Alüminyuma yatırımı 300 milyon doları aştı, kilo başı geliri 4 doları buldu

Vahap MUNYAR İŞ DÜNYASINDA DİYALOG

Trabzon Çaykaralı Mızrap Yerekaban’ın Erzincan doğumlu oğlu Akın Yerekaban, 1982 yılında İstanbul’a taşınıp, nalbur dükkanıyla yola çıktı. İstanbul’da açtıkları nalbur dükkanında başlangıçta babasıyla da ortaktı.

Akın Yerekaban, 1984-1992 döneminde, nalbur dükkanı işletmenin yanına inşaatı da ekledi. Konut piyasasının çok canlı olduğu söz konusu dönemde fırsatı değerlendirdi. Nalbur dükkanı ve konut satışlarından para kazanan Akın Yerekaban, Çaykaralı hemşerisi “Erdoğanlar”ın alüminyum işini incelemeye aldı:

  • Bu alüminyum alanında işler iyi gibi görünüyor. Hem gelecek bu sektörde. Artık sanayici olmanın zamanı da geldi.

Bir ortakla birlikte Erdoğanlar’ın alüminyum atölyesini satın aldı, nalbur mağazasını kardeşlerine bıraktı. Böylece 1994 yılında Sistem Alüminyum Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile sanayiciliğe adım attı. Bir süre sonra ortağıyla yollarını ayırdı, nalbur işine nokta koyan kardeşleriyle birlikte Sistem Alüminyum’un üretimini Beylikdüzü’nde kurdukları fabrikaya yönlendirdi.

2000 yılında KKTC ile başladıkları ihracatın da desteğiyle işleri büyüdü, yatırımları da aynı tempoda arttı. Şirketin merkezi için Hadımköy adres seçilirken, üretim de 120 bin metrekarelik kapalı alan oluşturdukları Çorlu’ya taşındı.

Danışmanları Prof. Ahmet Kasım Han, Sistem Alüminyum’un 30’uncu yılı vesilesiyle Hakan Güldağ, Şeref Oğuz ve beni Yerekaban ailesinin ikinci kuşağı ile buluşturdu. Buluşmada Sistem Alüminyum Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO’su Ayhan Yerekaban, Yönetim Kurulu Üyesi Yaşar Yerekaban ve şirketin bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Tamay’la sohbet ettik.

Ayhan Yerekaban, babası Akın Yerekaban’ın 750 metrekarelik atölyede Sistem Alüminyum’da sanayi yolculuğuna çıktığını bildirdi:

  • Bugün 120 bin metrekarelik alanda üretim yapıyoruz. Şirketimiz 10 yılda İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) “En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu” listesinde 240’ıncı sıraya yükseldi. İhracatta da Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) “İlk 1000” listesinde “ilk 500” arasında yer aldık.

Yaşar Yerekaban araya girdi, ürünleriyle ilgili şu bilgiyi verdi:

  • Hem külçe, hem de hurda alüminyumdan üretim yapıyoruz. Orta ve ileri teknoloji ürünleri üretiyoruz. Üretimin yüzde 20’si hurdadan, yüzde 80’i külçeden gerçekleşiyor.

Ürün yelpazesinden bazı örnekler sıraladı:

  • Makine parçaları
  • Beyaz eşya panelleri
  • Otomotiv ürünleri
  • Elektrik aydınlatma malzemeleri
  • Enerjiye dönük ürünler

Alüminyumun şu özelliğinin altını çizdi:

  • Doğada hiç boşa gitmez. Yüzde 99.9 geri dönüşür…

Ayhan Yerekaban ürün yelpazesinden bir örnek üzerinde özellikle durdu:

  • Türkiye’de outdoor reklam sektörünün kullandığı platformların alüminyum parçalarının yüzde 30’unu biz sağlıyoruz.

Sistem Alüminyum’un yatırım büyüklüğünü merak ettik, Ayhan Yerekaban hesapladı:

  • Toplamda 300 milyon doları aşan yatırıma ulaştık. Yakın dönemde 20 milyon dolarlık yatırım yaptık.

Yatırım bilgisini aktardıktan sonra ürün yelpazesine döndü:

  • Silah parçaları üretiyoruz.
  • Tüfek için dipçik, tabanca için gövde üretiyoruz.
  • Aselsan’a malzeme veriyoruz.
  • Havan toplarının arka gövdeleri bizden gidiyor.
  • Baykar’a İHA ve SİHA jantı yaptık.
  • Tesla’ya alt salıncak üretiyoruz.
  • BMW, Mercedes ve MAN’a parça veriyoruz.

Yaşar Yerekaban, şirketin büyüme temposunu şöyle özetledi:

  • Kısa sürede çok hızlı büyüdük.

Ayhan Yerekaban, 2018 yılından itibaren 4 yıl art arda sektörün ihracat şampiyonu olduklarını kaydetti:

  • 2023 yılında ihracatımız 115 milyon dolardı. Ciromuz da 260 milyon doları buldu.

Kilo başına ihracat gelirlerini sorduk, Yaşar Yerekaban yanıt verdi:

  • Kilo başına ihracat gelirimiz 4 dolar dolayında…

Akın Yerekaban, 30 yıl önce 750 metrekarelik alüminyum atölyesini devralarak çıktığı yolculukta zamanla kardeşi Aydın Yerekaban’ı, sonra ikinci kuşaktan Ayhan ve Yaşar Yerekaban’ı yanına alarak 120 bin metrekarelik üretim alanına ulaştı.

Orta ve ileri teknolojik ürünlere odaklanmak, Sistem’i sektörde öne çıkardı, ihracatta kilo başına 4 doları yakaladı…

Mısır’a yatırımı araştıran çok ama giden o kadar değil

2004 yılı ikinci yarısında dönemin Mısır Ticaret ve Sanayi Bakanı Raşid Muhammed Raşid, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı’yı aradı:

  • Göreve yeni başladım. Sizinle Unilever’in Avrupa ve Ortadoğu CEO’su olduğum dönemde tanışmıştık. Türk iş insanlarının Mısır’a yatırım yapmasını istiyorum. Size ülkemin kapılarını açmak için hazırım.

Raşid ile Satıcı, dönemin Başbakanı  Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında dünya devi şirketlerin CEO’larıyla düzenlenen “Yatırım Danışma Konseyi” toplantılarında dost olmuşlardı.

Satıcı, Raşid Muhammed Raşid’i birkaç kez Türk iş insanlarıyla buluşturdu. Tekstil ve hazır giyim sektöründen bir çok iş insanına, “Üçte bir fiyatına elektrik, onda bir fiyatına doğalgaz ve 5-6’da bir işçilik maliyeti” gibi avantajlarla, Mısır’a yatırımın cazibesini gösterdi.

Satıcı, bunun üzerine Raşid’e öneri götürdü:

  • Bize izin verin, Mısır’da “Türk Sanayi Bölgesi” kuralım. Ülkenize yatırımı düşünen Türk iş insanlarının kolaylıkla yönelebileceği adresi olsun.

Satıcı ile Polaris Tekstil’deki ortağı Tunç Özkan’ın Mısır’da “Türk Sanayi Bölgesi” projesi geliştirmesi bu şekilde gündeme geldi. Mısır Hükümeti, “6 Ekim” kentinde 2 milyon metrekarelik alanda oluşturulacak “Türk Sanayi Bölgesi”ne 120 dolayında tesis kurulmasının sağlanmasıyla Türkiye’den 1,8 milyar dolarlık yatırım çekileceğine ikna oldu.

Satıcı-Özkan ikilisi, ilk “Türk Sanayi Bölgesi”ni birkaç yıl içinde Mısırlı ortakla birlikte devreye aldı. Söz konusu bölge, sadece Türk iş insanlarına değil, Mısır’a giden uluslararası yatırımcıya da açık tutuldu. O bölgeye yatırım yapanların çoğu da uluslararası şirketlerden oluştu.

2017 yılı Ocak ayı sonlarında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun oluşturduğu heyetle Kahire’ye gittiğimizde Mısır’daki Polaris Parks’ın Yönetim Kurulu Başkanı Tunç Özkan’la karşılaştığımda, “Endüstri Bölgesi” yatırımlarında o günler için son durumu sordum, anlattı:

  • Ülkede yönetimler değişse de biz koşullar elverdiğince işimize devam ettik. “Polaris International Industrial Parks” bünyesinde iki ayrı bölge oluşturduk. İlk bölgede Mısırlı, ikinci bölgede Suudi Arabistanlı ortağımız var.

“Polaris Park”taki yatırımların toplamının 2 milyar doları bulduğunu paylaştı:

  • GM’den Coca-Cola’ya, Henkel’den P&G’ye kadar farklı uluslararası şirketlerin bizim bölgede yatırımları yer alıyor. Türkiye’den de Hayat Kimya, BİM ve Gülsan’ın yatırımları var.

Sohbet sırasında yanımızda bulunan Türkiye’nin Kahire Maslahatgüzarı Ali Rıza Güney araya girdi:

  • Türk şirketlerinin Mısır’daki yatırımları 2 milyar dolar civarında.

Son 1,5 yıldır kurların yatay seyretmesi, başta tekstil ve hazır giyim sektörü olmak üzere ihracatta maliyet artışıyla gündeme gelen fiyat tutturamama sancısının birçok şirketin yönünü Mısır’a çevirmesi üzerine Tunç Özkan’ı aradım:

  • Mısır’a Türk şirketlerinin yatırımları konuşulduğu kadar çok arttı mı?

Özkan, şu yanıtı verdi:

  • Mısır’a seyahat eden Türk iş insanı sayısı oldukça arttı. Ancak, yatırıma dönüşen iki elin parmaklarını geçmez.

Özkan’a Mısır’a Türkiye’den geçmişten beri yönelen yatırımların toplamını sordum, tahmini paylaştı:

  • 2,5 milyar doları bulmuştur… Türk şirketlerinin Mısır’da yarattığı istihdam da 70 bin dolayına ulaşmıştır. Mısır’da mevcut işleri olanlardan Eroğlu Grubu, yeni yatırımlar için de kolları sıvadı.

Kendi işleri ilgili son durumu şöyle özetledi:

  • 3’üncü “Endüstri Bölgemizde” de yatırım yerleri dolmak üzere. 4’üncüsü ve 5’incisi için arazi konusunda çalışmaları başlattık.

Türkiye’den Mısır’a yatırıma yöneliş konusundaki son durum böyle…

Tüm yazılarını göster