Başarsoft ve kurucusu Alim Küçükpehlivan ile 10 yıl önce tanıştık. 2012 yılında Vatan gazetesinde çalıştığım dönemde Alim Küçükpehlivan ile görüştük ve yazdığım haber şirketin ulusal basındaki ilk haberi oldu. Haberde şirketin kuruluşunu şu satırlarla anlatmışım: “Alim Küçükpehlivan, kardeşi Tuncay Küçükpehlivan ve Ahmet Dabanlı ile birlikte 1997 yılında bilgisayarda haritayı veri tabanına bağlayan yazılımı satmak için bir araya geldi. Dördüncü ortak olarak alacakları bir ağabeyleri son anda vazgeçince 3 ortak epey sıkıntı çekti. Ankara’da arkadaşlarının eşine ait olan Başar Emlak isimli şirketin bir odasında çalışmaya başladılar. Kısa sürede işleri yoluna koydular ve emlakçı arkadaşlarına vefa borçlarını şirketlerinin adını Başarsoft koyarak ödediler.”
10 yıl önce Başarsoft GSM operatörlerinden belediyelere, Ulaştırma Bakanlığı’ndan TEDAŞ’a uzanan geniş bir kesime harita hazırlıyordu. 2011 yılında satılan 600 bin civarında navigasyon cihazının 450 bininde Başarsoft’un haritaları kullanıldı. Kısa sürede Türkiye’de pazar lideri olan şirket, yurt dışına da açıldı.
10 yıl aradan sonra Alim Küçükpehlivan ile tekrar bir araya geldik ve şirketin o günden bugüne geldiği noktayı konuştuk. Başarsoft, kısa bir süre önce blokzircir gibi gelecekte kritik bir öneme sahip olacağı belirtilen bir alana girerek bir başka şirkete doğrudan yatırımcı oldu. Geleceğe şimdiden hazırlanmak isteyen Başarsoft, BitTurk’un yüzde 10’unu 20 milyon dolar değerleme üzerinden aldı. Küçükpehlivan, sohbetimize “10 yıl önce navigasyon sektöründe liderdik. Bu sektör bitti, biz de haritayı cep telefonuna koyduk. Dünya değişti, bu süreçte harita sadece yol için değil işletmelerin karar mekanizmalarında etkili hale geldi” diye başlıyor ve ekliyor:
‘Tüm ticari işletmeleri haritaya işledik’
“10 yıl önce Kadıköy’de iki oda bir salon dairede kiracıydık. 50-60 kişiydik. Bugün kendi binamız var, 300 çalışana ulaştık. Geçen yıl 100 milyon TL ciro yaptık, bu yıl hedefimiz 180 milyon TL. 10 yıl önce kargocularla, pizzacılarla, bankalarla çalışmıyorduk. Bugün 7 büyük pizzacının 4’ü bizim haritalarımızı kullanıyor. Kargo şirketlerinin gönderdiği kutuların yüzde 90’ının harita altyapısını Başarsoft veriyor. Google ile çalışıyorduk, bugün Apple ve Yandex müşterimiz oldu, bütün dünyaya satılan Ford kamyonlarında Başarsoft’un Türkiye haritası kullanılıyor. 2012 yılında Türkiye genelinde ilçeleri bitirmiştik, kapı numarası yoktu. O zaman 700-800 bin işletme ve yer adı vardı, bugün 4,5 milyona ulaştı. 10 yıl önce 40 kriterde veri topluyorduk, bugün 400 kriter oldu. Tüm ticari işletmeleri haritaya işledik. Bugün 15 milyon binanın kapısına götürür hale geldik. 112, Afet İşleri ve Emniyet gibi önemli kurumlarla da çalışıyoruz. Şu anda kimin oy kullanacağı yere yürüyerek ne kadar sürede gidebileceğini söylüyoruz.”
Haritanın üzerine uygulamalar koyduklarını kaydeden Küçükpehlivan, elektrik ve internet gibi kablo hizmeti sunan şirketlere de yönetim ve işletim sistemleri geliştirdiklerini vurguluyor. Küçükpehlivan, şöyle devam ediyor:
Amerika’ya açıldı, Afrika’da büyümeye devam ediyor
“Türkiye’deki elektrik dağıtım şirketlerinin yüzde 50’sinden, doğalgaz dağıtım şirketlerinin yüzde 70’ten fazlası müşterimiz. Tek yerli biziz, rakiplerimiz yabancı. Şimdi Amerika’da satışımız başlıyor. ABD elektrik ve internet şirketlerine şu anda yatırımda yüzde 50 hibe veriyor. ABD’de elektrik ve internet kapasitesinin zayıf olduğu yerleri gösterip hibe başvurusu için bizim yazılımlarla rapor sunacaklar. Togo’da ülkenin bütün elektrik şebekesinin sayısal haritası oluşturulacak. Yerel bir firma bizim yönetimimizde sahadaki bilgileri toplayacak. Benin’de veri toplama ve toplanmış veriyle işletim ve operasyon yapacak harita tabanlı sistem sunacağız. Yani bizim Türkiye’deki elektrik şirketlerinin kullandığı yazılımın aynısı. Tunus’ta üzerinde çalıştığımız işler var. Uganda’da da şehircilik bakanlığının arazi uygulama işini aldık.”
Manyetik alanda konumlandırma teknolojisi İGA, Dubai ve Suudi Arabistan’da deneniyor
Alim Küçükpehlivan’a yeni projelerini soruyorum, şu cevabı veriyor: “Yeni başladığımız en kritik işlerden biri su kayıp ve kaçak tespiti… Kayıpları tespit etmeye yarayan harita tabanlı bir uygulama geliştirdik. Ankara’da denedik ve başarılı oldu. Şimdi Mardin ve Mersin su idareleri uygulamayı devreye alacak. Bunu hedef pazarlarımızdan olan Afrika’daki ülkelere de anlatmaya başladık. Türkiye’de ayrıca hastane, AVM, havaalanı, fuar alanı gibi kapalı alanlar için navigasyon uygulamamız olacak. 5 yıllık bir Ar-Ge çalışması yaptık. GPS’in yerini tutacak, cep telefonundaki manyetik alan pusula chip setini kullanıyoruz. Kapalı alanda istenen yere en hızlı şekilde gidilmesini sağlayacak. Bu manyetik alanda konumlandırma teknolojisi ve biz geliştirdik. Şu anda Dubai ve Suudi Arabistan’da testleri yapılıyor. İstanbul’da İGA’da da deneniyor.”
40 yaşında maratoncu oldu, her yere koşu malzemelerini de götürüyor
Alim Küçükpehlivan, iyi bir koşucu. İlk maratonunu Kasım 2012’de koştuğunu söylüyor ve ekliyor: “Tanıştığımız sene, antrenmanlarım sürmekte ve gittikçe mesafeleri artırmakta olduğum bir koşu macerasına girişmiştim. Kasım 2012’de ilk kez 42 kilometrelik tam maratonu 5 saatte koşarak 40 yaşında maratoncu oldum. Baktım güzel bir boyut katıyor hayata, yaz kış demeden dışarıda antrenmanlar, değişik şehirlerde yarışlar, spor yapan pozitif düşünceli insanlarla tanışma gibi çekici başka yanları da var maratonculuğun ve hiç bırakmadım. Artık her ay toplamda 150-200 kilometre koşuyorum. Son 10 yılda İstanbul ve İzmir dışında 20’ye yakın 42 kilometrelik yol maratonunu Amsterdam, Barcelona, Riga, Malta, Vilnius dünya şehirlerinde koştum. Yine 20’ye yakın ultra maraton ve patika koşusu yaptım. 2018 yılında Güney Afrika’da 90 kilometrelik parkuru koşan tek Türk bendim ve on buçuk saat koşarak bitirdim. Bugün koşu malzemelerim olmadan hiçbir yere gitmiyorum.”