1923 yılında ihracatımız 50 milyon ABD Doları seviyesindeymiş.
O günden bu yana gelişen Türk üretim gücüne paralel olarak 03.01.2022 günü (dün) açıklanan 2021 yılı ihracatımız, 225,4 milyar ABD Doları ihracat ile kıyaslanınca
bu 4.500 kat rakamına erişiyoruz.
Türk ihracatçısı için oldukça önemli bir gurur nedeni bu…
İhracat ordumuza yeni katılan firma sayısının da 32 binin üzerinde olduğu açıklandı.
Müthiş bir artış bu…
Türk Lirası değerinin yabancı paralar karşısında düşmesi, ihracatta özellikle TL kaynaklı maliyetler üzerinde olumlu bir etki yarattı. Ancak maalesef olumlu etki sadece bununla sınırlı kalıyor çünkü üretimimizin ciddi bir kısmının girdilerini ithalatla karşılıyoruz.
Burada, ithal edilen ürünlerin yurt içerisinde ve yerli girdilerle üretilmesinin önünün açılmasının ne kadar önemli olduğu, bir kere daha önümüze çıkıyor.
İç piyasada görülen daralmalar da yurt dışı pazarları daha da cazip hale getirdi ve sonuç ortada, 32 binin üzerinde yeni ihracatçı.
Burada yine önemli bir noktaya dikkat çekmek istiyorum o da her sene ihracat ordumuza katılım ne kadar olursa olsun, toplam ihracatçı sayımızı o kadar arttıramıyoruz.
Çünkü ihracat ordumuza katılan firma sayılarından az da olsa ayrılıp ihracattan çıkan firmalarımız var.
Bunun nedenleri çok farklı olabiliyor…
İhracatta zarar edip hevesi kırılan, gelen yurt dışı müşterisine satış yaptığı için müşterisi gelmeyince ihracat yapamayan, aracı ihracatçılara mal veren amma onlar başka kaynağa gidince yine iç pazara kalan, ihracat yapma yeterlilikleri az olduğu halde ihracat yapan amma bu süreçlerde zorlanıp çekilen gibi örneklerini daha çoğaltabileceğimiz birçok nedenle ihracatçı firmalarımızın bir kısmı ihracat ordusundan ayrılıyorlar.
Gönül ister ki Ticaret Bakanlığı Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile beraber bu konuda etkili bir araştırmaya imza atsınlar ve ihracat ordumuzdan ayrılan bu firmaların ayrılma nedenlerini belirleyerek, onları ihracat gücümüz içerisinde tutmaya çalışsınlar.
81 ilin tamamının ihracat yaptığı bilgisi, ihracatın yurt sathına yayılmasının, ulusal refahımıza katkısının çok olacağı fikrimizi güçlendiriyor.
Bir milyar ABD Doları ihracat sınırını geçen il sayımız da 21'e ulaşmış. Burada bazı illerin üretici olmalarına karşın ihracatlarının merkezlerinin bulunduğu illere kaydedilmesi olayını da hatırlarsak belki bu sayının daha da fazla olabileceğini düşünmeliyiz.
Beni sevindiren bir başka önemli nokta da Avrupa Birliği (AB) ülkelerine yapılan ihracatımızın, toplam ihracatımız içerisindeki payının %41'e gerilemiş olması. İhracatımızın bu kadar artış göstermesine karşın, AB ülkelerine yapılan ihracatımızın toplam ihracatımız içerisindeki oranının düşmesi, pazar çeşitlendirmesi konusunda başarı kazandığımızın ciddi bir göstergesidir. Geleneksel pazarların dışındaki artışlar çok sevindirici.
2022 yılı için ihracat hedefimiz 250 milyar ABD Doları olarak değiştiriliyor.
Çok güzel, itiraz eden olmasın amma herkes bu hedefe varışı kendi sorumluluk ve yetkisi içerisinde tüm gücüyle desteklesin.
Bu arada COVID-19 ve Çin'i dikkatle izlemeyi sakın ihmal etmeyelim.
Sürprizler bize pek yaramıyor…