Ağ Güvenlik Hizmetleri; “Ağ güvenlik yönetimi hizmetlerinde, ağ üzerinde bulunan bilgisayarlar, cihazlar ve verilerin güvenliğini sağlamaya yönelik yönetim hizmetleri sunulur.
Bu hizmetler, ağ üzerinde bulunan bilgisayarlar, cihazlar ve verilerin güvenliğini sağlamak için kullanılan çeşitli araçları içerir” diye tanımlanıyor.
Bir başka tanıma göre; “Tehditlere, ağ kullanımına, erişilebilirliğe ve eksiksiz tehdit güvenliğine dayalı bir dizi önemli kural, düzenleme ve yapılandırma.”
Bir diğer tanıma göre; “Ağ trafiğini de kapsayan dijital varlıkları korurken; izinsiz ağ saldırılarını izlemek, önlemek ve bunlara yanıt vermek için tasarlanmış araçlar, taktikler ve güvenlik politikaları” olarak tanımlanır.
Siber güvenliğin önemli bir parçası olan ‘Ağ Güvenliği Hizmetleri’, ağın ve içinde depolanan verilerin ihlallere, yazılım ve donanım izinsiz girişlerine ve daha fazlasına karşı korunmaya yardımcı olur.
Ağ güvenliği hizmetleri, ağ altyapısının arıza, yanlış kullanım, imha, değişiklik, yetkisiz erişim vb. durumlara karşı korunmasına yardımcı olacak önleyici tedbirler almayı sağlar.
Verileri internete yüklerken ve bunun güvenli olduğunu düşünürken bilgisayar korsanları bu verileri ihlal edebilir, gizli bilgileri sızdırabilir veya mali zarara yol açabilir.
Bu nedenle ağın güvenliğini sağlamak gerekir.
Hedefli saldırganlar veya fırsatçı kötü amaçlı yazılımlar olması farketmeksizin bir bilgisayar ağını davetsiz misafirlerden koruma uygulaması olan ‘Ağ Güvenliği Hizmetleri’, verileri bir işletmenin ağında dolaşırken; belirli hassas bilgileri görüntüleme yetkisi olmayan kötü niyetli çalışanlardan da koruyor.
Donanım ve yazılım teknolojilerini içeren, ağı hedef alan tüm potansiyel tehditlere yanıt vermek üzere tasarlanan ‘Ağ Güvenliği Hizmetleri’, özetle; yanlış insanları hassas verilerden uzak tutmak için kullanılan savunmalar.
Hackerler içeri girmeye çalıştığında; ağ güvenliği onları uzak tutuyor.
Herhangi bir ağ güvenliği stratejisinin temeli olarak hizmet etmesi gereken üç ana odak var: koruma, saldırı tespit ve saldırı engelleme.
Veri sızıntılarının küresel maliyeti 4.45 milyon dolar
IBM tarafından yayımlanan Veri İhlallerinin Maliyeti 2023 raporuna göre; 2023’te veri sızıntılarının ortalama küresel maliyeti 4.45 milyon dolara ulaştı, veri kaybı önleme (data loss protection | DLP) yazılımlarına yönelik talep de arttı.
Personelin güvenlik ihlalleri, bilgisayar korsanı kadar zararlı
Kaspersky’nin yakın zamanda yaptığı bir araştırmaya göre, çalışanların kurumun bilgi güvenliği politikalarını ihlal etmesi, dışarıdan gelen bilgisayar korsanlığı saldırıları kadar tehlikeli.
Türkiye’deki işletmelerde son 2 yılda gerçekleşen siber olayların %24’ü, çalışanların güvenlik protokollerini kasıtlı olarak ihlal etmelerinden kaynaklandı.
Bu rakam, bilgisayar korsanlığı nedeniyle meydana gelen siber güvenlik ihlallerinin neden olduğu zararın neredeyse %27’sine denk geliyor.
Türkiye’deki katılımcılar son iki yıldaki siber olayların %14’ünün zayıf parolaların kullanılması veya zamanında değiştirilmemesi nedeniyle meydana geldiğini ifade ediyor.
Siber güvenlik ihlallerinin %36’sının diğer nedeni personelin güvenli olmayan web sitelerini ziyaret etmesinden kaynaklanıyor.
%21’lik kesim ise çalışanların sistem yazılımlarını veya uygulamalarını gerektiği zaman güncellememeleri nedeniyle siber olaylarla karşılaştıklarını bildiriyor.
Türkiye’den katılanlar, kötü niyetli eylemlerin %29’unun çalışanlar tarafından kişisel kazanç için gerçekleştirildiğini kabul ediyor.
Bir başka ilginç bulgu da çalışanların kasıtlı olarak kötü niyetli bilgi güvenliği politikası ihlallerinin finansal hizmetlerde nispeten büyük bir soruna neden olduğu.
Kaspersky Bilgi Güvenliği Başkanı Alexey Vovk, “İstatistiklerin de gösterdiği üzere, ister BT güvenlik uzmanları ister BT uzmanı olmayanlar olsun, herhangi bir departmandan çalışanlar hem kasıtlı hem de kasıtsız olarak siber güvenliği olumsuz etkileyebilir.
Siber güvenliğe entegre bir yaklaşım uygulamak önemlidir.
Rakamlar endişe verici olduğundan, güvenlik politikaları geliştirerek, uygulayarak ve çalışanlar arasında siber güvenlik farkındalığını artırarak kuruluşta en başından itibaren siber güvenlik kültürünü oturtmak gerekir” diyor…
DDoS saldırıları son 6 ayda %40 arttı
Uzun zamandır varlığını sürdüren dağıtılmış hizmet reddi (DDoS) saldırılarının karmaşıklığı ve ölçeği son yıllarda artışa geçti. Yakın zamanda yapılan bir araştırma, DDoS saldırılarının son altı ayda %40 arttığını, bankacılık, e-ticaret ve eğitim gibi sektörleri giderek daha fazla hedef aldığını gösteriyor. Kuruluşlar üzerinde önemli bir etkiye sahip olan bu tür saldırılar giderek daha sık görüldükleri için DDoS kesintileri işletmeler için gerçek bir tehdit oluşturmaya devam ediyor.
Ağ güvenliği türleri
- Firewall (güvenlik duvarı)
- Güvenlik duvarı ve ağ erişim kontrolü (NAC)
- Giriş kontrolü (Access Control)
- Antivirüs ve Antimalware Yazılımları
- Sanal Özel Ağlar (VPN’ler)
- IDS (Intrusion Detection System Saldırı Tespit Sistemi) ve IPS (Intrusion Prevention System-Saldırı Önleme Sistemi)
- NIDS (Network Intrusion Detection System-Ağ Saldırı Tespi Sistemi)
- Saldırı önleme sistemleri
- Kablosuz güvenlik
- Uygulama güvenliği
- Dışarıdan gelen tehdit istihbaratı
- Web güvenliği ve filtreleme
- DoS (Denial of Servise-Servis Reddi) ve DDoS (Distruted Denial-of-Servis-Dağıtılmış Hizmet Reddi) koruması
- Endüstriyel kontrol sistemleri (ICS) Güvenliği
- Davranışsal analiz.
Ağ güvenliği hizmetlerinin işletmelere faydaları
- Veri güvenliği
- İş sürekliliği
- Müşteri güveni
- Uyumluluk ve yasalara uygunluk
- Maliyet azaltma
- Reputasyon koruması: Bir güvenlik ihlalinde işletmenin verilerini güvende tutarak, itibarını korumada önemli bir rol oynar.
- Maliyet azaltma: Güvenlik ihlalleri ve veri kayıpları, işletmeye önemli maliyetler getirebilir. ‘Ağ Güvenliği Hizmetleri’ olası maliyetleri azaltabilir ve işletmeyi potansiyel zararlardan koruyabilir.
- Saldırıları önleme ve erken teşhis
- Çalışan eğitimi ve farkındalığı.
Ağ üzerinde bulunan bilgisayarlar, cihazlarda kullanılan Ağ güvenlik hizmetlerine ilişkin açık kaynaklardan derlediğim bilgiler özetle bunlar…
.