2024 Tahminlerim: Tahmine gerek var mı?

Ussal ŞAHBAZ Global İşler

Her senenin son yazısında bir sonraki yıl için tahminler yapıyorum. Bugünkü yazımda tahminlerden önce genel bir değerlendirme yapacağım. Geçen seneki tahminlerimin muhasebesini ise haftaya Cuma günü e-posta bültenimde okuyabilirsiniz (yoksa hâlâ abone değil misiniz? www.globalisler.com).

Son yıllarda herkesin diline pelesenk olan “belirsizlik” kavramı 2023’te de bizimleydi. İş dünyasının kendini global jeopolitik gelişmelerden ari hissedip işine odaklanabileceği zamanların bittiğini bir kez daha anladık. Bu seneki en büyük jeopolitik şok ise Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısı ve İsrail’in verdiği ağır yanıt oldu. İlk aylarda korkulan olmadı ve savaş daha geniş bir coğrafyaya yayılmadı. Yine de son haftalarda Yemen’de Hamas destekçilerinin attığı füzeler yüzünden dünya ticaretinin önemli bir bölümünün Süveyş Kanalı yerine Portekizlilerin 15. yüzyılda keşfettiği Ümit Burnu’na yönelmek zorunda kaldığını görüyoruz. Ticaret yolları üç yüzyıl geriye gidince çeşitli endüstrilerde tedarik zincirleri de etkilenmeye başladı. 2022’de Rusya-Ukrayna Savaşı’nın yaptığını bu sene de Gazze Savaşı yaptı ve hem zihinsel meşguliyetimiz hem de tedarik zincirleri üzerinden işlerimizi etkiledi. Bu etkilerin artarak süreceğini düşünüyorum.

Her Ocak Davos’ta yayınlanan “Küresel Risk Raporu”nu global iş dünyasının merakla bekler. Bu raporun 2020 sayısında küresel pandemi, 2022 sayısında yeni çıkabilecek savaşlar ilk 10 risk içinde sayılmamıştı. Risk analizleri genelde ileriye değil, geriye doğru bakılarak yapılıyor. Öyle olunca da doğru öngörüler kolay kolay çıkmıyor. İş dünyasının aklındaki bir diğer soru da “riskleri öngörsem de ne yapabilirim ki?” şeklinde. Mesela, 2024'te 40'tan fazla ülkede seçim yapılacak. Peki bu seçim sonuçlarını tahmin etmenin ekonomik öngörü açısından bir anlamı var mı?

JP Morgan'a göre pek yok. Çünkü birincisi seçimlere ilişkin anketler artık genelde yanlış çıkıyor (örnek: Mayıs 2023 Türkiye). İkinci olarak, seçimi kazanan liderler seçim sonrasında politikalarını hemen değiştirebiliyor (örnek: 2023 Türkiye). Eğer seçimi muhalefet kazanırsa da muhalefet partileri çoğu zaman iktidara gelince vaatlerini yerine getirmiyor. Üçüncüsü, zaten özellikle orta boy açık ekonomilerin kaderini yerel ekonomik politikalar değil küresel trendler belirliyor.

Bu durum özellikle Türkiye gibi ekonomiler için geçerli. 2024’teki ekonomik performansımızın ana belirleyicisi de bizim izlediğimiz politikalar kadar Fed’in faizleri indirip indirmeyeceği ve Avrupa’daki resesyonun ne kadar derinleşeceği olacak. Eğer FED faiz indirimine giderse daha çok fon çekebiliriz, öte yandan Avrupa’daki resesyon derinleşmezse ihracatımız artmaya devam edebilir. Öyleyse bu iki gelişme de Türkiye’nin ekonomik toparlanmasına katkı sağlayabilir. Mart 2024 yerel seçim sonuçlarının ise orta vadede ülkemiz iş dünyası üzerinde önemli bir etkisi olacağını düşünmüyorum. 

Hâlâ tahminlerimi merak ediyorsanız, bu sene teknoloji alanına odaklanacağım. Buyurun 2024 için tahminlerim şu şekilde:

  • Türkiye, 2024’ yılında 2023’2e göre daha fazla teknoloji yatırımı alacak. Birçok konuda olduğu gibi Türkiye’deki teknoloji yatırımları da küresel trendlerin bir fonksiyonu. 2023’te performansımız iyi değildi. Seneye Türkiye’de faiz oranları göreli olarak yüksek kalacağı için teknoloji yatırımlarında yabancıların ağırlığı da artacaktır. Bakalım mutlak değer olarak da önemli bir artış görecek miyiz? Bu da bir şekilde Fed’in faiz oranlarına bağlı olacak.

  • Orta Vadeli Program’da teknoloji alanında 2024’te yasalaşacağı belirtilen dört kanun var: Dijital piyasalar kanunu (4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’da değişiklik), kripto varlık platformlarının düzenlenesime dair kanun, kişisel verilerin korunması mevzuatında reform ve kuryeler gibi gig ekonomisinin çağın gereklerine göre düzenlenmesine dair mevzuat. Bunlara bir de son haftalarda gündeme gelen dijital telif mevzuatını ekleyebiliriz. Bu 5 ana mevzuattan 3-4’ünün bu sene yasalaşacağını düşünüyorum.

  • Teknoloji alanında yapay zekâ ve ChatGPT gibi büyük dil modellerini konuşmaya devam edeceğiz. Ben bunun yanına yeniden kripto varlıklarla ilgili bir heyecan gelebileceğini düşünüyorum. Özellikle Fed faizlerinin düşmesi ve Amerikan yargısındaki FTX ile Binance kararları sonrası piyasaya düzen gelmesi bu ihtimali güçlendiriyor. Yapay zekâ alanındaysa, teknolojik gelişmelerin yanında gündeme diplomatik gelişmeler eklenecek. Brezilya'nın G20 dönem başkanlığında yapay zekâ kritik başlıklardan biri olabilir. 

Tüm okurlarımızın yeni yılını tebrik ederim.

Tüm yazılarını göster