ABD, AB ve Japonya’nın gözü Türk şirketlerinde

Jale ÖZGENTÜRK Ekonomi Fısıltıları

Son birkaç yıldır hem dünyada hem de Türkiye’de şirket birleşmeleri ve satın almaları artıyor. Bu gelişme bir yandan uluslararası fonlardan, bir yandan da büyümek, maliyet düşürmek isteyen kurumsal şirketlerin taleplerinden kaynaklanıyor.

Dünyada bu işlemlerin yarattığı değer 1.3 trilyon dolar civarında. Bu pastadan Türkiye’nin aldığı pay ise sadece yüzde 1.5.

Pragma Türkiye’de birleşme ve satın almalar alanının en büyük firmalarından biri. 17 yılda 6.5 milyar doları bulan işleme imza atan Pragma, son üç yıl içinde ise 24 şirketin alış ve satışına aracılık etmiş. Pragma’nın son dönemde tamamladığı işlemler arasında; Ulusoy Elektrik’in ABD’li Eaton’a, Worthington Arıtaş Basınçlı Kaplar’ın Hollanda’lı Broadview Energy Solution’a satışı var. Hollanda’lı Van Eck’in Tırsan tarafından satın alınması var. Karaca’nın yaptığı satın alma da bu işlemler arasında.

Uluslararası medya kuruluşu Mergermarket’in Türkiye’deki finans danışmanlarını değerlendirdiği ödüllerinde “2019 Yılı Şirket Birleşme ve Devralma Finansal Danışmanı” seçtiği Pragma’nın Mustafa Akgün, Özlü Yalaza, Değer Şahbaz, Ömer Bilhan, Saltuk Akbulut’tan oluşan 5 ortağı var.

Ortaklardan Yalaza, Şahbaz ve Akbulutla bir araya geldik. Türkiye’de şirket satın alma ve ortaklık işlemleri açısından 2019’da daralma yaşandığını ve 2018’de 12 milyar dolar olan toplam işlem hacminin 5.3 milyar dolara gerilediğini söyleyen ortaklar, işlem adedinin 256’dan 233’e düştüğü bilgisini veriyorlar. Bu gerilemenin nedenlerini de şöyle sıralıyorlar: “Bölgede yaşanan problemler, yılın ilk yarısının seçim atmosferinde geçilmesi, ekonomide yaşanan sıkıntılar ve bu yıl önceki yıllardaki gibi banka satışı, özelleştirme gibi büyük bir işlemin gerçekleştirilmemesi.”

İlgi devam edecek

2020 yılından ise umutla söz eden ortaklar bunu da şu gerekçelere bağlıyorlar:
“Dünyadaki makroekonomik durumun göreceli olarak iyileşmesi, düşük faizler, Türkiye’deki düzelen makroekonomik görünüm, kurların istikrar kazanması, düşen enflasyon, düşen faizler, Türkiye için göreceli azalan jeopolitik riskler, Türkiye’de bu yıl seçim olmayacak olması, Türkiye’nin gelişmiş altyapısı ve rekabetçi maliyet yapısı ve Türk şirketlerinin ihracat pazarlarındaki başarısı.”

Verdikleri bilgilere göre ilgi özellikle ABD, Japonya ve Avrupalı şirketlerden geliyor. İlgi gören sektörler ise “ihracata yönelik sanayi şirketleri, teknoloji şirketleri, makine-ekipman üreticileri, gıda üreticileri.”

Fonlar azalıyor

Doğrudan yatırım miktarlarının giderek azaldığını da ekleyen Pragma ortaklarının bu konudaki görüşleri ise şöyle: “Bunun temel sebepleri Trump’ın ABD’li şirketleri ABD’de yatırım yapmaya teşvik etmesi, ticaret savaşları, Çin’e karşı alınan korumacılık tedbirleri ve Brexit. “

“En ucuza değil değerine satıyoruz”

Pragma ortakları, Türkiye’de şirketlerin büyümesi için kaynağa ihtiyaç olduğunu ve birleşme ve satışın bu nedenle önemli olduğunu da belirtiyorlar. Kriz dönemi nedeniyle şirket satışlarında fiyatların nasıl belirlendiği sorusuna ise şunları söylüyorlar: “Kurumsal şirketler en ucuzu almak derdinde değil. Maliyetlerini düşürecek iyi şirkete değerinde ödeme yapıyorlar. İyi şirketlerin şansı bu nedenle fazla. Pragma’nın farkı da en uyguna değil değerine satmak.”

Satacaklardı kendileri aldı

Kendilerinin de yatırım yaptığını ve bir fabrika satın aldıklarını belirten ortaklar bunu da şöyle anlatıyorlar: “Ailenin çıkmak istediği Hisar Çelik Döküm şirketini satın aldık. 400’ün üzerinde çalışanı var. Yüzde 80 Caterpillar’a makine üretiyor. Şirketi beğendiğimiz için satın aldık. Cirosu 30 milyon dolar. Bir önceki yıl yüzde 30 geçen yıl 10 büyüdük.”

Tüm yazılarını göster