BAHRİYE Bayraklı Tavukçuoğlu, 2023 yılı başında emeklilikle BSH’daki kariyerine noktayı koyduktan kısa süre sonra Jumbo markasının sahipleri Karaca-Atmaca ortaklığı kapısını çaldı.
Nubar Çolakyan’ın 76 yıl önce kurduğu çatal-kaşık-bıçak (ÇKB) markası Jumbo’yu Kasım 2014’te satın alan Karaca-Atmaca ortaklığı, Bahriye Bayraklı Tavukçuoğlu’nu blog yazılarını izlerken keşfedip, teklif götürdü.
Bahriye Bayraklı Tavukçuoğlu, Haziran 2023’te Jumbo’nun genel müdürlüğü görevine başladığında yol haritasını çizmek üzere markayı detaylı incelemeye aldı:
- Jumbo, köklü, nesilden nesile ulaşan bir marka. Akıllarda hep ÇKB’ci (çatal-kaşık-bıçak) olarak yer etmiş. Tencere-tava hariç, yelpazedeki birçok ürün yurt dışında ürettiriliyor.
Ürünlerin detayına indi:
- Üretim konusunda kurucunun reçetesi hiç değişmemiş. Örneğin tencerelerin çelik kalınlığı, kurucunun reçetesine harfiyen uyulan şekilde süregelmiş. Kurucunun reçetesine uygun üretim de yurt dışından tedarikle sağlanabilmiş.
Jumbo’da göreve başladığında şöyle düşündü:
- Profilo’da pazarlama ile başlayan kariyerim BSH’da pazarlama ve marka yönetimi üzerine 27 yıl sürdü. Jumbo’da daha kadınsı işlere odaklanmış olacağım.
Züccaciye sektörünü irdeledi:
- Çok rekabetçi bir alan. Tasarımla, katma değerle fark yaratmak mümkün olabiliyor.
Bahriye Bayraklı Tavukçuoğlu, Jumbo Ürün ve Pazarlama Direktörü Meltem Şuekinci’nin eşlik ettiği buluşmamızda söze ürün yelpazesinden girdi:
- Bizde puro çantası da var, golf oynarken çim düzeltme aparatı da var. Yelpazemizdeki ürün çeşidi 5 bini buluyor.
Bunun üzerine sordum:
- ÇKB ile pazarda yerini almış, tencere-tava ile çeşitlenmiş markanın puro çantası, golf serisi ile nasıl bir bağlantısı var?
Şu yanıtı verdi:
- Biz sadece “çeyiz markası” gibi kalmak istemedik. O nedenle ürün yelpazemizi puro çantasını golf arabasına koymayı kolaylaştıran aparata kadar genişlettik.
Kurucunun tasarlattığı bir çaydanlığı gösterdi:
- Başlangıçta üretimini Türkiye’de yaptırmışlar. Biz şu anda Çin’de ürettiriyoruz.
Karaca Grubu çatısı altında olmalarının yarattığı etkiye dikkat çekti:
- Karaca’nın kuvvetli kaslarını kullanma şansına sahibiz.
2023’ün Jumbo için nasıl geçtiğini merak ettim, yanıtladı:
- 2023 yılında yüzde 110 büyüdük. 2024’te de ciromuzun yüzde 60 büyüyeceğini öngörüyoruz.
Bu yıl hemen her sektör için pazar yavaşlamasının beklendiğini anımsattım, önce iddiasını ortaya koydu:
- Biz 2024’ten korkmuyoruz.
Ardından ekledi:
- Korkmuyoruz, çünkü ürünlerimizin hikayeleriyle önümüzü açabileceğimize inanıyoruz.
ÇKB’ci bilinen Jumbo, puro çantasından golfte çim düzeltici aparata kadar uzanan 5 bin ürünlük yelpazesiyle 2024 gibi zor bir yılda yüzde 60 büyüme yakalayabilir mi?
75 mağazayı bulacak İngiltere ve Almanya için de yola çıkacak
JUMBO Genel Müdürü Bahriye Bayraklı Tavukçuoğlu, 2023 yılını kendilerine ait 62 mağaza ile tamamladıklarını belirtti:
- Ayrıca 3 franchise mağazamız var.
2024 yılı mağaza planlarını paylaştı:
- 2024’te kendimize ait mağaza sayısı 65’e çıkacak. Franchise mağaza sayısı da 10’u bulacak.
Bu yıl yurt dışı mağaza konusunda da adım atmayı planladıklarını bildirdi:
- İngiltere ve Almanya’da bu yıl birer mağaza açmayı istiyoruz.
Yurt dışı mağaza planı üzerinde konuşurken ihracatı merak ettim, anlattı:
- İhracatımız çok az. Henüz yüzde 2’lerde. Bu yıl yüzde 5’e çıkarmayı planlıyoruz.
Mağazaya gelen müşteri bize yeni ürün için ilham veriyor
JUMBO Genel Müdürü Bahriye Bayraklı Tavukçuoğlu, satışlarında on-line’ın payının arttığını bildirdi:
- Satışlarımızın artık yüzde 35-40'ı on-line kanaldan gerçekleşiyor.
Satışlarının yüzde 5’inin de toptan mağazalara yönelik olduğunu kaydetti:
- Ayrıca satışlarımızın yüzde 10’u da Horeca’ya (Otel, restoran, cafe) yönelik yürüyor.
Çin, özel ülke ekimizi İstanbul Başkonsolosu’na hediye olarak götürdü
GMK Group ve İstanbul Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kalsın’dan mesaj geldi:
- Yakın görüştüğüm Çin’in İstanbul Başkonsolosu Sayın Wei Xiaodong’u ziyarete giderken arabada EKONOMİ Gazetesi’ni okumak üzere açtım. İçinden Çin özel ülke eki çıktı.
Çin ülke ekimizin kendisi için çok güzel bir tesadüf olduğunu belirtti:
- EKONOMİ Gazetesi’nin Çin özel ülke ekini yanıma alıp Sayın Konsolos Xiaodong’a hediye ettim.
Ardından ekledi:
- Çin’in İstanbul Başkonsolosu, EKONOMİ Gazetesi ekibine selamlarını ve teşekkürlerini iletmemi istedi.
Almanya merkezli Şirketi 34 yılda büyüttü vize alamayınca kahroldu
ALMANYA merkezli global grup Hafele’nin Türkiye’deki İcra Kurulu Üyesi ve Pazarlama Direktörü Eda Başar Uytun, şirketi Türkiye’ye 1989 yılında getiren babası Kanat Başar’ın son günlerde yaşadığı üzüntüyü paylaştı:
- Babam 40 yıldır Almanya ile iş yapar. Hafele’yi Türkiye pazarına getiren kişidir. Almanya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’na geçenlerde vize yenilemek için başvurdu. Ancak, “ret” yanıtı aldı. Almanya’dan vize konusunda olumsuz yanıt almak babamı çok üzdü.
Hafele Türkiye İcra Kurulu Başkanı Hilmi Uytun ve eşi Eda Başar Uytun’la geçen gün buluşup sohbet ettik. Eda Başar Uytun, babası Kanat Başar’ın 2005 yılından beri Hafele Türkiye Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürüttüğünü anımsattı:
- Babam kısa süre önce yönetim kurulu başkanlığı görevini bırakıp, Onursal Başkan oldu. Almanya’nın kendisine vize vermemesi üzerine, “Yaşlandım, ondan mı vize konusunda ‘ret’ yanıtı aldım” diye hayıflandı.
Hilmi Uytun, “hırdavatçı” diye tanımladığı şirketin temeli 1923 yılında Adolf Hafele ile Hermann Funk’un açtığı “nalbur ve alet endüstrisi ürünleri” dükkanıyla atıldı. Adolf Hafele, 1930 yılında ilk toptancı deposunu kurdu ve sevkiyatı organize etti.
Hafele grubu, 130 bini aşkın ürün çeşidiyle mobilya ve mimari donanımlar alanında yenilikçi fikirleri, yaratıcı tasarımlarıyla dünyada öne çıkıtı.
Hafele’ye Türkiye gibi önemli bir pazarın ve tedarik merkezinin kapısını açan Kanat Başar’ın Almanya’dan vize konusunda gördüğü muamele, şirkette ve iş dünyasındaki arkadaşları arasında şaşkınlık yarattı.
Sahi, Almanya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’ndaki görevliler Kanat Başar’a acaba neden vize vermeyi uygun görmedi? Kendisinin kafaya taktığı gibi “yaşlandığı için” mi vize konusunda “ret” yanıtı aldı.
Kanat Başar gibi iş insanlarına Almanya’nın ömür boyu vize vermesi gerekmez mi?