kapsamında “Nadir”in bünyesinde bilimsel araştırma yapan görevli akademisyenlerle birlikte çalışmak üzere adım atıyoruz:
- Sanofi Türkiye’nin özellikli tedaviler alanında yürüttüğü klinik araştırmalar için ayırdığı pay 76 milyon liradır.
Odaklandıkları hastalıkları örnekledi:
- Yönettiğim iş biriminde nadir hastalıklar MS, immünoloji, hematoloji ve onkoloji gibi özel tedavi alanlarına odaklanıyoruz.
Yeri gelmişken şirketin Türkiye’deki klinik çalışmaları üzerinde durdu:
- 54 klinik çalışma ile Türkiye’de en çok klinik çalışma yürüten ilaç şirketlerinden biriyiz. 2022 itibari ile devam eden 50 klinik çalışma için yaptığımız yatırımların yüzde 95’i özellikli tedaviler için ayrıldı.
Sanofi Türkiye’nin 19 yıldır ülkemizde klinik araştırmalar yaptığını belirtti:
- Klinik araştırmalarla ülkemizin tıbbi, bilimsel ve ekonomik gelişimine katkıda bulunuyoruz. Böylelikle ülkemizin bilimsel çevrelerde daha etkin temsilini sağlıyoruz.
Nadir hastalıklar biriminin gruptaki yerini merak ettim, anlattı:
- Nadir hastalıklar birimi, globalde grubun en büyük birimi oldu. Türkiye’de ise işlerimizin yüzde 25’ini nadir hastalıklar oluşturuyor.
Grubun globaldeki Ar-Ge çalışmalarına işaret etti:
- Sanofi, her yıl dünya genelindeki satış gelirlerinin yüzde 15’ini Ar-Ge’ye ayrılıyor. Yıllık Ar-Ge harcaması 5.6 milyar Euro’yu buluyor. Şirketimizin Ar-Ge ürün yelpazesinde 32’si “Faz 3” aşamasında olan 87 proje bulunuyor.
Dünyada ilaç şirketlerinin yenilikçi ilaç geliştirmede start-up’larla işbirliğine yöneldiklerini yöneldiğini anımsattım, hayalini ortaya koydu:
- Hayalim ülkemizde de bir molekülün çıkması…
Türkiye’den yenilikçi ilaca temel oluşturacak bir molekül yakın dönemde çıkar mı?
Girişimcilik programı inovasyon için devrede
SANOFI Türkiye, İran ve Levant Özellikli Tedaviler Genel Müdürü Pelin Yunusoğlu, hayata geçirdikleri girişimcilik programını anlattı:
- PharmaUp girişimcilik platformumuz kapsamında bu yıl 65 yaş ve üzeri kanser hastalarının tanı, tedavi ve günlük yaşam süreçlerindeki sorun alanlarına odaklanan OncuSprint Programını hayata geçirdik.
Programı biraz daha açtı:
- OncoSprint ile kanser ve yaşlılık alanındaki kompleks problemlere, fikir lideri akademisyenler, kamu kurum temsilcileri, hasta dernekleri ve girişimci ekiplerin işbirliği ile hızlı ve etkili çözümler ortaya çıkarmak amacıyla tasarlanmış inovasyon programı oldu.
Programın birinci döneminin kategorilerini sıraladı:
- Dijital Sağlık Teknolojileri, Tanı ve Tedavi Teknolojileri, Uzaktan Sağlık Hizmetleri, Eğitim Teknolojileri, Giyilebilir Teknolojiler ve Sağlık Takviyeleri.
İlk dönemin Haziran 2022’de tamamlandığını kaydetti:
- 10 girişimci programa katılmaya hak kazandı. Mentorluk desteği ile eğitimler içeren 1 aylık hızlandırma dönemine katıldı.
Bu dönemin sonunda 6 girişimcinin ürünlerini olgunlaştırma şansı bulduğunu vurguladı:
- “Derin Teknoloji” kategorisinde Initiocel ve Traick, “Sosyal Kategori”de Birebir Dijital TV ve Senyorapp da “Onkoloji, Hematoloji, Geriatri”de kendi alanlarının en başarılı projeleri seçildi.
Saç ekimi turizmi 1 milyon kişiyle tarihi rekora doğru gidiyor
TÜRK Sağlık Turizmi Derneği Başkanı Servet Terziler, yılın son çeyreğinde Türkiye’ye 100 dolayında ülkeden saç ektirmeye gelenlerin olduğunu irdeledi:
- Saç ekimine gelen sağlık turisti ortalama kişi başına 2 bin dolar bırakıyor. Saç ekimi için geliyor, 2-3 gece konaklayıp sonra dönüyor.
Bu yıl saç ekimine gelen sağlık turisti sayısında ve gelirinde tarihi rekor kırılabileceğini gördü:
- Saç ekimine gelen sağlık turisti 1 milyonu, ülkemize sağlanan gelir de 2 milyar doları aşacak.
Servet Terziler ile geçenlerde buluştuk, sağlık turizmi üzerine konuştuk:
- Saç ekimi artık İzmir’den Diyarbakır’a, Van’dan Gaziantep’e birçok ilimizde yapılıyor. Son 10 yıldır Türkiye’ye gelen sağlık turistinin yüzde 50’sini saç ekimi için gelenler oluşturuyor.
Dünyada erkeklerin yüzde 75’inin saç sorunu yaşadığını kaydetti:
- Bu oran, 2 milyar kişilik bir saç ekimi turizmi potansiyeli olduğunu gösteriyor. Türkiye’nin saç ekimi turizminden aldığı payı daha da büyütebileceği anlaşılıyor.
Türkiye’de saç ekimi yapan merkez sayısının 2 bini bulduğuna işaret etti:
- Yalnız merdiven altı iş yapanlar da var. O tür merkezler konusunda dikkatli olmak gerekiyor.
Dünyada farklı ülkelerdeki saç ekimi faturasını merak ettim, örnekler verdi:
- Avrupa ülkelerinde 8-10 bin Euro, ABD’de normal işlem 10-15 bin dolar, robotik yapılırsa 30 bin dolar, Japonya’da 30 bin dolar. Yalnız örneğin Almanya’da Türklerin açtığı kliniklerde fatura 3-4 bin Euro’ya kadar iniyor.