Bundan 20 gün kadar önce 11 Şubat 2021 tarihli DÜNYA gazetesinin manşetinde, kurucusu merhum Nezih Demirkent’in fotoğraflı anonsu ve iç sayfalarında da kendisine ilişkin yazılanlar vardı.
Nezih Demirkent’in vefatının 20. yılı münasebetiyle bu sayfalar düzenlenmişti. Düzenlenmesi de çok yerindeydi. Çünkü o Nezih Demirkent, bundan tam 41 yıl önce DÜNYA’yı yaratmıştı. Yarım asrı aşan gazetecilik hayatının da becerisi ve tecrübesiyle DÜNYA’nın temellerini çok güçlü bir şekilde atmıştı. DÜNYA, işte atılan o güçlü temeller üzerinde 41 yıldır yoluna devam ediyor. Şimdi de bu yolculuk, bir başka güçlü gazeteci Hakan Güldağ’ın liderliğinde sürüyor. Daha nice 41 yıllara… Benim de uzun sayılabilecek yıllardan beri haftalık yazılar yazdığım, yazarlarının önemli bir kısmını bizzat tanıdığım bir DÜNYA. Peki DÜNYA’da ne var, ne yok?...
Her şeyden önce usta kalemler var, çırak bile olamayacak gazeteciler yok…
İlkeli ve duruşlu halleriyle köşelerini tutanlar var, ilkesiz omurgasız köşe arayanlar yok… Dolayısıyla özgürce yazmak var, sipariş yazmak yok… Zaten ekonominin her boyutu ile ele alınması var, yanlı ve spekülatif boyutu yok… Yetmiyormuş gibi sosyal ve kültürel yaşamın özgün yanları da var, ama dayatmacı yanı yok…
…
Böyle bir DÜNYA’ya “41 kere maşallah!” demek lazım.