Amerikan Bankacılık Sistemi, geçmişi uzun yıllara dayanan, sağlamlığıyla bilinen köklü bir sistemdir. Arada bazı kazalar olur mu? Olabilir tabii.. Örneğin SVB Silicon Valley Bank, Silvergate Bank ve Signature Bank. Ulusal ve uluslararası boyutta her ne kadar endişe edecek bir durum yok dense de, bu durum finans çevrelerinde doğal bir tedirginlik yarattı. Hattâ daha başka bankalar da var mı, hangisi gibi sorular da gündeme geldi. Bir diğer soru da aynen beklendiği üzere; “Bu iflaslar domino etkisi yaratır mı?” şeklinde oldu. Küresel piyasalar geçtiğimiz cuma günü ABD’nin en büyük 16. bankası olan Silicon Valley Bank'ın (SVB) iflas haberi ile sarsıldı. Bu iflas haberi, 2008 yılında yaşanan Lehman Brothers'ın iflasından bu yana ABD’de yaşanan en büyük iflas olarak kayıtlara geçti.
Takip edebildiğim kadarıyla Başkan J. Biden ve Hazine Sekreteri J. Yellen ilk 48 saat içinde durumu kontrol altına alarak mudi ve yatırımcıların tereddütlerini stabil hâle getirdiler. Bu gibi durumlarda uluslararası bankacılık sistemlerinde hemen var olan kurallar çalıştırılır. Eğer yatırımcı olarak bankanın müşterisi iseniz bu durumda işiniz zor; kapitalizm size yol vermeyecektir. Ama eğer mevduatınız varsa size mudi olmanız sıfatına uygun olarak yardımcı olunacaktır. Herhalde insanların en fazla merak ettikleri konu burada olsa gerek.
İflasın az öncesine, son haftaya bakarsak, anlaşılan CEO Greg Becker hisse senetlerinden USD 3,6 milyon satmış. Buradan anlaşılan mismanagement tabir edilen kötü yönetim. Herhangi bir belge ortaya konulmamış olduğundan tahminleri daha ileri götürmek doğru olmayabilir.
Silvergate ve SVB arka arkaya çökmesi, kripto para piyasasında da etkili oldu. Okurlarım hatırlayacaktırlar; “İlginç Toplantılar ve Bazı Sonuçlar” isimli yazımda, sanırım son on gün içindeydi, Ekonomim.com da yayınlandı, bu konuyu işledim. Çok fazla da ayrıntıya yer vermemeye çalıştım, çünkü kripto para piyasasında yatırımı olan kimseyi etkilemek istemem. IMF Başkanı Georgieva da bu konuda oldukça şüpheli bir yaklaşımda bulunmuştu. Hafta içinde ABD basınında bu endişeler yer aldı.
Daha sonra da bu iki ABD Bankası iflâs etti, üçüncüsü sırada. Eğer konu ilginizi çekiyorsa bahsettiğim yazıda sıcak (Ya da henüz soğumamış olan) bilgiler var. Özetle Amerikan Finans Sisteminin özellikle kripto para konusunda faaliyet gösteren bu iki bankası çöktü. 2022 sonunda SVB toplam aktiflerinin USD 209 milyar ve toplam mevduatının da USD 175 milyar banka kapasitesi hakkında bilgi veriyor. SVB Silikon vadisinde fonksiyonel ve önemli ölçekte faaliyet gösteren bir banka idi. Özetleyelim; FED faiz artırımından gördüğü zararı sermaye artırımıyla çözmek istedi, ama bu noktada yeterince hızlı ve doğru davranamadı. SVB arkasından kripto bankası olarak tanınan Silvergate Bank da çöktü. Büyük kripto şirketlerinin çalıştığı bir bankaydı. Geleneksel bankalar Silvergate ile iş yapmakta çekingen davranıyorlar ve çalışmak da istemiyorlardı. Bu durum da kripto parayı riskli görenlerin etkisinin olduğu da söylenebilir.
Neden bu derece ayrıntıya yer vererek, ülkemizde isimleri dahi bilinmeyen, eski bir kızılderili tabiriyle bilenlerin sayısının iki elin parmaklarını geçmeyen bu iki bankanın çöküş hikâyelerini anlatmaya çalıştım, bunu açıklayayım.
- ABD'nin Kuzey Batısı merkezli, ünlü silikon vadisindeki bu iki banka, ABD Bankacılık Sistemine kayıtlı bankalardır. (San Diego, Santa Clara)
- ABD Bankacılık Sistemi yüzyılı aşan bir süredir, kurumsal çalışan, sistemleri hatasız işleyen bankalardır.
- ABD yüzölçümü ne kadar büyük olursa olsun, bugün kuzey batıda bir banka, ABD'nin güneydoğusunda da izlenir ve etkileşim kaçınılmazdır. Ama büyük bir etkileşim, ama küçük…
- Direkt olarak bağlamıyorum ama; IMF Başkanının kripto paralar hakkında endişe gösteren görüşlerini açıklamasının SVB ve Silvergate Bank’ ın çöküşüne etkisi olduğu düşünülebilir. Zamanalama çok yakın, konu çok direkt… Bu tabii ki bir suçlama değil, ama durumun anlatımı…
- Görüldüğü gibi ABD Bankacılık Sistemi simultane çalışıyor ve Gerek Başkan ve gerekse ilgili bakanlıklarca da özellikle mudileri koruyucu ilkeleri var. (Benim kendime göre büyük devlet olma koşullarım var; ki bu da onlardan biri…)
Bugünlerde gündemler çok maddeli:
- ABD’de iki bankanın aynı hafta içinde çöküşü ile gündeme gelen Amerikan Bankalarında neler oluyor ve daha iflâs gelecek mi? Diğer taraftan FED faiz kararları ve politika faiz artış beklentileri…
- Deprem felâketinin ağır sonuçları…
- 14 Mayıs 2023 Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı seçimi ve Parlamento seçimi…
- Çeşitli global ekonomilerde var olan; yüksek enflasyon, resesyon vb diğer ekonomik sorunların devamı, ne zaman kontrol altına alınabilir olduğunun öngörülememesi…
- Önemini yitirmiş gibi görünse de CoVid’ in devamı…
- Rusya Federasyonu ile Ukrayna arasındaki savaşın devamı…
İki Amerikan Bankasının çöküşünü incelemeye çalışırken, görüldüğü gibi Ukrayna savaşına, ya da Türkiye’deki depreme kadar uzandık. İşte ekonomi bence böyle bir şey ki ben bu yönüyle de çok seviyorum. Ekonomi siyasetten ayrılamaz, zaten Ekonomi-Politik denmesini de buna bağlamak çok doğru. Bu bakımdan çok açılı geniş ve derinlemesine incelemeler her zaman iktisatçılar için ilgi çekici olmuştur.
Burada çok kısa ve özlü bir şekilde kendi bankacılığımızın durumuna bir bakalım. Yanlış hatırlamıyorsam ABD de sayıları 4.600 civarında banka var. Bu sayı bizde herhalde 100 banka altındadır. Şube sayıları tabii ki bunların dışındadır.
Özellikle 2019 yılından beri ülkemizin en en kârlı işletmeleri bankalardır. Küresel ekonomilerle başladığımız ekonomik kriz en fazla bankaları memnun etmiştir. Bu dönemde 2019-2023 ve daha da ilerisinde bankalar kârlarını ciddi boyutta katlamışlardır. Özellikle yüksek enflasyon ve izlenen faiz politikaları sanılanın (İktisatçı olmayanların) aksine Banka kârlarını artırmıştır. Bir önceki yılın toplam kârı, müteakip yılın ilk çeyrek döneminin kârına gelmiştir. Hattâ daha da fazla kâr hadleri vardır.
BDDK, Hazine ve Maliye Bakanlığı ve diğer resmi ve özel kurumlar ve birlikler, Türkiye’de bankacılıktaki aşırı kârlarının sürdürülebilir olmadığında hem fikirdirler. 2023 den başlayarak biraz daha sıkı politikalara tekrar dönüş artık bankacılık sektörü için de geçerlidir.