✔ 23 Eylül'ü kapsayan hafta, "Faiz İndirim Haftası" olarak kutlanmalı... Bu çerçevede 22 Eylül'de faiz mutlaka indirilmeli.
✔ OVP'ye göre kasım sonunda yüzde 82'yi bulacak yıllık TÜFE artışı, martta yüzde 42'ye gerileyecek. Bu inişe gerekçe olarak faiz indirimine gidilecek. Bu indirimlerin biri bu perşembeye alınmalı.
23 Eylül 2021’de ekonomide önemli bir eşiği geride mi bıraktık, yoksa o küçük eşikten yuvarlandık mı, hala bunu tartışıyoruz. Tartışıyoruz, çünkü herkes kendi penceresinden bakıyor. Ama, “Faizi indirmekle iyi yaptık” diyenler arasında “Acaba hata mı ettik” diye düşünenler varsa da onlar da bunu dile getirme cesareti bulamıyordur.
23 Eylül 2021’de Merkez Bankası’nın politika faizi niye indirildi? Çok basit bir soru; öyle ya faiz niye indirildi?
“Nas” mı dediniz!
Peki, nas sınırı kaç?
Var mı makul görülecek bir düzey?
Hem sanırsınız ki bu iktidar Merkez Bankası faizini hiç artırmadı.
Faizi 13 Eylül 2018’de yüzde 17.75’ten yüzde 24’e çıkaran kimdi?
Ya 19 Kasım 2020’de yüzde 10.25’ten yüzde 15’e çıkaran?
O tarihlerde nas faiz indirimi emretmiyor muydu?
Geçiniz! Ama geçmezler. Çünkü bu yaklaşımların hala müşterisi var!
Gerekçenin ne olduğu zaten itiraf edildi
Naci Ağbal Merkez Bankası Başkanlığına getirildikten sonra faizi yüzde 19’a kadar çıkardı ve yüzde 19 kararının hemen ardından da görevden alındı. Geçen yılın mart ayıydı.
Ağbal’ın koltuğuna Şahap Kavcıoğlu oturdu. Ama faize beş ay boyunca dokunulmadı. Ta ki eylüle, 23 Eylül 2021’e kadar.
İşte eşiği ya o gün atladık ya da eşikten o gün yuvarlandık!
23 Eylül 2021’de faiz indirimi kararı verilirken gerekçe nas, elde edilecek sonuç da düşük enflasyondu. Faiz indirimi enflasyonun düşmesini sağlayacaktı. Oldu mu, olmadı? Tam tersine Türkiye görmediği bir enflasyon yaşamaya başladı.
Faiz indirimi kararını alanlar bu adımın sonucu olarak dövizin yükseleceğini, bunun da enflasyonu azdıracağını bilmiyor olabilir mi, tabii ki biliyorlardı. Ama sorunun bu boyuta varacağını herhalde kestirememişlerdi.
Faizi indirmekteki amacın ne olduğu da zaten defalarca ifade edildi. “Biz üretimi, büyümeyi ve istihdam artışını enflasyona tercih ettik” denilmedi mi... Hem de kaç kez söylendi bu.
Ekonomide çarklar dönsün istendi.
Enflasyon da bu çarkları döndüren yağ görevi görsün.
Vergi gelirleri hiçbir şey yapmadan enflasyon sayesinde kendiliğinden artsın.
Bütün bunlar da oldu.
Yani sonuçta enflasyon işe yaradı!
Şimdi kutlama zamanı!
23 Eylül’ün yıldönümü geldi çattı. Cuma günü o meşhur adımın yıldönümü.
Ne kadar şanslıyız ki(!) hemen öncesindeki gün 23 Eylül’ü kutlamak için iyi bir fırsata sahibiz.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu 22 Eylül’de toplanacak. Şampanya patlatılmasa da herhalde 22 Eylül Perşembe günü 23 Eylül 2021 yad edilecektir.
Ama öyle kuru kuru yad etmek olmaz; 23 Eylül’ün “ön kutlaması” 22 Eylül Perşembe günü yapılmalı ve faiz bir kez daha aşağı çekilmelidir.
Önümüzdeki aylarda zaten bu yapılacak, faiz daha indirilecek. Hem, “Politika faizini önemsizleştirdik” denilmedi mi, önemi olmayan faiz ha yüzde 13 düzeyinde devam etmiş, ha yüzde 12’ye ya da daha aşağıya indirilmiş, ne fark eder ki!
Merkez Bankası’nın politika faizi eylül toplantısında değilse bile önümüzdeki aylarda mutlaka indirileceğine göre, bu indirimlerin biri hiç olmazsa 23 Eylül 2021’deki o “büyük” adımın hatırına bu yılın eylülünde yapılmalıdır.
Bundan iyi gerekçe olur mu!
Orta vadeli programda bu yılın TÜFE artışı yüzde 65 olarak tahmin ediliyor. 2023’ün hedefi ise yüzde 24.9. Bu oranlara ulaşmayı sağlayacak ortalama aylık gidişat varsayımına göre yıllık enflasyon oranı ocakta yüzde 51, şubatta yüzde 47, martta yüzde 42 olacak. (Dünya 9 Eylül 2022.)
Yıllık enflasyon oranı kasımda yüzde 82’ye ulaştıktan sonra böylesine hızlı bir gerileme gösterecek. Niyesi belli, baz etkisi sayesinde.
Ama olsun, baz etkisi kimin umurunda ya da kaç kişi bu hesabı yapacak ki!
“Bakın kasımda yüzde 82 olan enflasyonu dört ay sonra yüzde 42’ye indirdik mi, indirdik. Bunu faizi aşağı çekerek yapacağız dedik ve yaptık mı, yaptık...”
Demek ki neymiş, faiz indirilecekmiş. Bu kesin. Özellikle yıllık enflasyon oranında aralık ve ocakta yaşanacak hızlı düşüşün gerekçesi olarak bu aylarda mutlaka faiz indirimine gidilecektir.
Ama 23 Eylül 2021’i yad etmek için de bu ay bir indirim yapılmalıdır. Dolayısıyla perşembe günkü toplantıdan bir faiz indirimi açıklaması gelmesi beklenmelidir.
“Açıklaması gelmesi beklenmelidir” diye özellikle vurguluyorum; çünkü faiz indirimi kararını alacak olan Merkez Bankası Para Politikası Kurulu değildir. Kurul, alınmış olan faiz kararını açıklayacaktır.