40 yıl sonra ne olacak? Bunu bilmek adına neler yapılmaz ki… Geleceğin bilinmezliğini bilmemiz, ona dair tahmin yapmamıza engel değil. Kahve falından kristal küreye, cinlerden müneccimlere dek işi; “geleceği tahmin etmek” olan milyonlarca insan…
Dünya’nın tanıklık ettiği geçmiş 40 yılda yaşanan değişime bakınca, 40 yıl sonrasına dair tahminlerin ne derece yanıltıcı olabileceği görülebilir. Geleceği tahmin etmenin en isabetli yöntemi; onu inşa etmektir. Ancak o zaman daha isabetli tahmin yürütebiliriz.
Dünya, bu süreçte okurlarına, gelecek inşası için bilgi desteği verecektir. Daha iyi bir gelecek, ancak bunu düşleyerek mümkündür. Bizler, okura düşleri için seçenek oluşturma gayretinde olacağız. Zaten 40 yıldır bunu yapageldik.
40 yılda öğrendiğim şudur ki dünün zihin yapısıyla gelecek tasarlanmaz. Zira hiçbir sorun, onu var eden bilinç seviyesiyle çözülemez ve insan zihni, algıladığından ötesini isteyemez.
Parmenides Körlüğü; geleceği, şimdiki zihin yapısıyla kestirme yanılgısını anlatır. Bizlerin zihni neye hazırsa göz onu görür, kulak onu duyar. Bu, kürenin tamamıveya ülkeler için olduğu kadar, kurumlar ve kişiler için de geçerli…
Gelecek merakının “belirsizlikler çağından” arttığı gerçeğinden hareketle, daha güzel bir Dünya için okurlara seçenek sunmaya, değer katmaya devam edeceğiz. Tıpkı 40 yıldan beri yaptığı gibi…
CESUR YENİ DÜNYA
Devinim baş döndürücü hız kazandı. Daha iyi bir yarın uğruna dünü geride bırakmak, dönüşümün temel dinamiği haline geldi. Karmaşada yol alma çağında nitelikli bilgi ve yorum, hayati önem kazandı.
Cesur yeni dünya için zaten bunu yapmak bir seçenek değil, zorunluluk halini aldı. Dünya Gazetesi, 40 yılda biriktirdikleriyle bu yolda okuruna eşlik etme gayretinde olacaktır.