4,3 milyon nüfusu ile Panama neden önemli bir pazar?

Ülkemizin bir yandan ana pazarı olan Avrupa bölgesi ve çevre ülkelere olan ihracatını artırırken, diğer yandan da alternatif pazarlar eliyle ihracat menzilini uzatması gerekiyor. İhracatımız çok yakın zamana kadar yurt dışından gelen talebe göre şekillenen bir ihracat modeliydi. Ülkemizde üreticilerin çok büyük çoğunluğu durduğu yerden, yani müşteri bekleyerek ihracat yapmaya çalışırlardı. İhracatçı sayısına baktığımız zaman küçük bir azınlık fuarlara ve heyetlere katılarak satış potansiyellerini artırma çabasındaydı. Son yıllarda bu durum değişmeye başlasa da ihracat menzilimizin kısa kalmasının sebeplerinden biri işte tam bu nedendendi. Uzak pazarlara ihracat kabiliyetimizi artırmak istiyorsak pazarlama ve aktif satış enstrümanlarını devreye sokmalıyız. Bana öyle geliyor ki artık ülkemizin bir yandan uzak pazarlarda kamu ve iş dünyası STK’ları eliyle “made in Turkiye” ve “brand Turkiye’’ markalarına yatırım yapması, diğer taraftan da bu pazarlara orta-uzun vadede kalıcı olacak şekilde daha sofistike çalışmalarla yaklaşması gerekiyor. Özellikle uzak coğrafyalarda ülke markası (Country Branding) ve ülke tanıtımı bu yönüyle çok önemli. Bu hafta yine uzak pazarlardan biri olan Latin Amerika’nın hub ülkesi Panama’yı ele alacağız.

Bölgenin ticaret merkezi

Panama 4,3 milyon nüfusu ile Latin Amerika’nın en önemli Hub (Ticari üs) ülkesidir. Dünyanın farklı ülke ve coğrafyalarından ithal ettiği ürünleri orta ve Latin Amerika ülkelerine ihraç etmesi (Re-export) Panama’yı bölgede ticaret merkezi durumuna getirmiş. Kolon bölgesinde bulunan serbest bölge (Colon Free zone) sayesinde vergisiz ithalat ve ihracat yapabilmeleri bölgenin önemli bir ticaret durağı olmasını sağlamış.

Panama’yı sadece Panama’dan ibaret görmek bizi yanıltır. Sadece nüfusuna bakarak değerlendirmek bizi büyük resimden uzaklaştırır. Panama’yı ihracat pazarı olarak Panama ve Colon Free-Zone olmak üzere ikiye ayırmak gerekiyor. Bir yandan 4,3 milyonluk bir iç pazar ve diğer taraftan 350 milyondan fazla olmak üzere Güney Amerika pazarı.

Latin Amerika’da bir perakendeci neden ürünlerini Çin'den değil de Panama'dan alır? 

Kolon Serbest Bölgesi’nde 20 bin kilometrekareye varan ürün sergileme salonuna (Showroom) sahip olan firmaları göreceksiniz. Evet, yanlış duymadınız, bir müşterimin sadece showroomu 20 bin kilometrekare. Tekstil ürünlerinden mutfak eşyalarına, hediyelik eşyalardan temizlik malzemelerine, otomobil aksesuarlarından mobilyaya binlerce farklı ürünü aynı yerde bulacağınız bir showroom.

Panama Kolon Serbest Bölgesi’nde tüccarlar Orta ve Latin Amerika’dan gelen firmalara aynı anda tüm bu ürünlerin hizmetini veriyorlar. Karışık olarak bir konteynere onlarca ürünü aynı anda yükleme avantajına sahip oluyorlar. Tabi sadece bu da değil, asıl önemli hususlardan biri de Panamalı tüccarlar müşterilerine vadeli ürün satabiliyor, bir anlamda onlara kredi açıyorlar. Tüm bu nedenlerden dolayı Latin ve Orta Amerika’da yerleşik birçok perakendeci ürünlerini Panama’dan almayı tercih ediyor. Küçük bir not; Kolon Bölgesi’ndeki birçok tüccar vadeli satış yaptığından dolayı Venezüella’da yaşanan krizden sonra büyük paralar kaybettiler. Ama bu tecrübe onların vadeli satış yapmalarına son vermelerine neden olmadı. Kolon bölgesinde vadeli satışlar hala devam ediyor.

Panama’da tüccarların diğer Latin Amerika ülkelerine göre daha iyi oranda İngilizce konuştuklarını söyleyebilirim. İspanyolca bilen tercümana ihtiyacınız olmayacaktır. Görüşme öncesi muhakkak randevu almanızı öneririm. Aksi takdirde sizinle görüşmeme ihtimalleri çok yüksek olacaktır. Yine de Latin kültüründen geldiklerini unutmamak lazım, toplantıya geç gelebileceklerini de söylemem gerekir.

Yakın zamanda THY’nin direk uçuşları olacak Panama ile STA rekabet avantajı sağlar

Yukarıda da bahsettiğim üzere Panama’ya giderseniz muhakkak Kolon Serbest Bölgesi’ni ziyaret etmenizi öneririm. Kolon Serbest Bölgesi Panama City’den yaklaşık 1 saatlik uzaklıkta. Kolon Serbest Bölgesi’ne girmeniz için yanınıza muhakkak pasaportunuzu alın.

Yer Latin Amerika olunca ilk sorulardan biri doğal olarak güvenlik oluyor. Panama güvenli bir ülke. Hafızam beni yanıltmıyorsa 7 kez ziyaret etme fırsatı buldum ve bu zamana kadar hiçbir güvenlik sorunu ile karşılaşmadım. Türk vatandaşlarından Panama’ya yapacakları seyahat vizeden muaf ve Türk Hava Yolları ile her gün Bogota/Kolombiya aktarmalı uçuş bulabilirsiniz. Uçuş yaklaşık 16,5 saat sürüyor ve 1,5 saat Bogota’da aktarma süresi var. Yakın zamanda Türk Hava Yolları’nın Panama’ya direkt uçacağını da biliyoruz.

Panama’nın AB ve ABD’nin yanı sıra El Salvador, Singapur, Şili, Kosta Rika, Honduras, Guatemala, Nikaragua, Peru, Meksika, Küba gibi yirmi üç ülke ile serbest ticaret anlaşması var. Ülkemizin de Panama ile STA imzalaması Avrupalı ve Amerikalı rakiplerimiz ile rekabet etmemiz açısından önemli bir gelişme olacaktır.

Ülkemizin ve Türk ürünlerinin imajı Panama’da çok iyi diyebiliriz. Türk dizileri Panama’da da çok izleniyor. Gerek Panama’da gerekse Kolon Bölgesi’nde Türkiye’den göç etmiş Musevi vatandaşlarımız, Lübnan ve Orta Doğu kökenli tüccarlarla karşılaşmanız mümkün. Panama’da tanıştığım en büyük zincirlerinden birinin sahibi ve Kolon bölgesinde tanıma fırsatı bulduğum büyük bir tüccar yine Türkiye’den göç etmiş vatandaşımızdı.

Ülkenin para birimi Amerikan Doları, ülkeye indiğinizde yerel para bozdurma derdiniz olmayacaktır. Panama, Latin Amerika’nın en açık ekonomisi ve hizmet sektörünün ekonomideki ağırlığı fazla. Bunun temel nedeninin, Panama Kanalı, Kolon Serbest Bölgesi, konteyner limanları, bankacılık ve sigorta sektörlerinin katkısı olduğunu söyleyebiliriz. Hizmet sektörünün gelişmiş olması nedeniyle Panama City’de çok sayıda yüksek gelirli expat yaşamakta. Bu nedenle kaliteli high-end ürünler için de önemli bir pazar durumunda. Yine de pazarın geneline baktığınızda “fiyat” önemli bir gösterge. Hizmet sektörünün ekonomiyi domine etmesinden dolayı, COVID-19 pandemisi döneminde ekonomileri ciddi etkilenmiş ve bu süreçte Panama %17,9 küçülmüş, işsizlik de %20’lere kadar yükselmiş.

Panama’da ağır sanayi üretimi bulunmuyor ve sanayi sektörünün gelişimi de çok yavaş. Panama’daki önemli sanayi faaliyetleri tekstil, kimyasallar, yapıştırıcılar ve bira imalatı ile sınırlı. Tarım ürünlerinde ithalata dayalı ve özellikle ABD’ye bağımlı bir politika izlenmekte.

Panama’nın en çok ithalat yaptığı ülkeler sırayla; Çin Halk Cumhuriyeti, ABD, Meksika, Singapur, Kosta Rika Cumhuriyeti olurken en fazla ihracat yaptığı ülkeler ise ABD, Kosta Rika Cumhuriyeti, Kolombiya, Guatemala, Dominik Cumhuriyeti. Türkiye’nin Panama’ya ihracatı ağırlıklı demir çelik ürünleri olmak üzere 305 milyon ABD Doları ve Panama’nın ithalatından aldığı pay yaklaşık %1,5.

Transit ticarette kendi hikâyemizi yazmalıyız

Ülkede çevre ve çevreyi korumaya büyük önem veriliyor. Yine kadınların kamusal alanda etkinliğini artırmak için önemli bir çaba ve çalışmanın olduğunu söyleyebiliriz.

Türkiye’nin her geçen gün bölgede büyükelçilik sayısı artmakta. 2010 yılında bölgede sadece 6 ülkede büyükelçiliğimiz varken bugün bu sayı 17’ye yükseldi. Böylesine çok önemli olan bir ülkede 2014 yılından bu yana Büyükelçiliğimizin olmasına rağmen Ticari Ataşemizin geçen ay atanabilmesi üzücü bir husus.

Uzakdoğu’da Singapur ve Hong Kong, Ortadoğu’da Dubai, Avrupa’da Hollanda, Amerika kıtasında Panama transit ihracatı yani re-exportu en iyi yapan ülkelerin başında geliyor. Hollanda hariç bu saydığım ülkelerin hiçbirinin Türkiye gibi bir üretim potansiyelinin de olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Ülkemiz 58 ülkeye 4 saatlik uçuş mesafesinde ve bizim 58 ülkeye kara yolu ile ürün gönderebilme imkânımız var. Türkiye’nin tüm bu örnekleri inceleyerek transit ticarette kendi hikâyesini yazacak iradeyi ortaya koyması çok önemli olacaktır. Bu konuda hukuksal alt yapının hazırlanması, liman ve ihracat masraflarının azaltılması çalışmaları, limanlarımızdaki imkân ve kabiliyetlerimizin artırılması ve dünyaya tanıtılması önemli adımlar olacaktır.

Son olarak, Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı uzak ülkeler stratejisinde Panama ve Singapur gibi bölgelerinin hub konumunda olan ülkeler listede bulunmamakta. Bu ülkelerinde muhakkak uzak pazarlar stratejisine dâhil edilmesi ülke ihracatı için ve ihracatçımız için faydalı olacaktır.

77 km’lik Panama Kanalı

Panama Kanalı, bölgenin sosyoekonomik koşullarına önemli katkılarda bulunmuş. Panama Kanalı ile birlikte Panama halkının refah seviyesi yükselmiştir. Atlas Okyanusu’yla Büyük Okyanus’u birbirine bağlayan Panama Kanalı, insan eliyle inşa edilen en büyük kanal durumunda. Stratejik açıdan bölgenin en önemli noktalarından biri olan kanal, 1914 yılında ABD tarafından inşa edilmiş. 77 km’lik uzunluğu ile hem bir mühendislik harikası hem de dünyanın en pahalı kanalı olarak deniz ticaretine ve ulaşımına büyük kolaylık getiren kanalın yapımı sırasında, sıtma ve sarıhumma gibi hastalıklardan büyük toprak kaymalarına kadar her türlü güçlükle karşılaşılmış ve yaklaşık 27 bin 500 Kanal çalışanı bu süreçte can vermiş.

Panama’nın en önemli iki sorunu ekonomi ve düzensiz göçler. Bu yönüyle aynı sorunları yaşıyoruz diyebiliriz. Haiti ve Venezüella’dan gelen düzensiz göçmenlerin sayısı çok fazla. Sadece 2021 yılında 80 bin sığınmacı gelmiş. Bu nedenlerden dolayı ABD ile ilişkilerini güçlendirmek istiyorlar. ABD ile ilişkilerinin önündeki en büyük engel ise Panama’nın Tayvan’la olan ilişkileri. Tayvan ile ilişkilerin askıya alınması Panama-Çin ilişkilerini geliştirirken, ABD ile olan ilişkilerinde sorunlara neden olmuş. ABD’nin hala Panama’da büyükelçiliği bulunmuyor.  

NELER YAPILMALI?

1) Ticaret Bakanlığı’nda yetkili bürokratlarının, iş dünyası sivil toplum örgütü başkanlarının, ilgili akademisyenlerin dünyadaki hub bölgelerini ziyareti ve re-export felsefesini çözümleyebilmeleri önemli bir süreç olacaktır.

2) Türkiye ihracatının Latin Amerika stratejisi yazılmalı ve bir ekosistem içinde ve programlı olarak bölgeye ve ülkelere yaklaşılmalıdır.

3) İhracatçı birlikleri bu pazarlara ve alt sektörlere yönelik nitelikli sektörel raporlar hazırlamalı ve üyeleri ile paylaşmalıdır.

4) Panama City ve Panama Colon Free Zone’u içine alan URGE heyetleri ve sektörel heyetler düzenlenmelidir.

5) Firmalarımız bireysel bazda bu ülkeleri ziyaret etmeli ve bireysel bazda çalışmalarını sürdürmelidir.

6) TİM ve ihracatçı birlikleri özel nitelikli satın alma programlarıyla özellikle free zone’da bulunan büyük alıcıları ülkemize getirip, ihracatçımız ile buluşturmalıdır.

7) Bu ülkelerde zincir marketlerde “Türk Haftası’’ programları yapılarak Türk ürünlerinin tanıtılması faydalı olabilir. Bir de bu çalışmalarda Türk dizi oyuncularını da kullanabilirsek Türk ürünlerine olan ilgiyi daha da artırabiliriz.

8) Latin Amerika ülkelerinin geneli için tanıtım materyallerinde İngilizcenin yanı sıra İspanyolcaya da yer vermek faydalı olacaktır.

Tüm yazılarını göster